bildirgec.org

trafik hakkında tüm yazılar

Dünya’nın En Küçük Helikopteri

| 26 December 2006 09:29

Bir Japon mühendis tarafından Dünya’nın en küçük insan taşıyan helikopteri geliştirilmiş. Geleneksel helikopterin kendi ekseni etrafında savrulmasını önlemek için kullanılan arka pervane yerine birbirinin aksi istikametinde dönen içiçe iki pervane kullanılmış. Helikopterin sitesinde demonte kiti satıyorlar. Alet saatte 50km hızla 1 saat çalışabiliyor. Din İman tanımayan İstanbul trafiğini önlemek için “Kağıthane-Cendere deresini dolduralım Maslak’a kadar feribotla gidelim” denilen bir dönemde insanın Erke‘nin gerçek olduğunu ve kamuoyuna duyurulup kullanılmasını arzulatan bir icat.

Dünyanın en tehlikeli yolları

Forzaken | 21 December 2006 01:24

Bolivya'nın
Bolivya’nın “Ölüm Yolu”

Burada dünyanın en tehlikeli 5 yolu açıklamalarıyla listelenmiş. Fotoğraflar ise dudak uçuklatacak cinsten.

Siteye göre en tehlikeli yollar:
1. Yakutistanın’ın Rusya Sibirya Yolu
2. Bolivya’nın “Ölüm Yolu”
3. Rusya-Gürcistan “Askeri” Dağ Yolu
4. Nepal, Tibet & Bangladeş Yolu
5. En tehlikeli turistik tırmanma parkuru (Çin)

“biz bebek yapabiliyoruz, ya siz?”

miralay | 12 December 2006 16:40

bebek var bebek!
“biz bebek yaptık,hadi bakalım,senin var mııı?” demek değil bu!

Bey yazmaya elim varmıyor ama, ŞÖFER beyler, biz diğer sürücülerin arabalarımızın arka camına astığımız baklava dilimi şeklindeki sarı levhada “BABY ON BOARD ” yazıyor ya ecnebice; (ben bir de “bebek var” çıkartması yapıştırdım, okuma bilebilenler için!) o demektir ki, “ARABADA BEBEK VAR “.

O sarı baklava dilimindeki yazıda geçen “baby” kelimesini anlamadın madem, az dikkat etsen Türkçesi de öbür köşede yazılı: “BEBEK VAR” güzel kardeşim. Bu bizim üreme yeteneğine sahip olduğumuzun bildirisi değil. Gerçekten bebek var ve sen arkamda kornanı anırtınca korkabiliyor masum…

Blog ile nasıl para kazanırız?

dinoege | 28 November 2006 15:08

steve pavlina adında bir blog yazarı, bize “blog’umuzda nasıl para kazanırız”ı anlatmış kendi blog’unda. İlk yazmaya başladığı 2004 Ekim ayından 2005 Nisan ayına geldiğinde günlük 4$ gibi bir kazancı varmış. Ama ondan sonra ne olduysa günlük 1000$ kazanmaya başlamış. Evet yanlış duymadınız. Bize de burada o “ondan sonra ne olduysa” kısmından yola çıkarak blog’umuzdan nasıl para kazanırız konusunda bilgiler veriyor, sağolsun. Yazarın ayrıca nasıl yüksek trafik alan bir web sitesi yaratırız başlıklı yazısına da bir göz atmanızda yarar var.

İstanbul Trafik Yoğunluğu Haritası

ozdek | 19 October 2006 09:21

Trafik Yoğunluğu Haritası
Trafik Yoğunluğu Haritası

Yıllardır ulaştırma sorunlarıyla kafayı bozmuş bir mühendis olarak neden bir türlü yapılmıyor dediğimi bu sene içinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi yapmış. Hantal ve sadece görsel bilgi sunan trafik kameralarından başka Yoğunluk Haritası adını verdikleri uygulama sık seyahat edenler için kurtarıcı nitelikte olacak. Kısaca özetlersem İstanbul’un çeşitli noktalarına konulan sensörler yardımıyla anlık trafik hızı online olarak ölçülüp raporlanıyor ve bu harita ortaya çıkıyor. Yurtdışında örneklerini gördüğümüz uygulamaların çok gerisinde fakat yine de bir başlangıç. Aynı zamanda aynı adresten bazı kavşaklarda trafik ışıklarının ihlalinin (kırmızı ışıkta geçmek gibi) otomatik tespitine yarayan sistemlerin de yavaştan uygulamaya geçirildiğini okumak çok sevindirici oldu. Böylece belki artık ışık tanımaz trafik magandalarından kurtulabilir ya da düzgün bir biçimde cezalandırmaları caydırıcı olacaktır diye umuyorum.
Aynı zamanda trafik bilgi panoları ve trafik durumlarının da görülebilmesi ve yakın zamanda bunların cep telefonumuzdan izlenebileceği bilgisi de oldukça sevinidirici bir haber.

