bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Voynich El Yazması

absynthe | 06 April 2008 21:11

Amerikalı sahaf William Voynich, 1912’de İtalya’da üzerinde anlamsız sembol ve resimler bulunan 240 sayfalık belgeyi satın aldığında, büyük ihtimalle bunun çözülemeyecek bir dilde yazıldığını tahmin etmemişti.

Kitabın 13. yüzyılda Roger Bacon tarafından yazıldığı iddia ediliyor. Ölçüleri 15 cm’ye 27 cm ve araştırmalara göre 28 sayfası eksik(muhtemelen kaybolmuş veya yırtılmış). Yazılar mavi, sarı, kırmızı, kahverengi ve yeşil.

Güneş Enerjisinin Farklı Kullanım Alanları

tentena | 06 April 2008 18:37

Güneş enerjisi doğrudan doğruya konutların ısıtılmasında ve sağlıkla ilgili olarak sıcak su üretiminde kullanılır. Enerji gün boyunca dam üstünde toplanmakta, daha sonra kalorilerin biriktirilmesine elverişli bir depo içinde saklanmaktadır; bu da gece süresince, ya da güneş almayan odalar içinde gün boyunca kalorilerin geri verilmesini sağlar. Yapıların ön cephesine yerleştirilen araçlar, ısıyı Güneş ışığından doğrudan doğruya sağlarlar. Bu araçların soğurucu yüzeylerinde toplanan ısı, doğal ya da yapay ısı taşınması yoluyla yapıların içine aktarılır. İçme suyu, Güneş ışınlarının, bir kabı örten plastik bir örtüye etkimesi yoluyla deniz suyundan, acı sudan, bitkilerden ya da topraktan üretilebilir. Sera olayıyla oluşturulan ısı, örtünün iç yüzünde biriken suyun buharlaşmasına yol açar. Böylelikle yazın günde, buharlaşma yüzeyinin m2’sinde 6 litre su üretilebilir.

Güneş fırınları, Güneş enerjisinin kullanımında şaşırtıcı bir durum oluştururlar. Gücü 1000 kW’a erişebilen bir Güneş fırını, 3500oC’lık bir sıcaklığa erişilmesini ve günde yaklaşık 5 ton malzemenin eritilebilmesini sağlar. Uygulama alanları çok çeşitlidir: Alüminden korindon yapımı (ergime sıcaklığı 2050oC); zirkonyum oksidin kavrulması (2700oC); toryum oksidin arıtılması (3050oC); nükleer patlamaların ısıl dalgasına karşı korunma araçlarının incelenmesi; vb.
Güneş enerjisi, yeryüzünde her gün bir milyar ton organik madde ve bir o kadar da fotosentez yoluyla oksijen üreten bitkiler aracılığıyla kullanılır. Doğada %1’e yaklaşan verim kuramsal olarak %25’e kadar çıkarılabilmektedir. Böylelikle bitkilerin büyüme hızı, özellikle de besin olarak kullanmak ya da metan üretmek için, bazı suyosunlarının ki, arttırılabilmektedir.

Ve Şimdi

mengu yincge | 06 April 2008 18:37

kızıl kartal
kızıl kartal

varlığımda hayat
yine hayat yokluğumda
hayat bana rağmen benimle
ağla gönlüm her yerde başka kıyıda hayat

ben ki bildiğin bilmediğin
tüm devinimlerde
ben ki bildiğim bilmediğim
tüm evrimlerde

benden önce yaşanmış
yaşanacak yeni bana
tüm bedenlerde
bir namlunun ucunda namusum

yıkadığı birkaç damla kanım
yağan yağmurun bedeli
aklanmış sarı beyaz papatya
ister sen de olsun bir gül

limon deneyi

hozer33 | 06 April 2008 16:23

Limondan elektrik elde edildigini biliyoruz fakat bu kadar detaylı anlatıldıgını görmemişsinizdir, görsel olarak anlatılıyor ve tüm detaylarıyla birlikte gösteriliyor izlemek için..

