bildirgec.org

insan olmak hakkında tüm yazılar

şimdi ölsek sonra yeniden doğsak

pink angelll | 23 June 2010 15:29

şimdi ölsek sonra yeniden doğsak ne güzel olurdu.yeni hayatımızı kendimiz seçebilsek kim .annemiz kim babamız olacak kendimiz karar versek.belki insan olarak dünyaya gelmek istemezdik.kelebek kuş balık olarak gelmek isterdik.belki bir çiçek olmak istrerdik kırlarda mavi mor pembe açan.ben papatya olmak isterdim yada gül.
insan olarak geleceksemde insan gibi insan olmak isterdim.dürüst mert yalan söylemeyen başkalarına yardım eden.ama en çok ben ben olmak istemezdim. insanız diye geçinen bir sürü insan var. kim aç kim tok kimsenin umurunda değil. birileri hergün kebapçılarda yemek yiyor birileri kuru fasulyenin içine yüz gıram et bulamıyor başka birileride kuru fasulyeyi bile bulamıyor.bu manzaraya bakınca insan olmaktan utanıyorum.

Piller ve Bebekler..

pillibebekkuyuda | 08 February 2009 17:19

Sana, ”bütün şehri bisikletle gezdireceğim”, dediğin gün, şiddetle karşı çıkmıştım..

Bahçende yetiştirdiğin, ilk elmayı bana verdiğinde, ”bu çok ekşi, yiyemem”, demiştim..

Gölgedir hayatlarım, gri ve kahve,
Düşünmeden, çıkar giderim.
Kapat kollarını,
Limanlarına uzağım ben..

Bu ilk ayrılığım değil, gelme peşimden
Oyun bitti, kararımı verdim.
Ağlamak mı, güldürme beni..
Derinde yüzenler, sığda yaşayamaz..

Bicentennial Man

emsvizyon | 21 November 2008 17:51

insanı insana anlatan bir robot filmi daha, tv’lerimiz de zaten bir çok kere gösterilmiş olan Bicentennial Man bence türünün en güzel örneklerinden. izlememiş olanlar için kısaca konusuna değinmek gerekirse film; “hatalı” üretilmiş bir insanımsı robotun gelişimi ve kendini arayışını resmediyor önce. özgürlük ve aile kavramlarının yanı sıra “yaşam”ın aslında ne olduğunu, var olmanın ne demek olabileceğini bize “aşk” diliyle de anlatmaya çabalıyor. bizi biz yapan özelliklere vurgular yapan film spielberg’in yönettiği artificial intelligence gibi acıklı olmasa da oldukça yüklü duygular barındırıyor…

başrollerinde: Robin Williams ( robot, Andrew Martin )
Sam Neill ve Embeth Davidt ‘in oynadığı film’in yönetmeni Chris Columbus. gösterime girdiği yıl sinemalarımızda da oynayan bu 1999 yapımı film bence koleksiyonluk bir eser. hikayesini Asimov’un aynı adlı öyküsünden alan film de son sahne oldukça dokunaklı, hele ” yakında görüşürüz ” sözü bir sahneye nasıl dehşet bir anlam yükleyebilir muhakkak görülmeli! gerçi ilginç anlatımlarla bezeli, sıkmayan ve süprizlerle dolu sahneleri de cabası… trailer

Hayvanlar bazen insanlardan daha mı insan?

Sonrisa | 15 October 2008 11:32

Ayılar, çocukları dişiyse ayrım yapmazlar.
Ayılar, çocukları dişiyse ayrım yapmazlar.

Hayatta o kadar tuhaf şeylerle karşılaşıyor, kendimize o kadar kötü davranıyoruz ki. Şuradaki sitede ‘Hayvanlar bize nasıl insan olmamız gerektiğini öğretiyorlar’ adı altında yayınlanan posterlere göz atmanızı tavsiye ederim. Oldukça orijinal ve çarpıcı.

