rahibini arayan bir haç gibi geçtim sokaklardan müslüman mahallesinde.
bir ipekböceği yürüyor damarlarımda şimdi.
damarlarım atmıyor sen yokken bu kasabada,
labada toplayan haminnem elimden tutarken…
yalan, doğruların ıssız kalbi değil mi?
yalan, doğrunun üvey evladı değil miydi, yuvaları kerpiçten yapılmış çocukları esir/geyen yuvalarda?…
altına aldığın kezzaplı bir azaptı hislerim, yara bere ve tere içinde sereserpe uzanmaya çalışırken pirinç bakraçlara…
jules verne bir gecede john steinbeck sabahını yere düşürdüm kafka eskilerini afaki bir balmumuna kiralarken
yok pahasına…