bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

çocuk bayramına doğru

nazokiraze | 17 April 2009 12:33

Bugün 17 nisan , kendini kartlaşmış buluyor insan, kaç yıl önce heyecanlandık bugün unuttum, altı gün sonra çocuk bayramı diye. Dilimde bir mırıltı sabah sabah 23 nisan kutlu olsun, sevinin büyükler, övünün küçükler..

Ya kızım bile heyecanlanmıyor 23 nisana nede olsa yediye gidiyor, demek o bile büyümüş , ben hayda hayda büyümüşüm. Boyum kısa oldugu için hep en önde oldugum 23 nisan törenleri aklımda, ortaokullulara bakıp kıskandırmaya çalıştıgım (bu bizim bayramımız süslü,püslü giyindik siz öyle salak salak bakın edasıyla) sonra da 19 mayısta benim onlara hainlikle baktıgım( biz çocuk şarkılarıyla oynamıştık,ama onlar genç ya Madonna şarkılarıyla dans ediyorlar) Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı.

Kız Çoçuklarından Korkmak…

| 17 April 2009 12:05

Türkan Saylan’a duydukları kin çok büyük…
Kin, nefret ve düşmanlık sarmış her yanlarını…
Atatürk ve Cumhuriyet saplantılarının da ötesinde…
Öyle büyük bir hınç ki, gözlerine yerleşmiş…

Herkese düşmanlar…
Bakışlarından belli…
Gerçek aydınlara…
Gerçek bilim insanlarına…
Laik Türkiye Cumhuriyeti’ne…
Türkiye’min gencecik kızlarına…
Geleceğin aydın analarına…

Gerçek aydın ve ayakları üzerinde duran kadından korkuyorlar…
Soru soran kadın karşısında titriyorlar…
Gerçek bilimle uğraşan kadını hiç istemiyorlar…

Kendinizi kısaca tanıtın

FEYZAN | 17 April 2009 11:41

Geçen gün, bir gazetenin blogunda yazı yazmak için üye olmak istedim. Sizlerde bilirsiniz pek çok soru çıkıyor karşınıza. İşte, adınız soyadınız, gün ay ve yıl olarak doğum tarihiniz vesaire vesaire.Bütün bunları doldurduktan sonra da bir paragraflık bir boşluk bırakmışlar, kendinizi tanıtın diye. O blogu okuyan kimseler benim kim olduğumu merak ederse bu kadın da şöyle şöyle biridir babında. Ne yazsam dedim şimdi. Evliyim bir kızım var ev hanımıyım bu. Bu mudur hakikaten?
Oysaki ben,Feyzanım,kadınım anneyim, zevceyim, ablayım birilerinin evladıyım( annem ve babam gittiler ama yine de onarlın evladı sayılırım herhalde),Rumeli kökenliyim, kentliyim İstanbulluyum. Şehrimde olan her şey beni ilgilendirir, yeni açılan mekanları, yeni alışveriş merkezlerini, tüm sergileri konserleri festival filmlerini, tiyatro oyunlarını görmek isterim.Belli bir tarzı tavrı olanlardan, güzel insanlardan,kitap sevenlerden,ikizler burcu kadınlardan,yengeç burcu erkeklerden ( en azından tanıdıklarımdan) inançlı insanlardan,derviş gönüllülerden, rengini belli edenlerden köy kültüründen, babacı kızlardan, anneci erkeklerden,başarılı kız babalarından ( ki bu zor bir iştir, o çocukluğunda size hayran kızlar ergenlik çağında babalarının yanlış tutumları yüzünden ondan uzaklaşır)güvenilir insanlardan sadece kötü gün değil iyi günde de yanında da olan insanlardan, kendini her daim yenileyenlerden,başarılı kadınlardan, başarılı erkeklerden, donanımlı insanlardan evin de bir kütüphanesi olanlardan, iyiden güzelden anlayanlardan, değer bilenlerden, ışık yayanlardan,sanattan, modern dansçılardan,genç kızlardan balerinlerden,bestekarlardan,şairlerden,ressamlardan, üflemeli çalgılardan,bir enstrümanı ileri derece çalabilenlerden, evleri temiz olanlardan, gece geç yatmaktan, sabah geç kalkmaktan, aşktan,güneşin batışından,sonbahardan, sonbaharda İstanbul’,dan,sonbaharda güneş batarken gökyüzünün renginden, aşk filmlerinden, minik ayaklı kadınlardan,et yemeklerinden, unlu mamullerden, anne yemeklerinden,çekici,seksi,alımlı,çarpıcı kadınlardan,kültür turlarından,Avrupa şehirlerini görmekten,dünyanın her yerinde var olabilen insanlardan dinsel inancı olanlardan, yeni değişmiş mis gibi bir yatakta uyumaktan, beyaz tenlilerden hoşlanırım

