bildirgec.org

http://www.ntvmsnbc.com/news/413083.asp

http://deputydog.wordpress.com/2007/06/13/prisons-of-the-world/

Prison Pen adıyla satışa sunulan bu kalemin adı, hapishanedeki mahkumların bu ürünleri kullanmasından geliyormuş. Esnek olduğundan zararsız oluyormuş.

Gökhan Yorgancıgil

Sıfır Dediğimde, yakında vizyona girecek bağımsız türk filmi, nihilanth saolsun geçen tanıtımını yaptı.

Filmi yazan, yöneten Gökhan Yorgancıgil ile “bildirgeç özel” röportajı yaptık. Özellikle, filmin yapım sürecinde internetin oynadığı rol, yakın gelecekte bu mecranın daha ciddi kullanılması adına umut verici.

Gökhan Yorgancıgil’i kısaca tanıdıktan sonra, sorularımıza geçelim.

daha önce duyurduğumuzmahkum projesinde çekimler başladı. burada da önemli bir ilke imza atan filmin set görüntüleri hergün mahkum.net üzerinden yayınlanmaya devam ediyor.

afiş yarışması

Daha önce de bahsi geçen “yapım aşamaları blog ile yürütülen türkiye’nin ilk sinema filmi projesi mahkum.net” konsept afiş yarışması başlatmış.

yapım aşamaları blog ile yürütülen türkiye’nin ilk sinema filmi projesi mahkum.net* ilk meyvesi ile karşımızda

[mahkum teaser]

mahkum.net, yapım öncesi aşamaları internet üzerinde yürütülen bir sinema filmi projesi. sanırım Türkiye’de ilk defa deneniyor. aptal ile birlikte az da olsa tuzumuz bulunan senaryo, kültür bakanlığından destek almayı başardı. Proje, yardım etmek isteyen herkese açık bir şekilde ilerliyor. ilgilenenler, önce proje hakkında detaylı bilgi aldıktan sonra sinopsisi okuyarak başlangıç yapabilir.

Günde kaç saatimi bilgisayarın başında geçirdiği bilmiyorum. Jack Lemmon’ın, 2. Cadde’nin Mahkumu adlı bir filmi vardır, Amerikalı orta sınıf bir katip’in görünüşte tatminkar, kendisine sorsanız cansıkıcı hayatını anlatan. Sanıyorum buna döndü hayatım-ız. Katip değil clerk’iz, ya da bankacıyız, copy writer’ız, developer’ız, her ne s.msek, şuyuz, buyuz, sonuç olarak hepimiz kendi Intel işlemcili F tipi hapishanemizde kürek mahkumuyuz. Matrix olayına, hep birlikte giriyoruz sanıyorum; yeni uygarlığın manifestosu da yazılmış, hayırlı olsun.

Oysa takdir edersiniz ki, Ken Parker, Mister No, Hemingway ve akabinde Che okuyarak büyüyen biri olarak, bu değildi beklediğim. Ama durumu metanetle karşılamak gerektiği düşüncesindeyim. Gereksiz romantizme yer yok, bir takım sosyal politikalarla da ‘bu gidişin’ tersine çevrilebileceğini inanmayanlar arasındayım.