bildirgec.org

yıldızlar hakkında tüm yazılar

Kristalin Düşleri

Chat Noir 1 | 18 February 2011 13:58

Mum yakıp gecenin karanlığında hayal ettim seni.
Bana baktığında gözlerindeki ifadeyi,
Gülümseyişindeki gizemi, sesindeki sevgiyi,
Dayanılmaz oldu bu ayrılık çok özledim seni.
Hiç olmazsa bir kere öpseydin beni.
Söyleseydin beni sevdiğini.
Yıldızlara bakıp karanlık zindandan, düşledim seni.
Zannetme ayrıldım sevmediğimden seni.
Artık zehir etme hayatımı düşün bir de beni,
Seni ne kadar çok sevdiğimi.

Güliz Ardilli / İstanbul / 10 Mayıs 1998 Pazar

Çekirge

Chat Noir 1 | 17 February 2011 12:10

Hayat o kadar karmaşık ki,
Arzular ve kurallar birbirine küsmüş.
Gözyaşlarım dinmiyor ki,
Sevdiklerimle ben bölünmüş.
Yıldızlar parlamıyor ki,
Ay bizi terk etmiş.
Güneş hiç doğmuyor ki,
Umutlar suya düşmüş.
Sevgi yok olup gitmiş ki,
Sevgisizlik üstümüze çökmüş.
Yakınlar öyle uzak ki,
Ulaşmak imkansızmış.
Her başlangıcın bir sonu varmış ki,
Anılar uçup gitmiş.

Güliz Ardilli / İstanbul / 10 Mayıs 1998 Pazar

Gönül Meftun İşte

devrialem47 | 12 November 2010 10:05

Gönül bugünde meftun sana
Yetim gecelere gebe kalmış gündüzlerim
sen olmayınca neyleyim bi başıma
Ah çekmektense
SENİ SEVİYORUM demek tercihimdir sana
Ey ! ay, yıldızlar şahitsiniz ne kadar sevdiğimi
İçip içip size sorduğum sevgiliyi
Neylersin gönül işte

Boş kağıt

dizmen | 22 February 2010 17:36

Bazen boş bir kağıda neler düşündüğümü neler hissettiğimi yazmayı planlarken buluyorum kendimi. Diyorum ki hemen bir kalem bulayım ve aklıma ne gelirse yazayım, yazayım satırlar, sayfalar dolusu. Sonra farkediyorum ki aslında benim düşündüklerim ne kağıtlara ne defterlere ne de…. sığar. Kağıt kadar boş ve deniz gibi masmavi olan uçsuz bucaksız gökyüzüne kaldırıyorum kafamı, orda dünyanın büyüklüğünü, evrenin sonsuzluğunu buluyorum. Bu sonsuzluğun içinde anlatmak ve yazmak istediklerimi düşününce, anlıyorum ki ne kadar ufak ve küçüklermiş. Ve birden çocukluğumda, kendimi bisikletin üzerinde buluyorum. Yine sürmeye çalışıyorum, tabi ki pedallara bakmaktan önüme bakmıyorum ve duvarlarla birden arkadaş oluyorum. Sonra nasıl akşama kadar top peşinde koştuğum geliyor aklıma. Tekrar gökyüzüne bakıyorum ve bu sefer yorgunluktan bayılmışım artık, çimlerin üzerinde yatıyorum. Çok mutlu olduğumu hissediyorum, çünkü aşıktım. İlk bakışlar, ilk heyecan ve ilk AŞK. Kendimi öyle mutlu ve güçlü hissediyordum ki, yıldızları saçına taç yapabilirdim sanıyordum.

Yılların Sonuçlarından Koruyan 10 iPhone Uygulaması

admin | 07 January 2010 12:19

Herkes yeni yılı sever. Her konuda yeni bir başlangıç: yeni bir bütçe, daha fit olma planları, daha organize olma ve başkalarına yardım etmek. Önceki sene gibi. Ve önceki sene..

