bildirgec.org

Site arşivi: sinepil

İspanyol korku şaheseri [Rec] serisi üzerine

gorcun | 01 March 2010 18:19

[Rec]
[Rec]

Yazı özellikle ikinci filmle ilgili ayrınıtılı bilgi ve fotoğraflar içerir. İzlemeyenlerin dikkatine.

İspanyol korku filmi ”[Rec]” , 2007 yılında çeşitli festivallerde gösterildikten sonra, Kasım ayında İspanya’da genel gösterime girdi. Kısa süre içerisinde ünü tüm dünyaya yayılan film, Amerika’da sinemalarda gösterime girmemesine rağmen DVD olarak satışa sunuldu. Ardından Amerikan yeniden çekimi ”Quarantine” (Karantina) için yapım hakları satın alındı. Aynı hızla filme çekilen ”Quarantine”, ”[Rec]”in hikayesinden, çekimlerine kadar birebir kopyası olmasına rağmen ününün dünyaya yayılması açısından başarılı oldu. Muhtemelen yapımcılarına ve orijinal filmin yapımcılarına kazandırdığı paralar dışında başka da bir başarısından söz edilemez. Ülkemize filmin gelmesi de bu sayede oldu ve ”[Rec]: Ölüm Çığlığı” adıyla vizyona girdi. İlk filmin konusu için şuraya bakabilirsiniz. Filmde, sıradan insanların yaşadığı sıradan bir apartmanda hızla yayılan tehlikeli bir virüsün kontrol altına alınması için bina karantinaya alınıyordu. Hikaye, sakinlerinin yanı sıra, yerel bir televizyon kanalının çalışanları, itfaiyeciler ve polislerin de içinde bulunduğu mekanın içindeki korku dolu anları anlatıyordu. Çok sıradan ve basit görünen hikaye, filmin tek bir kameradan (handy-cam) sahte-belgesel havasında çekilen görüntüleriyle korku sinemasında şimdiye kadar eşi benzeri görülmemiş gerçekçi bir virüs salgını hikayesi sunuyordu.

[Rec]
[Rec] 2

Akp’den Kısa Film Yarışması

uuuucar | 01 March 2010 16:36

Akp gençlerle iletişim kurabilmek amacıyla bir kısa film yarışması düzenlemiş.Yarışmanın konusu bana oldukça ilginç geldi:”Büyüyen ve Gelişen Türkiye“.Katılımcıların, hayal güçlerini çok fazla zorlamaları gerekiyor anlaşılan.Bir anlamda ütopik de diyebiliriz ama ne olursa olsun ödülleri tatmin edici düzeyde.Zira birinciye:50000 tl , ikinciye:35000, üçüncüye:25000 tl , mansiyon:10000 tl. Eğer bu konuyla ilgili aklınıza birşeyler geliyorsa şansınızı deneyin derim,ödülleri güzel.Daha fazla bilgi için:tıklayınız.

Dead Man’s Shoes

alploganer | 01 March 2010 14:45

Paddy Considine‘nin en etkileyici performanslarından birini sergilediği bu sıradışı filmde, zihin özürlü kardeşinin intikamını almak için adeta ölüm makinesine dönüşen bir askerin hikayesi anlatılıyor. İntikam duygusuyla yanıp tutuşan bu adam çok soğuk kanlı bir şekilde kardeşine işkence edenlerden intikam almaya başlıyor. Ve bunları yaparken tek bir eksiği var, o da merhamet duygusu. Acımadan hepsini teker teker öldürürken gözünü bile kırpmıyor.

Filmin içine girdikçe kendinizi ahlaki bir problemin içinde buluyorsunuz. Acaba insan intikam için cinayet işleyebilir mi, işlerse doğru olur mu? Bu sorunun cevabını ararken film etkileyici finaliyle sona eriyor ve sizi kendi vicdanınızla baş başa bırakıyor. Farklı kurgusuyla dikkat çeken film, bir çok festivalden de olumlu eleştiriler aldı. Yakın zamanlarda çekilmiş olan en iyi intikam filmlerinden olan Dead Man’s Shoes, bu türün meraklılarının kesinlikle izlemesi gereken filmlerin başında geliyor.

