bildirgec.org

kurtadam hakkında tüm yazılar

Old School Korku Filmi – The Wolfman

widfara | 24 February 2010 12:05

Kurtadam
Kurtadam

Beyazperde de kurtadamın ilk görünüşü 1941 yılında oldu. George Waggner tarafından çekilen bu filmde Claude Rains, Warren William, Ralph Bellamy, ,Patric Knowles ve Bela Lugosi gibi isimler rol almaktaydı. (Bela Lugosi 40’lı ve 50’li yılların en ünlü korku filmi oyuncularından biridir, genellikle vampir olarak bilinse de 1941 yılındaki bu filmde çingene bir kurtadamı oynamıştı. 1994 yılında Tim Burton‘ın çektiği Ed Wood‘da; yönetmen Ed Wood’un hikayesi kadar korku filmlerinin başarılı oyuncusu Bela Lugosi’nin de hikayesini izleriz. Bu filmde Lugosi’yi Martin Landau canlandırmıştı)

Kurtadam 1941 yılından sonra pek çok filme, diziye, çizgifilme ilham kaynağı olmuştur. Michael J. Fox’un oynadığı “Teen Wolf” – ki aynı hikayenin bir de çizgi dizisi bulunmaktadır-, 1981 tarihli “An American Werewolf in London“, aynı filmin Paris versiyonu olan ve Julie Delpy‘nin oynadığı “An American Werewolf in Paris“, Wes Craven‘ın yönettiği “Cursed” ve hatta Jack Nicholson, Michelle Pfeiffer, James Spader gibi yıldız isimlerden oluşan kadrosuyla “Wolf”, kurtadam temalı filmlere örnek gösterilebilir.

İlk kurtadam filminin afişi
İlk kurtadam filminin afişi

2010 yılında bu klasik hikaye, Jumanji, Hidalgo, October Sky gibi filmlerden hatırlayabileceğimiz yönetmen Joe Johnston tarafından tekrar çekildi; yine yıldızlardan oluşan bir kadroyla. 2010 tarihli orjinal hikayeye sadık kalarak ilk kurtadam filminin yeniden çevrimi olarak kabul edilebilecek bu filmin kadrosunda Benicio Del Toro, Anthony Hopkins, Emily Blunt, Geraldine Chaplin ve Hugo Weaving bulunuyor.

Filmin hikayesi ise kısaca şu şekilde, 1800’lü yılların sonunda İngiltere’deyiz Lawrence Talbot, kardeşinin ortadan kaybolmasının ardından kardeşinin nişanlısının ricası üzerine baba evine geri dönüş yapar. Amacı kardeşinin kaybolmasının ardındaki gerçeği bulmakken o babası ve ailesi ile ilgili gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktır.

Tutulma (Eclipse – 2010)

masmai | 23 February 2010 14:14

2 Temmuz 2010 (Türkiye ) tarihinde gösterime girecek olan tutulma filmi alacakaranlık efsanesinin 3. Kitabıdır. Kadrosunda Victoria karakterindeki Rachelle Lefevre nin çıkmasının dışında (yeni girenler hariç) bir değişiklik olmamıştır. Fimlde Victoria karakterini üstlenicek oyuncu Bryce Dallas Howard. Serinin 2. filmi olan yeni aydan 1. filmi alacakaranlık kadar tad alamamıştım. Bundan dolayıdır ki 3. filmi merakla beklemekteyim.

