bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Hakkaride Askerken Yazdığım Şiirler 1

adoxxoda | 26 September 2008 12:10

Gece ürpertiyor bedenimi
Diğer gecelerden daha bir karanlık
Ve gecenin altında ürkek bir şehir
Ölüm kokuyor sokakları
Yağmurdan ıslanmış şehir üşüyor sanki
Sokak lambalarının yetmiyor ışığı
Aydınlanmıyor şehir
Dahada bir karanlık çöküyor geceye
Ve gece yine beni korkutuyor
Ne ay var gökyüzünde
Ne de ben burdayım diyen bir yıldız
Gökyüzü öksüz kalmış gecede
Gece hani gece yalnız gece soğuk
Elimde titreyen sigara bile
Daha çabuk bitmek istiyor sanki
Rüzgarda savuruyor dumanını
Esen rüzgarda hırıltılı homurdanıyor
Yaprakları kopartıyor dallarından
Ağaçları çıplak bırakıyor
Nefesimi kesiyor sonra rüzgar
Katilim olmak istiyor besbelli
Damlalar düşüyor saçlarıma
Yağmur okşuyor saçlarımı
Bense durmuş şehri seyrediyorum
Koca şehir gözlerimin içinde
Yüreğimde ise sahipsiz bir sevgi
Şehirden büyük görebileceğimden büyük
Kimseye veremediğim korktuğum
İçimde sakaladığım bir sevgi
ve adını koyamadığım bir yalnızlık var
Peşimden hiç ayrılmayan
Beni kendine esir eden

Saat Ölümdür

pilli pati | 26 September 2008 10:02


Sessizce bizi izleyen bir mekanizmadır saat, geriye sarar hep. İşi budur… Dursa bile zamanı kaldığı yerden başlatamayacağımızı hınzırca hatırlatır bize. İnce ayar yaptırır, hassas değerleri ölçüsünde düzelttirir, içinde bulunduğumuz zamanı kendi yüzüne yansıttırır… Anın değerini yer bitirir. Keza, ölüm de kendine edindiği misyonda durmadan bizi gözler, hiç kimseye nasip olmayan bir hassasiyet ve sabır içinde karşılaşacağımız anı bekler. Buluşacağımız güne methiyeler dizer. Uzak ya da yakın gözlerinde ışıltılarla gülümser. Saat, ölümün içine saklanmak için seçtiği en iyi objedir. Tıpkı hayatın içine saklanmak için seçtiği en iyi objenin fotoğraf olması gibi… Karşılıklı, birbirlerine inat, birbirlerine nanik! Durur seyrederler birbirlerini öylece! Bu yüzdendir ki; her ne zaman saate bakıyorsak ölüme bakıyoruzdur ve ne zaman saati unutmuşsak, hayatı yaşıyoruzdur. Hayata birşeyler katıyoruzdur.

Saat arada bize hatırlatır hayatı geriye sardığını; bir denizden ağı yavaşça toplar gibi hayatı bizim kollarımızın arasından çekip aldığını; tik-tak’ları ile olsun ve belki sinir bozucu alarmları sayesinde… O yüzden midir ki; tatile çıktığımızda hiçbir saat ayarı yapmayız? Hayatın kollarına kendimizi salıvermek, ölüme henüz uzak durduğumuzu ilan etmek niyetiyle midir, saatlerden uzak olmaklığımız? Tekneye adımımızı attığımız andan itibaren saatlerimizi toplayan, bize günün dilimlerini hatırlatma ihtimali olan her türlü gazete, dergi, radyo artık ne bulursa yasaklayan kaptan, her seferinde, bu yüzden hayata yelken açan mıdır?

Porno OUT

benjoker | 26 September 2008 10:02

http://yahoyt.com/h/2177/pornografi-gozden-dusuyor

karbonat dünyayı kurtarabilir mi?

hoodly | 26 September 2008 09:33

Küresel ısınma hayatımızın kabul edilmiş bir parçası haline geldi. Etkisi yaygın bir ekolojik felaketten daha ciddi olabilir ve hatta türlerin yok olmasına ve de kıtlığa sebep olacak bir etki de yaratabilir. Sera gazlarından birisi olan karbondioksit (CO2) dünyanın ısınmasına katkıda bulunmaktadır. En büyük karbondioksit vericileri durumunda ise şu anda enerji santralleri olarak görülmektedir. Bunu söyleyen Skyonic şirketi; her yıl 2.3 milyar ton CO2 salınımı yaptıklarını belirtiyor ve bu rakam Amerika’da bulunan arabaların atmosfere saldığı 1.9 milyar tonu düşününce gerçekten çok büyük. Pekala Skyonic bu konu hakkında ne yapacak? Karbonat üretecek.

enerji santrali
enerji santrali

Ölüler Konseri

Ertugrul1986 | 25 September 2008 17:52

Bu yazıyı okuyan arkadaşlar ” Ya hu ölülerin konseri mi olur ? ” Diyebilirler.Önceleri olazdı ama artık var.Bir düşünsenize milyon dolarlık ünlüyıldızların konserleri,NASA’nın evrenin keşfi vs. sırf araştırmalar için harcanan milyar dolarları,Dünyanın sayılı zenginlerinin karısına çocuğuna aldıkları 100.000 dolarlık hediyeleri kaç insanı kurtarabilir.Ben söleyeyim şöyle kabaca bi hesap örneğin Nijerden başlayabiliriz.Nüfusu 2002 tahminince 10 639 744 kişi bırakın milyar doları 10 milyon doları bu ülkedeki tüm insanlara paylaştırsanız zengin olurlar.Birde şu kurtarma yöntemi var.Amerika,Avrupa vs. gelişmiş markaları Adidas,Nike,Reebok vs. bir çok marka ürünlerini Çin ve Tayvan gibi ülkelere yaptırıyor.Peki Nijerde bir fabrika kurup insanlara gerekli eğitimi verdikten sonra Çin ve Tayvandan daha ucuz getiremezler mi ? Sadece çalışma fırsatı…Bir 10 Milyon insanın kurtulması kime zarar verir.Hiç Kimseye..Ama herkes cebime giriyorsa aynen devam diyor.Hadi bunu geçtik.Peki Gelelim sanatçılara Eminem,Madonna,50 Centrla,Justin Timbeke,Kylie Minogue,Britney Spears,Metallica,System of a Down,Linkin Park,Sean Paul vb. yıldız sanatçı ayrı ayrı verdikleri bir konserin gelirini yalnızca bir tekini Nijer deki insanlara bağışlasalar.Hepsinin hayatı kurtulur. Ama Biz insan olarak insalığımızı çoktan unutmuşuz.Peygamber Efendimiz(S.A.V) da dediği gibi ” Komşusu açken tok yatan bizden değildir !”.Her geçen saat kaç çocuk ölüyor.Herkes yatağında mışıl mışıl tok uyurken onlar yarın ne olacağını düşünüyor.Şimdi eminim diyeceksiniz ki ”Ya kardeşim biz ne yapalım.Gücümüz yetse kurtaralım ama.” Bu yazıyı yazmamdaki sebep herkes yediğine şükretsin,israftan kaçınsın,günah işlemekten korksun,ileresini düşünerekten parasını harcasın…Hayat beklenmedikleri karşınıza çıkarır bugün Nijer yarın belkide biz…Allah cümlemizi açlıkla afetlerle terbiye etmesin….Saygılar