Kült korku serisi: ”The Evil Dead”

gorcun | 01 March 2010 11:37


The Evil Dead

”The Evil Dead”, Türkçe adıyla ”Şeytanın Ölüsü” 1981 yılında Sam Raimi tarafından filme çekildi. Raimi’nin yakın arkadaşı Bruce Campbell’ın başrolünde oynadığı film, korku sinemasında kendisine unutulmayacak bir yer edinmekle kalmayacak ondan sonra gelecek bir çok yönetmeni hem üretim hem fikirsel anlamda etkileyecek bir yapı oluşturacaktı. Aynı zamanda yarattığı etki filmin devamının çekilmesiyle seriye dönüşmesini de sağlayacaktı. Ama önce korku sinemasının yapı taşlarından biri olan ”The Evil Dead” serisinin oluşumuna bakmamız yerinde olur. 20’li yaşlarında olan Raimi’nin çektiği filmin hikayesinin temeli ”Necronomicon” adlı bir kurmaca bir efsanaye dayanıyor. Amerikan korku edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Howard Phillips Lovecraft’ın yarattığı kurmaca kitap Necronomicon’un (Ölüler Kitabı) bulunmasıyla ortaya çıkan kötü ruhların yarattığı dehşeti anlatan hikaye, türün yeni oluşmaya başlayan klişelerini kullanarak bir kaç sıradan gencin ormanlık, ıssız bir kulübe evinde yaşadığı korku dolu gecenin yanı sıra çekim teknikleri ve aşırı kanlı sahneleriyle de unutulmayacak bir filme dönüşüyordu. Filmin konusunu kısaca hatırlatmak gerekirse, beş genç arkadaş (Ashley, Cheryl, Scott, Linda ve Shelly) haftasonunu geçirmek için ormandaki bir kulübeye gelirler. Çok geçmeden evde daha önceden bırakılmış bir ses kaydına ve Ölüler Kitabına (Necronomicon) ulaşırlar. Profesörün bıraktığı ses kaydını çalıştırdıklarında, bölgedeki ölüleri uyandırdıklarının farkında olmayan gençler, kısa süre sonra bilinmeyen güçlerin etkisi altına girecek ve teker teker kötü ruhların esiri olacaklardır. Bir kişi hariç…

3. Çayda Çıra Kısa Film Yarışması

queennothing | 01 March 2010 09:52

Elazığ Sinema Derneği, bu sene üçüncüsü gerçekleşecek olan “Çayda Çıra Kısa Film Yarışması“nı sunar. 23 – 27 Mayıs tarihleri arasında kentlerinde yapacakları sinema etkinliğine ülkenin her bir yanından katılımcı kabul ediliyor. Katılımcılar kurmaca, canlandırma, deneysel (15 dk) ve belgesel (30 dk) kategorisinden herhangi birine ait olan eserlerini 15 Nisan’a kadar başvuru formuyla birlikte derneğe gönderebilirler. Yarışmada birinci gelene 3.000 TL, ikinci gelene 2.000 TL, üçüncü gelene ise 1.000 TL ödül verilecek.

Aydın Doğan Vakfı’ndan Nuri Bilge Ceylan’a Ödül

queennothing | 28 February 2010 17:28

Aydın Doğan Vakfı, 24 Şubat Çarşamba günü sinemayla (yarışma iletişim dallarının her alanında düzenleniyor, sadece sinema değil) ilgilenen üniversiteli gençler için oldukça kapsamlı ve şevklendirici olan “Genç İletişmciler Yarışması”nı düzenledi. Bu sene 21.si düzenlenen etkinlikte 19 farklı üniversiteden, toplam 132 öğrenci ödüle layık bulundu. Yarışmaya 23 farklı üniversiteden 796 öğrencinin katıldığını düşünürsek, vakfın gerçekleştirdiği bu etkinlik dizisi bir hayli faydalı olmuş gibi görünüyor.
Ödül alan öğrenciler dışında, vakfın her sene Türkiye’den seçtiği bir yönetmene ödül verdiği Aydın Doğan Vakfı Sinema Ödülü etkinliği ise bu sene Nuri Bilge Ceylan‘a yöneldi. 13 Nisan Salı günü Hilton Oteli’nde gerçekleşecek olan davetle dağıtılacak olan ödüllerde Ceylan da onur konuğu olarak bulunacak.
Yarışmada ödül alacak kişilere buradan ulaşabilirsiniz.

18 kısa film bir arada: Paris, je t’aime (2006)

768 | 28 February 2010 13:28

Paris, hayallerin şehri!
Birçok insanın zihninde aşk ve tutkuyla özdeşleşmiş olan Paris şimdi muhteşem görüntüleriyle ve Pierre Adenot, Johnny Klimek, Christophe Monthieux ve Tom Tykwer imzalarını taşıyan müzikleriyle ayaklarınızın altına seriliyor. 2006 yapımı bu film, 21 usta yönetmenin 4 sene süren çalışmaları sonucu 18 farklı aşk hikâyesini beyazperdeye yansıtıyor. Sadece aşka değil, toplumsal sorunlara da kenarından köşesinden yer veren bu film, özgün konuları ve usta oyuncularıyla da oldukça dikkat çekiyor.