KALBİMİN YARISI

beyazvesen | 06 April 2008 14:19

Hak etmediğini bile bile
Verdiğim değeri hissettirerek sana
Yarısı bende ise kalbimin
Yarısını sana sundum
Ama …
sen bunun farkına varmayarak ,
Yarısı sende ise kalbinin
Yarısını başkasına vermeye çalıştın
Sana karşı yapılan haksızlığa göz yuma yuma
Yalanları kabullenerek
Bir elmayı ikiye böler gibi
Elmanın ikinci yarısı olmayı kabul ederek
Geri çevireceğini bildiğin birisine
Sunmaya çalıştın kalbini
bense bir öğlen vakti
Duydum senden bu gerçeği
Kalbimin acıdığını hissettim o an
Yaralandım bir kuş misali
Ama yinede
Yüreğim sızlayarak
Derdine ortak olmak istedim
Gözlerim yaşlı
Gecenin kor ayazında
Dinlemeye çalıştım seni
Paramparça olmuş kalbim
Seni affetmeye hazır bir şekilde
Davet ettim gelmeyeceğini bile bile
Belki gelirsin umuduyla
Ama sen her zamanki bahanelerinle
Geri çevirdin davetimi
Gelmedin
Beni kendimle baş başa bıraktın yine
Kalbimin yarısını kabul etmeyerek …

Bu Durumda AKP Kapanır mı?

sinemasever | 06 April 2008 14:03

Hepimizin bildiği gibi AKP’ye kapatma davası açıldı ve bu husus Anayasa mahkemesince kabul edilerek sayım başladı. Durum böyleyken Ankara’da bir lokantanın açılışına davet edilen Anayasa Mahkemesi Başkanı da bu davete katılıp AKP üst yetkililerince aynı masada güle oynaya, birbirlerinin sırtlarını sıvazlayarak yemeklere kaşık sallıyorlar.
Bu nasıl bir iştir, bu ne yüzsüzlük, utanmazlıktır. Düşünsenize; kapatma davasının sonunda karar verecek kurulun içinde olan, AKP nin savunmalarını dinleyecek ve belki de onlara sorular soracak olan adam, bu grupla aynı masada. Bu durumda Anayasa Başkanının tarafsız olabileceğini düşünebiliyor musunuz?.
Ayıp, yazık bu millete, yazık bizlere? Daha ne diyeyim ki!

AŞK__ SA, NE RENKTİR?…

siirimsi | 06 April 2008 13:08

AŞK__ SA, NE RENKTİR?…

Şimdi size aşktan bahsedeceğim… Gidip de dönmeyenden, arkasına bakmadan yürüyenden, güneşe sırtını dönüp aya yüz sürenden, ne gidebilen, ne kalabilenden, yaşanmış ve yaşanılamamış sevdalardan, sevda deyip de geçilmeyenden söz edeceğim… Belki dokunmadan yüreğinize, gözlerinizden süzülüverecek ahlar, belki bir parça olup akıp gidecek birkaç dakikası yaşamın içinde, var olacak belki yoksulluğunuz… Belki belli belirsiz bir gülümseme yerleşecek dudaklarınıza… Eğer başlayışla bitiş arasındaki o çizgiyi yaşamışsanız, ‘tabii varsa?’ diyeceksiniz… Neredeyse?..

iki süper film birden ve janjan

kahramancayirli | 06 April 2008 12:07

iki türk filmini üstüste izliyorum iki gündür. filmlerin ilki, “iki süper film birden“. murat şeker, film çekmenin filmini çekmiş resmen. emeklerine saygım sonsuz ama ben çok sıkıldım. ne bileyim belki de bana hitap etmedi. zor tamamladım filmi.
ama izlediğim ikinci türk filmi “janjan” öyle değil. başrol oyuncusu berk hakman, çok iyi. az konuşuyor çok bakıyor, başarılı bir oyunculuk sergiliyor. genco dizisinden bildiğimiz selen seyven de sınıfı geçiyor ilk filminde. hikaye çok sıcak, çok güzel. sosyolojik tahlillere imkan veren, sağlam bir senaryosu var filmin. namus kavramı mesela. aykut oray’ı da özlemişim hem. gördüğüme sevindim. ben çok ağladım filmi izlerken. belki size de dokunur. neticede temiz, eli yüzü düzgün bir film olmuş, ellerine sağlık yönetmen aydın sayman’ın..