bildirgec.org

iett hakkında tüm yazılar

otobüste

super hero | 21 April 2010 12:40

telefon
telefon

Telefon, az sonra vereceği acı haberin etkisiyle acı acı çalarken, ben de, üzerinde günlerdir uğraştığım o çok önemli projeyi bu gün de bitirememiş olmamın sıkıntısıyla daha yeni yatmıştım. Bir telefon nasıl acı acı çalar ki,diye düşünüyor, yazarın beni uyandırması için gerçekten çok önemli bir sebebi yoksa canına okuyacağımı söylüyordum. O zamanlar cahildim. Yazarın ben olduğunu bilmiyordum.

Telefona baktım. Aynı acılıkta çalmaya devam ettiğini görünce, sadece bakmakla olmayacağına kanaat getirip ahizeyi kaldırdım.

Toplu ulaşım araçları ücretsiz

rpc | 05 September 2008 09:37

8-9-10 Eylül günü istanbul’da trafik yoğunluğunu azaltmak için alınan önlemler ile; İETT, Özel Halk Otobüsleri, Vapurlar, Deniz Motorları, Metro, Hafif Metro; sabah 06.00-10.00 ile öğleden sonra 16.00-20.00 saatleri arasında ücretsiz olarak hizmet verecek.
Taksiler yüzde 50 indirimli yolcu taşıyacak ve İETT 800 ek otobüs seferi koyacak.

beşi bir yerde

nevdalist | 30 December 2007 11:02

Bildirgeç’teki ilk yazım. Bu yüzden çok rica ediyorum, çok üstüme gelmeyin. Hele başlık yanlış, yazım hataları çok var gibi cümlelere dayanamayacağım. Direkt karşı cevaba geçeceğimi bildirir ve teessüflerimi iletirim.

İşin espirisini bir köşeye fırlatırsak, İETT yeni bir uygulamaya gidiyor. Üstelik uygulamanın ismini beşi bir yerde koymuşlar. İlk önce yaratıcılıkları için kendilerini tebrik ediyor ve konuya geçiyorum.

Uygulama ile kağıt biletler tarih oluyor ve onun yerini elektronik bilet alıyor. Elektronik biletler yolculara 5 defa otobüslere biniş izni veriyor. Fiyatı 6.5 YTL. Kredi kartı büyüklüğünde ve akbil’in üstündeki bir okuyucuya tanıtılacak. Eelektronik biletlerde aktarma hakkı yok. Bu sistemi tasarlayan firma ise Belbim. Kağıt israfını önelemek açısından anlamlı bir uygulama. 1 ocak 2008’den itibaren beşi bir yerde hayatımızda yer alacak.

akbil faciası (TANRI BENİ SEVİYOR, HATUNUMA RAĞMEN …)

