Düşük bütçeli bir filmdi. İran’da Majid Majidi tarafından 1997 yılında seçilmişti.
İki yıl sonra, 1999’da Oscar’a aday gösterilince tüm dünya bu filme ve filmin yönetmeni Majid Majidi’ye çevirdi gözlerini, anlaşılan o ki henüz bu durumdan rahatsız olan da yok…
Cennetin Çocukları sıcacık ve küçücük bir hikayenin doğru anlatıldığında izleyiciyi; kan, çıplaklık, patlamalar, büyük dramlar, argo vs olmadan da filmin içine çekmenin mümkün olduğunu gösteren önemli bir film.
Filmin merkezindeki Ali ve kız kardeşi Zehra aynı zamanda saflkları, bozulmamışlıklarıyla “cennetin de çocuklarıdır” ve malesef dünya denen bir cehennemde yaşamaya yazgılıdırlar.
Ali tüm aileyi çepeçevre sarmış olan amansız bir yoksulluğun pençesinde, kızkardeşinin ayakkabısına kimbilir kaçıncı kez pençe yaptırır. Zaten film de tamiratı yapan ayakkabıcının hünerli ve yaşanmışlığı hemen farkedilen ellerinden açılır. Fakat kaybeder Ali ayakkabıları. İki kardeşin okula devam edebilmeleri için tek çareleri vardır artık…