bildirgec.org

latife hakkında tüm yazılar

MİZAH & KARİKATÜR

akoni | 03 September 2012 11:00

İlk karikatür İngiltere’de ortaya çıkmıştır. Fakat kelimenin İtalyanca caricatura sözcüğünden türeme olduğunu ve mecazi anlamda abartmak, alay etmek anlamına geldiği bilinmektedir.
Yani karikatürcü ancak yeterince tanınmış kişilerle veya olaylarla alay edebilir. Bunun için, bir yüz karikatürü, tıpkı vücudu büyülten ya da daraltan panayır aynaları gibi, insanı biçimsizleştirir. Tıpkı karnaval maskeleri gibi bazı ayrıntıları da iyice abartır. Hayvanlarla bazı benzeyişler de insanları güldürebilir; zaten bu gözde politikacılarla alay etmek için sık sık kullanılan bir yöntemdir. Karikatür sadece davranışları değil, anlatılan sahneyi canlandırarak bizi güldüren ve biri ötekinin değişik biçiminden ibaret iki desen arasında neler olup bittiğini anlamamızı sağlayan, hayal gücümüzdür. Buna şaka, alay, latife veya nükte denilebilir.

Ekle-Çıkar…

| 14 January 2009 16:23

Her gün ekle,
Bir kelimeyi,
Bir cümleyi
Ya da latife^yi…
Kafiyeli mi?
Hayır, serbest…
Her gün çıkar,
Dünden geçenleri…
Bak şiir’e,
Yeni başlıyor, hayat
Her gün^^^…

Mustafa bana neler hissettirdi….

MerakliKedi | 12 November 2008 09:24

Susuyorum…. Günlerdir susuyorum… Kendim görmeden, kendi fikrimi oluşturmadan başkasının fikriyle kirlenmek istemiyorum. Veee susuyor, ve okumuyor, ve duymuyorum… Hiçbir tartışmaya girmiyor, hiçbir yorumu okumuyor, hiçbir tartışma programını izlemiyorum. Kirlenmek istemiyorum. Tamamen bakir başlamak istiyorum bu tecrübeye… Tertemiz izleyeceğim filmi, hiç kimsenin yorumunu duymadan, okumadan yalnızca kendimle…
İzledim.. Tek başıma… Tabii, ki tek başıma değil. Bir salon dolusu insanla birlikte ama tek başıma… Hayır, yalnızdım ben. Beyimde yalnızdım. Ve bir tiksintyle başladı film. Ben, belgesel de olsa bir film görmeye gitmiştim. Minimum bir film beklentrim vardı. Ne sinema dersinde bana anlatılanlar vardı filmde… Ne de başka birşey. Film boyunca onu sorguladım. Bana bilmediğim ne verdi? Hangi duyguyu tattırdı Mustafa? Latife’de okuduklarımdan farklı, bunca yıldır bildiklerimden, tarih hocalarımın derste anlattıklarından (çok şanslıymışım bunlar bana tarih dersinde anlatılmıştı) farklıı ne vardı ki filmde… Hiçbir duygu da kalmadı bana… Ne bir sahne aldı aklımda beni derinden yaralayan ne de herhangi birşey…
Üzüldüm. Kırıldım. Yaralandım. Keşke bambaşka duygularla çıkabilseydim bu filmden….

Tarihten adam eksiltme

ikuzgun | 17 April 2008 13:52

Çok yorum yapmaya gerek var mı bilmiyorum. Hani zaten yorum yapan yapmış. Haber olmuş.

Aslında en güzel yorumu Melih Aşık yapmış bence. Tabi onun yorumu Atatürk’ün elinden sigarayı almakla ilgili:

Bu konu, sigara yasağı zamanında tartışıldı. Bunun tartışılması Kültür Bakanlığı’nın işgüzarlığıdır. … Atatürk’ün elindeki sigara ne yasayla, ne başka bir gerekçeyle rötuşlanamaz. Bu, bir orijinal tarihi belgedir.

Bu arada tarihten adam eksiltmeyi başaran arkadaşı hakikaten merak ediyorum.

bir noktadan sonsuz doğru geçer…

| 20 December 2006 18:45

iki noktadan sadece bir doğru geçer üç noktadanda 3 doğru geçer 4 noktadanda 6 doğru geçer demek istediğim tek noktadan sonsuz doğru geçer yani bunu şu şekilde de anlatabilirim bir adamın bir sürü düşüncesi vardır sonsuz düşünce iki kişinin tek bir düşüncesi olabilir ortak 3 kişinin 3 düşüncesi olabilir ortak 4 kişinin 6 ortak düşüncesi olabilir yani bir konuda küçücük bile olsa bir zuhurda bulunmak istiyorsak bu nokta doğru geçme mevzusunu aklımızda bulundurmalıyız…
Not:bu yazı latife içermektedir…