sbaskentli | 11 December 2007 09:53

Günaydın dostlar ;Anlaşılan buraya otobüs anıları yazmaktan başka bir şey yazmaya fırsat bulamayacağım. Bu sabah sizlerle dün sabah başıma gelen ama başıma geldiğini ancak akşam anlayabildiğim bir olayı paylaşmak istiyorum.Sabah telaşe içerisinde evden çıkarken üzerime nakit almadım. Kartlar hatun kişide , benim akbil de boş. Hatun kişi rahatsız olduğu için tüm nakit – kart imkan ve olanaklarını ona terk eyleyerek onun şatafatlı sarı lacivert (bu arada ben de bir Galatasaraylıyım.) anahtarlığını alarak yola koyuldum.Anahtarlığı almaktaki ince nüans mı?
 Aşkım benim anahtarları al bende ki akbil dolu cümlesin de gizli …
Eh bütün imkanlar zati muhtereme seferber bırakılınca kendisi de bize bu kadarını lütfetti.
Neyse saadete geleyim. Durağa vardım. Kocaman körüklü bir otobüs. Bütün kapıları açmış yolcu alıyor.
Bir de ne görem bu bizim Kadıköy otobüsü…
Hemen en arka kapıdan yeşillendim ve kendime sağlam bir yer edindim. Gönüllü bir vatan evladı akbillerimizi topladı. Ve vatani görevlerini yerine getirmeleri için onları cephenin ön saflarına doğru sevk etti. Tam akbiller körük mevkiine geldiğinde karşı yönden gelen mavi kartlar ,öğrenci akbilleri vs akbil , kart çeşitleri ve para üstlerinden oluşan bir topluluk aynı kişinin elinde toplandı.
Garip şahsiyet bir anda iki taraftan birden gelen bu taarruz karşısında avel avel bakınmaya başladı. artık olan olmuşdu gidenlerle gelenler birbirine karışmıştı. Hangisi cepheden gelen gaziler hangisi yeni giden acemiler anlamak mümkün değildi.
Zaten daha fazla düşünmesine de gerek kalmadı. Şoför aniden yaptığı bir frenle bütün sorunu kökünden çözdü. Adamcağızın elinde ne var ne yoksa yere döküldü. Bu kadar karışıklıktan sonra adamda küplere bindi ve herkes kendi akbilini bir şekilde geri aldı. Tabi benim için pek sorun olmadı. Üstünde o gıcık renklerden oluşan bir anahtarlık olduğu için gayet itici bir şekilde sırıtıyordu diğerlerinin arasında.
Neyse biz bi şekilde akbilimize kavuştuk kavuştuk ama akbil şoföre kadar gidemeden bize geri gelmişti. Yani bir nevi vatan haini olmanın verdiği huzursuzluk işlemişti içime.Günlük telaşe derken akşam oldu. Hayatımın bir tanecik gülü ( bu satırları yazarken dört gözle yazdıklarımı okuyor. Anlayın işte ) yanımda iken akbil gişesine gittik ve akbillerimizi doldurduk.
İşte gerçek facia o zaman ortaya çıktı. Benim hatunun o çok sevgili renklerle donatılmış anahtarlığında ki dolu akbil aslında dolu değilmiş.
Bir an sabah otobüse binişim tekrar gözümün önüne geldi. Hiç yapmadığım bir şeyi yapmış ve arka kapıdan binmiştim.
Ya ön kapıdan binseydim…
Akbilin boş olduğunu bildiren iğrenç bir ses ….
Ben kıpkırmızı……
Cepte para yok…..
İn aşağı geri……Hadi bunda sadece şoföre rezil olurum. Daha fenası da var. Ya o boktan renkli anahtarlık bir şekilde en öne ulaşsaydı ve orda bir GS lı tarafından basıldığında boş sesini verseydi. Gelecek tepkiyi şu an bile kulaklarımda duyuyorum hala…..
—Hangi Fenerlininse bu boş söyleyin para göndersin….
Tabi bütün otobüs döner ve o fenerliyi arar..
O saatten sonra ya hatunumun çok sevdiği o anahtarlığı görmezden gelirdim.
Ya da……..
Ya da sını inanın bende bilmiyorum ve bilmek de istemiyorum.
Ve Tanrının beni sevdiğine bir kez daha inandım.
Üstelik Hatunuma rağmen…

İlerleyelim beyler ya da sığırlar

sbaskentli | 07 December 2007 10:45

Bu insanları anlamak gerçekten de çok zor.

Demek isterdim. Ama demiyorum. Çünkü toplumumuz ne yazık ki bazı konularda güdülen sığırlardan farksız.

Çok basit bir konu günlerdir beni aşırı derecede rahatsız ediyor.benim derdim özellikle otobüslerle,Hınca hınç dolu otobusün hala duraklardan yolcu alma çabaları ,

Bir kaç aydır İstanbul da yaşıyorum. Eh haliyle durum gereği toplu taşım araçlarını da bir hayli kullanıyorum. Ülkemizin klasik toplu taşım araçları olan feribotlar,vapurlar,denitotobüsleri,metrolar,trenler,diğer raylı sistemler ve otobüsler bu koca metropol de de hala çok önemli unsurlardan birisi.

bazı Açık Öğretim Öğrencilerine Paso YOK !

taninmayan-68170 | 21 November 2007 10:09

soru :

“AÖF’de okuyorum. İndirimli seyahat kartını nasıl alabilirim?”

cevap:

“AÖF’de okuyan öğrenciler indirimli seyahat kartı almak için kayıtlı oldukları bürolarına başvurmaları gerekmektedir. Dönem içerisinde (2007 yılı) öğrenci indirimli seyahat kartını kaybeden AÖF öğrencileri, istenilen belgelerle birlikte İETT Seyahat Kartları Şube Müdürlüğünün Karaköy-Topkapı ve Hasanpaşa bürolarından birisine şahsen başvurması halinde yenisi verilmektedir. “

( kaynakça: iett.gov.tr/sss.php?id=14 )