bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Mutluluk Notları..

pillibebekkuyuda | 20 July 2009 11:42

http://84.16.230.125/k/res/2007/11/20071103_648582_1194081981_wc83.jpg
http://84.16.230.125/k/res/2007/11/20071103_648582_1194081981_wc83.jpg

Yağmurun şiddeti gittikçe artıyor, kadın gece atılan tokatın halsizliğiyle, yağmura bakıyordu..Herşeyde bir hırs, karşı konulmaz bir kin vardı, doğada bile..Yağmurun şiddeti onu yediği tokattan daha çok acıtıyordu.

Geçmişini düşündü, ve kendine verdiği sözleri..Bir gün acı çekerse eğer, hayatının en mutlu olduğu günlerini not edip, acı çekme anında okuyacaktı..Kadın kendini teselli etme yöntemlerini daha küçük bir kızken bulmuştu..Kadınların mutsuz olduğu bir ülkede bir tek o mu mutlu olacaktı..

Ayder ‘e gittiniz mi??

zema[pilli_silinen_hesap] | 20 July 2009 11:39

cennet bakışı
cennet bakışı

Bu sıralar herkes tatilde ya da tatil hazırlığında.. çoğunlukla ülkemizin güney yakası tercih ediliyor. Halbuki Karadeniz tatil için mihenk taşı. Sadece yeterince reklam yapılmadığına inanıyorum. Bunlardan bir tanesi de son zamanlar da yıldızı parlayan ayder yaylası. Rizenin Çamlıhemşin ilçesinde yer alan Ayder yaylası 1350 metre yüksekliğindedir. Yoğun ormanları ve çam ağaçlarıyla yayla niteliğindedir daha çok..Yerli turistlerin aksine yabancı turistlerin akınına uğramış durumda. Çok sık gitmeye çalıştığım bu yaylamızda her gittiğimde en azında iki üç turistle sohbet ediyorum. Helikopterleriyle geliyorlar buraya. Kaçkar dağlarında tırmanma işleminden sonra helikopter göz alabildiğine uzanan yeşillikte gözden kayboluyor daha sonra Ayder de bulunan şifalı ve romatizmal hastalıklara çok iyi gelen kaplıcalarımızdan faydalanıyorlar. Eskiden yolları bozuktu ve Rizeyi esir alan yağış nedeniyle insanlar gitmekten çekiniyordu çoğu kez. Ama şimdi asfaltlanma çalışmalarına da yer verilmiş ayrıca her gelirden insanın konaklayacağı mükemmel evler var.

Erasmus Programı – 2 –

juki | 20 July 2009 10:56

Tüm prosedürler tamamlandıktan sonra (bu prosedürler okuldan okula değişiyor) gideceğiniz üniversite size kabul mektubu gönderiyor. Bu kabul mektubunu ve ardından kendi üniversitenizden alacağınız yazı ile birlikte gideceğiniz ülkenin konsolosluğuna müracaat ediyorsunuz. Müracaattan önce uçak biletinizi almanız tavsiye ediliyor, zira bu vize almanızı kolaylaştırıyor. Vizenizi, uçak biletinizi aldıktan sonra bir de hibebiz hesabınıza yatmışsa kim tutar sizi… Doğru Avrupa’ya…

Ondan sonra daha önemli günler başlıyor. Siz orada turist değil, öğrencisiniz. O bakımdan öncelikle düzenli olarak derslere girmeniz ve disiplinli bir şekilde öğrenciliğinizi yerine getirmeniz şart. Aksi taktirde gittiğiniz okul size katılım onay belgesi (comfimation letter) vermez, ve eğer bu belgeyi almadan Türkiye’ye dönerseniz size verilen hibeyi geri ödemek zorunda kalırsınız. Oradaki tüm derslerinizden geçmeye bakın, aksi takdirde yaz okuluna kalır hatta sene uzatabilirsiniz.

sevmek

furkan iren | 20 July 2009 09:54

Photographer  Yüksel Balcı - Turkei
Photographer Yüksel Balcı – Turkei

umursamasaydım eğer seni
kızmazdım sana
kırılmazdım
üzülmezdim
öfkelenmez
sevinmez
neşelenmezdim
varlığını, yüreğindeki değerimi
umursamasaydım eğer
hissetmezdim yüreğimdeki derinliğini
sevmek dedikleri şeye yabancı kalırdım
seni umursamaz olsaydım

sevgiyi biraz daha fazla paylaşmak ayrılıkların önüne geçecek
elbette ki biraz daha ilgi tüm kavgaları engelleyecek
elbette ki biraz daha dinlemek şüpheleri törpüleyecek
ve sevmek hudutsuzca, kendi bildiğince, öylece
sevmek duyduğun gibi değil başkalarından; istediğin gibi
sevmek; yaşama çoşkusudur biraz çocuksu
tüm kavgandır sevmek, yitirmemek için gerekirse ölmek
ama bırakmamaktır, tutkudur, acıdır, yetmektir
sevmek bildiğin ve öğreneceğin herşeydir
affetmek, erdem, sadakattir.
biraz daha sevmek bütünleşmek diğeriyle, eş olmaktır.
sevmek umursamaktır..
sevdiğin için olduğun yerde durabilmektir…

hayat böceği 7 –kışın güzelliği

taha3045 | 20 July 2009 09:00

Hava Alanya’nın havasından daha soğuk, insanın içini titretecek kadar sertti, dize kadar kar yağmış olan bu memlekette üzerinde kot pantalon ve hırkadan başka bir şey olmadığı için tir tir titriyordu sabahın köründe otobüsten inen heyecanlı kadın, ancak içi sıcacıktı ilk kez üşüdüğüne üzülmüyor, aylardır ilk kez umut doluydu.Evden kaçtığından beri otogarda tanıştıgı o 30 lu yaşlardaki yazıhane sahibi yakışıklıyla otelde 2 gün geçirdiği günü düşündü , adam ona gel seni memlekete götürüyüm demişti, işi bitince kızı nasıl da defetmişti.

Merzifon’da oturan Zafer’in kuzeni büyük bir aileye gelin gitmişti ve Zafer’in yaşındaydı, direk onun evine gittiler . Side’de birinin yanında yatacak yer ayarladıkları zaman onların ettikleri yardımı yüze vururcasına yaptıkları hareketler, sabah olsun hemen defolup gidin, ikincisi olmasın bu kalışın der gibisinden takındıkları tavırlar böceği öylesine alıştırmıştı ki, burada da korkuyordu, nasıl karşılanacaklardı diye.