Panter ve leoparlar arasındaki tek fark renkleridir.
Panter ve leoparlar arasındaki tek fark renkleridir.
Yunus balığı, yaralı bir yunus bulduğunda, su yüzeyinde kalmasına yardımcı olur.
Yunus balığı, yaralı bir yunus bulduğunda, su yüzeyinde kalmasına yardımcı olur.

engin geçtan

kahramancayirli | 20 January 2008 16:00

engin geçtan, türkiyenin en iyi psikanaliz ve psikoloji yazarı. her kitabı nefis, bilgi dolu, üstelik de dili edebi, okunuyor su gibi. günlük hayattan verdiği her örnek, ders niteliğinde..

engin geçtan’ın kitapları şunlar:

Bir Günlük Yerim Kaldı İster Misiniz?
Hayat
İnsan Olmak
Kızarmış Palamutun Kokusu
Lanet -Son Tabuyla Yüzleşme: Adet kanaması
Psikanaliz ve Sonrası
Psikodinamik Psikiyatri Ve Normal Dışı Davranışlar Seyyar
Varoluş ve Psikiyatri

ama bu listede yazarın romanları da var mesela Kızarmış Palamutun Kokusu,…

YAŞAMIN ANAHTARLARI

beyhanay | 25 August 2007 02:20

Kimimiz öğrendiklerimizle yetiniriz, kimimiz daha fazlasını isteriz daima. Yaşamakla ilgili her konuda olduğu gibi
birçok şey öğretilir.Çok güzeldir. İyi yaşamak için iyi
kazanmak gerekir gibi.Ve hep güzelliklerin peşinden koşarak
geçırmeye başlarız, bize verilen süreyi. Sanki hepimiz aynı
fabrikadan çıkmışız, zevklerimiz renklerimiz aynı sanki,
kimilerimiz öğretilenleri gerçekleştirir.İyi kazanır, kazanır,
ama bir türlü iyi yaşayamaz. Bu ve benzeri örneklerden sonra durup, düşünürüz.Yaşamın niye bir anahtarı yok….
Oysa olmalı, hemde bir sürü olmalı…..
Doğduğumuzda bilmeyiz, zaman geçtikçe, tat almayı
öğrendikçe, yeni, yeni şeyleri tattıkça.
KİMİ vakit muhallebinin tadı, KİMİ vakit öpülmenin, KİMİ
vakit alkışlanmanın tadını alırız ve bir süre sonra yaşamanın
tadını alırız. Kimimizi babamız maça götürür, kimimizi annemiz denize, çoğumuz lunaparka götürülürüz.
Herşeyi öğretirler ve sık, sık bu yaşamak için gerekli derler.
Yaşamak için öyle çok şey gereklidir ki, be n bunları nasıl
başaracağım diye korksanızda kimseciklere söylemeden
korkunuzu yapma savaşına girersiniz.Gerçi söylesenizde çok
fark etmez. Çünkü size, daima aynı veya benzeri sözler söylecektir. Korkacak birşey yok yavrum, başarırsın, bak herkes başarıyor.
Hiç unutmam, kardeşim hamile, doğumuna az kalmış, pür neşe şakıyor.Yan gözle derler ya, aynen öyle gözlüyorum.
Canı tatlı kardeşim hiç korkmuyor, şu doğumdan. Oysa
ben hep korkarım ve hiç aklım almaz kadınların bu tavırlarını.
İşin garip yanı hiç bu konuya değinmediği için bende
soramıyordum. Doğumdan sonra çok güldük, bu konuya,
adeta fıkra oldu, bizim için. Bizim kız anneme sormuş,
Kızım çok kolay, ıh deyince olacak demiş, bu yüzde de
annesi gibi normal doğum istemiş. Bilsem hiç korkmadan
durabilirmiydim, sahi anne niye bana öyle söyledin dedi.
Annemde e yavrum korksan yaparmıydın dedi.
Eh doğurmakta yaşam için gerekli. VE belkide yaşamın
en güzel yanlarından biri insanın bir parçasını kendisinin dünyaya getirmesi.
Yaşamından kimse kolay, kolay vazgeçmez. Ne var ki, bazı
kısır döngüler vardır ki, hiç hesapta olmayan öyle şeyler
yaşarsınız ki,herşeyden vazgeçersiniz. İşte o aralar yaşamdan kurtulmak, yok olmak istersiniz. Yaşamı çok
sevmeme rağmen öyle bir dönemde birgece yarısı, radyoda
gecenin içindeni dinliyordum, yapayalnız.
GECE deyince aklıma geldi, saate baktım, gece yarısı olmuş,
gelin bu yazının devamını arkası yarın yapalım. ÇÜNKÜ,
çok güzel bir gerçek yaşam anahtarını kısaca yazamam beni
hoş görün, buluşmak üzere, tatlı uykular dileklerimle.