Oyuncular arasında Gérard Depardieu , Natalie Portman , Alexander Payne , Bob Hoskins , Nick Nolte , Willem Dafoe , Juliette Binoche , Steve Buscemi , Wes Craven , Elijah Wood , Olga Kurylenko gibi isimlerin yer aldığı filmin yönetmenleri de Frédéric Auburtin, Emmanuel Benbihy, Sylvain Chomet, Ethan Coen, Joel Coen, Wes Craven, Gérard Depardieu, Christopher Doyle, Vincenzo Natali, Alexander Payne, Walter Salles, Oliver Schmitz, Gus Van Sant gibi isimlerden oluşuyor.

Whip It (2009)

queennothing | 27 February 2010 19:04

Amerikan aktris Drew Barrymore‘nin ilk yönetmenlik deneyimi olan 2009 çıkışlı sinema filmi “Whip It“, Shauna Cross‘un romanından uyarlandı. Kanadalı aktris Ellen Page‘nin başrolünde yer aldığı filmde Juliette Lewis, Drew Barrymore, Zoe Bell, Eve, Kristen Wiig ve Jimmy Fallon gibi isimler rol alıyor.
Bliss, gündüzleri restoranda çalışan ve üniversite sınavlarına hazırlanan 17 yaşında bir genç kızdır. Kuralcı annesinin güzellik yarışmasına katılmasını istediği Bliss, alışverişe çıktığı bir gün paten kayan kızları görür. Kızların dükkandan aldıkları el ilanına göz atan Bliss, kızlardan oluşan paten yarışı takımına yeni kızların arandığını öğrenir ve hemen Austin’e doğru yol alır.
Akşam yarışlarını izleyen Bliss, gerçek yaşını saklar ve kendini 22 yaşında olarak gösterip, ertesi günkü seçmelere katılmaya karar verir.

Seçmelerde başarılı olan genç kız, kurulan takıma alınır ve iki senedir şampiyon olan kızlar takıma rakip olur. Tutkuyu, arkadaşlığı, aşkı ve en önemlisi de yaşamayı keşfeden Bliss, isteklerinin peşinden gidecektir.

Kandahar 2010 (Кандагар)

Jafar | 27 February 2010 16:16

Film 1995 yılında İstanbul’dan kalkan ve Afganistan askeri güçlerine gönderilen, yardım malzemelerini taşıyan Rus kargo uçağının, Taliban tarafından kaçırılmasını konul almış ve gerçekte yaşanmış bir olayı beyaz perdeye aktarmıştır.

Taliban tarafından kaçırılan uçaktaki 5 mürettebat Afganistan’ın Kandagar kentinde 378 günlük bir esarete mahkum olur. Oradan kaçmaları bir mucize olmakla beraber her yer mayın ve Taliban’ın savaşçılarıyla doludur. Özgürlüklerine kavuşmaları için onlardan istenen şey Taliban’a eğitim vererek yardım etmeleriydi . Ama bu onlar için vatan hainliğinden başka bir şey olmayacaktı. Ne yapıp edip oradan bir şekilde kaçmaları gerekiyordu…

(Filmin gelişen olayları nasıl anlattığı halen tartışılmaktadır. Rusya’da bir çok film eleştirmeni uçaktaki mürettebat sayısının 7 olduğunu ve olaylı uçağın İstanbul’dan değil Arnavutluk’tan kalktığını öne sürdüler.)

Filmlerin bir de perde arkasına bakın

mustafaesad | 27 February 2010 14:31

Türkiye'nin ilk ve tek kamera arkası portalı
Türkiye’nin ilk ve tek kamera arkası portalı

Filmlerin bir de perde arkasına bakın

Siz de film izlerken filmin büyüsüne kapılan ama bir yandan da izlediğinizin nihayetinde bir film olduğunu fark edip “bu filmi nasıl yapmışlar acaba” diye düşünenlerden misiniz? O zaman bu site tam size göre!

TeknoSinema, popüler sinema filmlerinin kamera arkalarına ait görsel dokümanlar içeren bir sinema portalı. Filmlerin kamera arkalarına merak salan izleyiciler bu site sayesinde en popüler, en teknolojik filmlerin kamera arkalarını izleyebiliyor.