Filmin konusuna kısaca değinecek olursam; Edward‘ın dönmesiyle her şey normale girmiş gibi gözükse de Seattle’da sular durulmuyordu. Çok sevdiği arkadaşı (kurt adam) Jacob ve aşkı (vampir) Edward arasında kalan Bella için tek sorun bu değildi. Yaptığı seçimler dolayısıyla sorunları mıknatıs gibi üzerine çeken bellanın yaşadıkları, başına gelecek olanların yanında hiçbir şeydi. Belladan eşine olanların intikamını almak için yanıp tutuşan (vampir) Victoria, bir türlü onun peşini bırakmıyordu. Tüm bunların arasında Bella’nın mezuniyet günü yaklaşmaktaydı ve o gün adına vermesi gereken çok önemli bir kararı vardı: ya bu hayatı seçip bir ölümlü olarak kalacaktı ya da sonsuza dek sürecek bir hayata adım atacaktı. Vereceği kararın, kurt adamlar ile vampirler arasındaki anlaşmazlığı da etkileyeceğini biliyordu..

Yaratık Avı

vatanda | 29 October 2008 11:47

Saat sabaha karşı dört civarı ben Ahmet, Hasan ve Gülçinle birlikte altı nolu köşe başında bekliyoruz. Soğuk iliklerimize kadar işlemiş ceketlerimizin üzeri çiğ taneleriyle ıslanmış. Esen rüzgarın ıslığının dışında ortamda hiç bir ses yok, ama birazdan olacaklara hazırlıklıyız. Hepimizde son derece tecrübeli ve oldukça tedbirliyiz. Ahmet elindeki arbelest ile en ufak bir harekete duyarlı bir şekilde eli tetikte beklemekte. Hasan ışık atarını sıkıca kavramış Ahmet’in arkasını kolluyor. Gülçin ve ben ise arkalarında ellerimizdeki gümüş bıçak ve sarmısak kılıçlarıyla bekliyoruz. İleriden bir uluma sesi ve çatışma sesleri gelmeye başladı bile. Bizim yanımıza gelmeleri an meselesi herkez son derece gergin bir şekilde karşımıza neyin çıkacağını merak ederek bekliyoruz. Bu sefer daha yakından bir insan çığlığı ve ardından büyük bir patlama sesi geldi. Günay’ın altı patlarının sesine benzer bir sesti.Hepimiz Ahmet’in arbelest inden çıkan okun sesiyle irkildik ve o noktaya doğru yöneldik Ahmet ard ardına atışlar yapmaya başladı ilerdeki silüet ise oldukça hızlı bir şekilde ahmet’e doğru yaklaşmaktaydı ahmet geriye döndüğünde gülçin ile ben öne atılarak karşımızda dört gümüş okla vurulmuş dişlerinden kan akan oldukça vahşi ve bir o kadar pis kokan kurtadamla yüz yüze geldik. kurtadamın ilk hamlesi gülçin’e gelsede çok kolay bir şekilde savuşturmayı başardı. Bu sırada elimdeki gümüş bıçağı kurtadamın boynuna saplamaya çalışıyordum. Ve biraz şans biraz da uğraşla tamda istediğim noktaya bıçağımı saplamayı başardım. Kurtadam ulumalar eşliğinde yere düşerken arkamızdan Hasan’ın bağırdığını duyduk ahmet ve hasan ilerdeki üç-dört silüete ışık atar ve arbelestle saldırıyor ilerdeki silüetlerse bir önceki saldırı grubunu karçalıyor ve bize ulaşmaya çalışıyorlardı. Bu gece oldukça uzun geçeceğe benziyordu. Kurtadamı öldürür öldürmez ahmet’lere yardım için yanlarına döndüğümüzde üçtane vampirin leşiyle birlikte hasan’ında cansız bedeni yerde yatıyordu. Hasan’ın ölümüne olan üzüntümüz etraftan gelen çığlık ve ulumalarla dağıldı ve ileride az önce parçalanan gruba doğru ilerledik. Artık bu bölgede kalan tek grup bizdik ve sabaha 1 saat var. Üçümüzde birbirinize oldukça yaklaşarak sabahı beklemeye başladık.

