bildirgec.org

redorack

11 yıl önce üye olmuş, 47 yazı yazmış. 539 yorum yazmış.

Geleceği Öngörmek

redorack | 27 April 2007 09:02

Kendi geleceğini öngörmek kadar korkunç bir şey yok…

Aşkla sarıldığım adamın ağzından yazılmış, aşk kadar kenarda kalmış, yokluk kadar katı, varlık kadar kat’i, yalan kadar çirkin yazı… Okumanızı isterim…

Ben efendim, hayatta gerçek yazar, hafif’te sönük yazar; bunları yazmayı seviyorum. Ötesi ilgilendirmiyor. “Bir gün okunacağım” hevesim de “bir gün sevileceğim” hevesim kadar var hala.

Çok daha sağlam yazılar yazdım ben. Ama kendi canımı hiç bu kadar yakmamıştım…

Annem bana dedi ki

redorack | 26 April 2007 09:22

Annem bana dedi ki

“Başlama yeniden!
Bozuk sütü yeniden dolaba koymaktır bitmiş bir ilişkiye yeniden başlamak…”

Neden onların dediği oluyor hep anne dedim;
“Kendin kazanınca verebilirsin kendi kararlarını” dedi…

Çokça doldurduğumda aşkları hayatıma, “dur” dedi.
“Ne kadar çok tanırsan, o kadar hepsini ararsın bir sonrakinde. Kötüler hatırlanmaz hiç, hep olumluları toplar çarparsın; giderek olmayan birine dönüşür aradığın…”

O da terk edildi. “Göğsümde kocaman bir adam oturuyor”dedi. Ne güzel tarif etti!

Mastürbasyon

redorack | 23 April 2007 03:56

Hepimiz az çok biliyoruzdur ama gece gece üşenmedim, sayfa sayfa aradım, en azından eğlenecek birkaç şey de çıktı karşıma…

Wikipedia’ya göre: “Terimin Yunanca mezea (μεζεα, “penisler”) ve Latince turbare (“karıştırmak”) kelimelerinin birleşiminden ortaya çıktığına inanılırken, Oxford İngilizce Sözlük, kelime kökeninin latince manu stuprare (elle kirletmek) olduğunu söyler.”
İstimna da denirmiş.

SİNYALLERİ OKUMAK

redorack | 21 April 2007 19:14

Hiçbir kadın, ‘gidiyorum alarmı’nı çalmadan gitmez. Erkeklerin aksine kadınlar, birçok kez ilişkilerini kurtarmak/düzeltmek adına çeşitli alfabelerle, çeşitli sesler ve işaretlerle “hey, toparla kendini, geriye döndürelim bu süreci” der. Erkekler her ne kadar bu sinyallerin kendilerinin anlamadığı bir dilden olduğunu ifade edecek olsa da, en azından hayatından bir ebeveyn, arkadaş veya tanıdık geçmiş normal zeka ortalamasındaki herkes, bu sinyallere anlam verebilir, vermek isterse…

İlişkinin bu bakım gerektiren döneminde her iki taraf da stepne kullanmaya yatkın olabilir. Ancak çoğunlukla kadınlar stepneyi gördükleri anda lastiği değiştirirken, erkekler, ellerindeki stepnenin sağlam olduğundan emin olup, bir sonrakini de garantiledikten sonra lastik değiştirirler. Ya da eldeki iki stepne ve biri patlak dört lastikle yollarına devam ederler. Bu ‘ya da’, kadınlar için yalnızca üç tekerlek üzerinde giden bir araç halini de alabilir. Anneleri tarafından bakıma muhtaç (!) yetiştirilen erkeklerin popolarının keyfini neden daha fazla düşündüğü daha uzunca tartışılabilir.

İHTİYATLI AŞK

redorack | 01 April 2007 22:59

İhtiyatlı aşk mı? İhtiyatlı aşk diye birşey mümkün değildir! Aşkın evrensel tarihinde, böyle birşey ne görülmüş, ne duyulmuştur. Yoksa ne Leyla ile Mecnun, ne Aslı ile Kerem, ne de Romeo ve Juliet var olurdu… Hatta aşk adına birşey duyamazdık çünkü aşk hiçbir devirde akıl karı olmamıştır. Yeni nesil bir saçmalıktan başka birşey değildir bu bahsi geçen ‘ihtiyatlı olalım, aşkımızı tüketmeyelim’ lafları…

Eskiden kızlar, kadınlar onlarla evlenileceği söylenerek (ki hala ara ara bu uygulama devam etmektedir) kandırılırdı. Sanırım bu söylem, artık bu kandırmacanın yerini almış durumda. Kibar biçimde söylenen ‘sana aşık değilim’den başka bir açıklaması yoktur bunun…

Borderline Kişilik Bozukluğu

redorack | 28 March 2007 10:52

Baktım pek de ayrıntılı olarak anlatılmamış… Nedir Borderline -sınırda- kişilik bozukluğu, insan hayatını ne kadar etkiler…

Önce kısa bir tanım… Sürekli terk edilme korkusuyla yaşamak, bu var olmayan terk edilme durumuyla başa çıkmak için aşırı çaba sarf etmek ana tanımını oluşturabilir . Grileri yoktur. İnsanları, olayları iyi veya kötü olarak tanımlarlar. Kişileri oldukları gibi kabul etmeleri zordur. Kendi zihinlerinde yarattıkları tahta oturtup, diledikleri zaman darbe yapabilirler. Bu darbenin altında yatan çoğunlukla terk edilme korkusudur ki bu korku zaten borderline’ın temelini oluşturur.

Antibiyotikler ve Boktan Bir Konu

redorack | 15 March 2007 08:18

Bilimsel adı diyare (diarrhoea’dan gelmekte) olup, Türkçesi ishal olan ve halk arasında cırcır olarak ifade edilen rahatsızlığın hakkında uzun uzun açıklama yapmayacağım. Ancak bu konuda, bir bilinen ve bir bilinmeyenli linkler vereceğim…

Diyare hakkında bilgi (ne kadar istenir bilmem) buradanve buradan alınabilir.

Ancak bilinmeyebilecek nokta, özellikle antibiyotik kullanımının diyareye yol açtığı… Bununla ilgili bir danışma hattı kurulmuş. İsteyenler daha sade haliyle genel bilgiyi bu siteden alabilir…