hit – pagerank

| 01 October 2006 08:32

Digg ve Delicious Trafik Karşılaştırması

hamletk | 25 September 2006 12:31

Performancing.com‘dan Brian Clark, “How to Attract Links and Increase Web Traffic – The Ultimate Guide” başlıklı yazısının aynı gün içinde hem Digg‘in ana sayfası hem de Delicious‘ın popüler bağlantılar sayfasında çıkmasından sonra Digg’in ve Delicious yer imlerinin trafik getirisini karşılaştırmış. Bu bildirinin sonuna kadar dayanamayacaklar için hemen söyleyeyim, Delicious ve yer imleri Digg’i yeniyor.

Peki neden? Clark’a göre üç sebep var:

14 Eylül Köprü ve Otoyollarda iş Yavaşlatma Eylemi

anticipation[pilli_silinen_hesap] | 12 September 2006 18:28

Boğaziçi köprüsüne getirilen ksg ve ogs sistemi dışında geçiş imkanı olmayısı şartının ardından köprü trafiğinin çözülüp çözülmediği bir muamma, buna karşılık Fatih Sultan Mehmet Köprüsünde durumların daha beter hale geldiğini ise hepimiz biliyoruz. 14 Eylül’de otoyol ve köprülerde iş yavaşlatma eylemi yapılacakmış; benden duyurması…Ha bu arada eylemcilerin sürücülerden bir talebi var; ” buraya gelip eyleme destek vermeleri”…

Trafikteki davranış biçimleri

ozdek | 06 September 2006 14:22

İstanbul’da yaşama ayrıcalığına(!) sahip biri olarak 2 ay kadar önce köprü trafiğinden çıldırma noktasında olduğumdan dolayı başarılı bir operasyonla işini değiştirmiştim. Günde 3 saatini trafikte geçiren biri olarak bu değişimi oldukça olumlu karşılayan bünyem 2 aydır rahat ediyor. Ya da rahat ettiğimi düşünüyordum..
Her sabah karşılaştığım trafik vakaları şöyle:

  • Kırmızı ışıkta geçen sürücüler yüzünden az yanan ışık tarafından gelen sürücülerin yolu kullanamaması (%99 sıklıkta-%100 her kavşakta)
  • Kırmızı ışıkta geçmek isteyen yayalar yüzünden seyir hızı düşen sürücüler ve az yanan ışık da eklenince kısacık bir yol için 90 sn. ışık beklenmesi (%80 oluyor)
  • Yayaların geçme hakkı varken haklarının gasp edilmesi. Özellikle yaya geçitlerinden (yola boyanmış ışık konulmasına gerek olmadığı düşünülen geçitlerden bahsediyorum) trafik varken bir yayanın geçmesi pek mümkün olmuyor. Bağdat Caddesi tarafında bazı aydın yayalarımızın yaya geçidinin kenarındayken sürücülere durun durun manasında el kol hareketi yapması ve durmayanlara küfretmeleri de pek bir şeyleri değiştirmiyor açıkçası. Bunun yanında yayalar çok mu masum. Hayır gidip yaya geçidi,trafik ışığı ya da üst-alt geçit varken yolu alakasız bir yerden geçmeye kalkıyorlar. Bunu gören sürücüler elbette yaya gördü mü gaza basmayı tercih ediyor. Yazın sorun değil de kışın bu yüzden ıslanan yayaları görünce içim cız ediyor. 1998 kışında barbaros bulvarında bir otobüs tarafından ıslatılışımı ve derse sırılsıklam girişimi pek unutamıyorum.
  • Bunun dışında sürekli bir terör estirmekte olan taksici, dolmuş ve minibüsçülerin hareketlerini yazmaya başlasam sayfalar tutacağından eminim. Bir kaç tanıdığınız hareket olarak yolda kafalarına göre genelde küçük arabaları sıkıştırmaları, kavşaklarda yolcu alıp indirmekte bir sakınca görmemeleri, pervasızca direksiyonu üzerinize kırabilme yetenekleri (en tehlikelisi) ve trafik kurallarının üstünde olduklarını düşünmeleri olarak özetlenebilir.