efendim siz evinde müzik dinlemek istediğinde odasındaki özel bir bölüme yönelip, özel arşivine şöyle bir bakıp bir kaç incelemeden sonra içinden bir albümü çekip çıkaran, sonra albüm kapağının içini dışını inceledikten sonra, içinden parmak uçlarıyla özenle albüm
plağını çıkaran, ardından o plağı bir bezle dikkatlice sildikten sonra setin başına gelip pikap muhafazasını kaldırıp, plağı dikkatlice plak haznesine yerleştirip, kutsal iğne
kolunu tutup özenle plağın ilk sektörüne bırakıp koltuğuna kurularak albümün keyfini “ileri-geri” arsızlığından ziyade, sindire sindire ve saygıyla, sıra sıra tüketen bir şahs-ı muhterem misiniz? ya da bir zamanlar öyle miydiniz?
iğne kolunu otomatikte kullanmayacak kadar bu mekaniğe bağlı mıydınız?