Geçen gün

serasu | 17 April 2009 11:25

Geçen gün benim doğum günümdü.Benim en yakın dediklerim unuttu.Fakat aradan bir tanesi beni unutma.Doğrusu çok şaşırdım.Annemi de yoldan çıkarmış.Annem bak kapıda borcam buldum dedi.At onu pistir dememe kalmadan zil çaldı.Bizim ki erkenden kalkmış.Bir güzel pasta yapmış.Kapıya dayanmış.Işıkları da yakmamış .Allah’ım bu ne güzel bir sürpriz.Harika …!Unutulmamışım.En azın biri dünyada olduğumu anımsadı.Daha güzeli de emek harcadı.Alem kız doğrusu.Benim kankam .Kamerama hepsini çektim.Kayıtlar alınmıştır.Sonra bizimkiler geldi.Kakiri kukara.Neyse atlattık .Bir facia olmadan .Unutan herkese çektim fırçayı.Ertesi günü annemin fayansçı macerası başladı.Ara babam ara.Yok .Altı yıl önceki fayans.

bir şey yapmaya gerek yok. gecikme yeter

taha3045 | 17 April 2009 11:02

Oturup düşündünüz mü hiç? Aslında daha yaşlanmadım, her ne kadar ölüm paralı değil sıralı da olsa ,yarına çıkıp çıkmayacagımızın garantisi olmasa da sonuçta uzun yıllar var önümüzde, yolu yarılamadım bile belki yada sona tamamen yakın ancak sonuç itibarıyla, çok uzun yaşamasak ta yaşadık birazcık.Bu yaşa geldikten sonra oturup düşünen var mı? Ana ,babamız biz küçücükken başladılar bizim gelecegimizi düşünmeye, onların anneleri de onlarınkini düşünmüştü bu kısırdöngü misali uzayıp gidiyor.

Peki düşünen oldu mu hiç. Bu yaşa geldim hayatı diledigim gibi yaşadım mı? Güzel bir hayat yaşadım mı? hayatımı düzeltebilme şansım var mı? Bu yaşa kadar hayalini kurdugum neyi yaptım veya yapamadım? Kimleri mutlu,kimleri mutsuz ettim? Yüzleşen oldu mu hayatıyla, pişmanlıklarının sayısı , iyikilerden daha mu çok daha mı az?

Boş ver (son)…

| 17 April 2009 10:39

 img2.blogcu.com
img2.blogcu.com

Haftanın sözü SON…

Ne gemiler geçti, boğazın devir daim suyundan; geçecek geçmeye de devam edecek. Ne hayatlar geçti, dünyanın bin bir halinden ve yine geçmeye devam edecek. Güneş hep doğdu ve battı, doğacak ve batacak; dünyanın son noktasın da bile. Bir bir giden sevdiklerinin ardından kalan izlere, bir gün senin de izin eklenecek; başka sevenlere başka başka eklerle.
Bazen boş verdik hayata ve aşkın en ince hallerine. Bazen de boş veremedik, yaşanmışlıklardan kalan emarelere. Senden sonrakiler de bu boş ver oyununu oynayacak. Kim bilir kaç kişi, kaç kez boş ver diyecek. Boş versene, sen olsan da olmasan da bu oyunlar devam edecek. Sahtecilikler, sahicilikler, aşklar, acılar, hüzünler, yalan mutluluklar vesaire mekânlar değişecek, değişen ruhlarla; ama hep benzerlikler olacak geçen ve geçecek olan boş vermişlikler de…
Boş ver oyununu oyna, istersen oynama…
Eninde sonunda hayat sana boş verecek, teğet geçerken sol omzuna; boş ver son olacak…