Peki, önceki Ocak’ın etkilerinden nasıl kurtulabiliriz? Bunları bizim yerimize yapan uygulamalara başvurarak! İşte sizi yılların sonuçlarından korumayı amaçlayan 10 iPhone uygulaması:

Kilo verip ve forma girmek için:

1. DailyBurn

Bu uygulama, sizin için kalori yakma haricinde her şeyi yapıyor. Şu anki ağırlığınızla hedefinizi giriyorsunuz ve uygulama size günlük kaç kalori almanızı gerektiğini söylüyor ve ilerlemenizi gösteriyor. Hatta yediğiniz yiyecekleri girip, veritabanından kaç kalori olduğunu görebilirsiniz. Eğer yediğiniz başka şeylerin de kalorisini öğrenmek isterseniz, uygulamanın barkod okuyan yardımcı programını (Food Scanner) alabilirsiniz.($2.99) Programa girdiğiniz her şey dailyburn.com’a senkronize edilmekte.
DailyBurn ücretsizdir.

O – 3

Colpadan | 02 November 2009 12:57

Şehrin ışıklarından kurtulmuştu. Günlerdir yağan yağmur da dinmiş, yerini pırıl pırıl sakin bir geceye bırakmıştı. Kumsalda uzunca bir süre yıldızları seyretti. Zihnindekilerin tamamı boşalmıştı. Evrenin sonsuzluğuyla karşılaşınca, düşüncelerindeki harflerin her biri yıldız olmuştu sanki. Kelimelerse takımyıldızları oluşturuyordu. Tüm gökyüzü büyük bir hikayeydi adeta. Tüm yapması gereken, bu hikayedeki rolünü bulmaktı. Şehirden uzaklaşınca tüm dünyadan kurtulmuş, uzaydaki boşlukla hayat bulmuştu. Az önceki haykırışını durduran da işte bu derin boşluktu.

Kuşların Hükümdarı:Hüma Kuşu

dkare | 09 October 2009 16:35

hüma kuşu
hüma kuşu

Hüma kuşunun asla yakalanamayacağı ve bu kuşu bilerek öldürenin kırk gün içinde öleceğine inanılmaktaıdır. Yine bir inanışa göre bu Hüma kuşunun küllerinden yeniden doğmak için kendini yaktığı ifade edilmektedir.Hümakuşunun ayaklarının olmadığı, yere asla inmediği, havadan yumurtladığı ve yavrusunun yine havada yumurtadan çıktığı söylenir.
Türk edebiyatında ulaşılamayacak bir mertebede yer alan Hüma kuşunun tanrıya kadar gidip geldiği ve yıldızlar arasında dolaştığı efsanenin bir diğer ögesidir. Bundan dolayı bu kuşa Türkçe lehcelerde Kumay ve Umay kuşu olarakta bilinmektedir.
Eskiden hükümdar ölünce millet bir meydanda toplanırmış ve Hüma kuşu kimin başına konarsa yada gölgesi kimin üstüne düşerse o kişinin hükümdar olduğuna dair bir inanış varmış. Hümayunun padişah, hükümdar manasına gelmesi ve devlet kuşu denmesinin altında işte bu inanış yatmaktadır.

Astronot olmanın diğer yüzü

cavo | 07 May 2008 23:59

Dünya üzerinden yukarı doğru özellikle de geceleri baktığımızda gökyüzünü çoğu zaman ya hayranlık ya da şaşkınlıkla izleriz. Bunun nedeni de uzayda acaba nelerin olduğunu merak etmemizdir. Çünkü ulaşamadığımız ve büyük ihtimalle çoğumuzunda gidemeyeği tek yer orası heralde. İşte bu yüzen astronotlara özenip, küçükken hep onlar gibi olmak istemişizdir. Ama gelin görün ki bu işi onların açısından hiç bakmadık. Her iş gibi onların ki de aslında çok zor ve neler çektiğini size maddeler halinde yazmak istiyorum;