Monstersgame – Online Kurtadam-Vampir Savaşı

| 10 November 2007 13:29

mgcluster
mgcluster

Monstersgame redmoonstudios imzalı bir kurtadam-vampir savaşı online oyunudur. genel mantık olarak bitefight tan hiçbir farkı olmayan oyundaki genel özellikler Klan, üyeler arasında mesaj gönderimi ve alımı, sığınak, kasaba, saldırı, haberler ve forum şeklinde sıralanıyor. oyunda ayrıca bir bekçi satın alabiliyorsunuz. ata sunağı ve tüccar gibi ek bölümleride var. oyunun türk sitesinde 2 adet server bulunmakta. 1. servera kayıt yapılamamakta ancak 2. server’a buradan kaytı yapabilir ve savaşa ortak olabilirsiniz.

Anne Ben Likantrofik Oldum

jansetkaravin | 11 May 2007 00:03

Likantrofi’den bahsetmeden evvel belirtmek gerekir; özünde bir insanın bir hayvana dönüşmesi fenomeni ya da ruhunun bir hayvana ait olduğunu sanması sendromu olarak genelleyebileceğimiz bu hal therianthropi olarak adlandırılmalıdır. (Eski Yunanca therion ve anthropus kelimelerinden türetilerek, yani desteksiz atarak değil ki, therion vahşi hayvan, anthropus ise insan ya da adam anlamlarına geliyor.)
Böyle adlandırmak belki de daha doğruyken (therianthropi), Avrupa’da genellikle kurt hayvanına dönüşme şeklinde ortaya çıktığından bu sendrom, lykanthropia olarak tanımlanmıştır. (Gene açıklamak gerekirse Eski Yunanca Lykos yani kurt ve bildiğiniz üzere anthropus kelimelerinden yola çıkarak)
Dikkatinizi çekmiştir (umarım) Avrupa’da genelde kurta dönüşme sendromu olarak ortaya çıktığından… dedim yukarıda, hakikaten ecnebiler bu konuda az takıntılı değil…
Bir kere Yunan mitolojisinde rastlaşabileceğiniz Lykaon (ki kendisi Arkadia ülkesinin kralı olur), insan eti yediğinden ve utanmadan bir de bunu Zeus’a yedirdiğinden cezalandırılır. Kurt olmaya hüküm giyen kral böylelikle kurtadam fenomenine belki de ilk örnek olur. (Daha eskisini ben bulamadım, bilen varsa beri gelsin!)
Bu da yetmez, Calus pilnius Secundus, yani şu ilk Pilnius’u evlat edineni Historia Naturalis adlı eserinde ne tesadüftür ki gene Arkadia’ya yolculuk eden bir adamın kurda dönüştüğünü rivayet eder. Ardından Romalı müstesna yazarlar Vergilius ve Petronius da kurtadamlardan dem vururlar, “versipellis”, diyerekten. (…yani tersyüz edilmiş olmadıysa ters derili gibi anlamlara geliyor bu da Türkçe’mizde) Yetinmemişler üstüne de Heredetos, İskit ülkesinde yılın bir günü kurda dönüşen bir kavimden bahsetmiştir. Bu kavmin adı geçmese de metinlerde Hyperborea’lar olsa gerekler:)
Ecnebilerin sendromu olarak tabir ettim likantrofiyi çünkü benzeri bir hayvana dönüşme sendromu farklı coğrafyalarda ve farklı kültürlerde bir therianthropi olarak karşımıza çıkar, şaman inanışlarına uzanarak. Örnekse Hindistan’da kaplana, Güney Amerika’da jaguar, Japonya’da tilki ve Afrika kabilelerinde sırtlana dönüşme gibi.
Belirtmek gerekir Türk şaman kültüründe de kam, ötealemlerle iletişime girmek için bedeninden ayrılır, yerin dibine ve göğün yedi kat ötesine yolculuklarında bir bitki, su, ateş ya da hava olabileceği gibi kartal, karga gibi kuşlara yahut kurt, ayı, tavşan ve benzeri hayvanların görüntüsüne bürünürdü inanış olarak…