bildirgec.org

geceler hakkında tüm yazılar

Ürküyorum gecelerden, senden!!!

admin | 27 March 2011 17:36

Düşümde sen vardın: Bilirsin çılgınımdır, düşümde sen vardın, zaten hep vardın… İnkar etsem de geceler gündüzler hep seninle geçti gitti…

Şimdi yeni yeni canlanıyorum, üstümdeki örtü yeni yeni kalkıyor sensiz dünya daha ürkütücü, geceler daha siyah… Ben deli miyim? Bilmem ki belki de! Yoksun zaten hiç olmadın ki; verecek sevgin oldu mu? Olanları da talan edip gitmediler mi?
Şimdi zaman değişiyor, sen de ben de değişiyoruz, yeni kapıların açılmasını beyhude bekiliyoruz… Biraz, o yüzden yazıyorum ya o yüzden yüssüzlük ediyorum ya!

Hafif geceler, ahmakça kaygılar..

| 22 August 2010 19:13

Canımı sıkmayan şey yok der gidersin,şu divanşu pencereşu oda..Dünya da vız gelir sanakendin de..Bilirim çeker gidersin..

Gitsen iyi olacak, gitmezsen n’olcak?hiçbir şey…………………………………………………
Kamaradaki adam ” Bir konyak daha belki açılırdınız”
“Benim bütün çivilerim sökülmüş, nefes almak gibi kötü alışkanlıklarım var. Bu yüzden gidemiyorum”
Kamarada bir Korsika havası çalıyor “Mais où sont passées les gazelles” şarkı da adam da sıkıcı..
” Bu adamın daveti de hiçbir şeyi değiştirmedi, konyak konyak! ne bu be?”
Rüzgar adamı iyicene şamarladı, kamaradaki adamdan da, sıkıldı. Ne yapmalı diye düşündü.
“Yürümek boş, bir kahveyemi girsem, orada düşünürüm”
Vazgeçti. Beyoğluna yöneldi “kazık” bir birahanede, karnını bira ve taze bademle doldurdu.. Bira midesinde ekşidi o vakit yeter dedi. İnsanlıktan çıkmama ramak kaldı uzamalıyım burdan..
İstanbul’da da Beyoğlunda da olmadığını farketti.. Bu hissi daha önce de yaşamıştı, berbat bir duyguydu;
İnsanın aklı vucudundan sıyrılırdı sanki!.
Artık rüzgar durmuştu.. Etrafındaki her şeyin buğulandığını, kanının ısındığını, saatlerdir çalan telefonunu açmadığını hatırladı..
Saat gecenin 3’ünü gösterdi.. Etrafa baktı herşey ne kadar kirli ve bıktırıcı idi, bıktırıcı değil de murdar. Her taraf illet saçıyor.İllet ve pislik..
Eskilerde olsaydı küfeci bir çocuk gelir, onu alır gideceği yere bırakırdı..

Tekirdağ Yemek Geceleri ile felekten geceler!

romanistabukowski | 21 July 2010 10:16

Tekirdağ Yemek Geceleri, Tekirdağ Rakısı’na “Benim Rakım Tek” diyenler için Facebook üzerinde geliştirilmiş bir uygulama. Bu uygulamayla masa organizasyonu yapılıyor, sonra davetlilere Tekirdağ Rakısı bir soru soruyor. Bu soruya en hızlı ve doğru cevabı veren, Tekirdağ Rakısı’ndan özel hediye kazanıyor. Bu özel hediye de hesabın 300 TL’sini Tekirdağ Rakısı’nın karşılayacağı bir yemek organizasyonu. Katılmak için adres şurası.

Belki

plakton | 17 October 2007 19:58

Tüm duvarlara rağmen.....
Tüm duvarlara rağmen…..

Akşamsefasının vakti çoktan geçti. Bir sonbahar akşamına puslu bir ikindi zamanı kaldı… Ağaçlar eski zamanlardan kalma anılarını döküyor üzgünce… Koyu bulutlardan yere düşmeye hazırlanan yağmur damlalarının kokusunu duyuyorum… Farkına bile varmadan bir nefes hızında ezgiler dökülüyor dudaklarımdan. Yalnızca biraz… Biraz üşüyorum.

Çarşının başından sonuna tenhalığı nedense ilk defa içime dokunuyor bugün. İçim… İçim acıyor her nefesimde. Bulutlardan bana bakan damlalara inat parka oturuyorum. Çoğunu tanıyorum. Gözlerinden doğanlara çok benzeyenleri de. Birazdan inmeye başlarlar bulutlardan. Kokuları korkularımı bastırıyorken… Birazdan.
Bugünlerde gecelerin daha uzun olduğunu öğrendim. Bitmek bilmiyor artık karanlık. Bir de boş odalara daha çok üşündüğünü. Her şeyim aynıydı aslında. Sana anlatacaklarımı biriktiriyorum sadece içimde… Düz ve eğik ama hep sevdalı harflerle… Yazmakla bitiremediğim sessizliklerimi döküyordum kelimelere… Sensizken işte…

Gecenin sabaha yakın olan kısmı

plakton | 18 September 2007 08:57

Hava kurşun gibi ağır…
Yağmur arsız…
Anılar ıslak, anılar yorgun…
Caddeler ıslak dışarıda.

Umutlar bekler meçhul bir faniyi. Kıyıda köşede gizlenen, yaşarken yaşamını sessizce içinden, Keşkeleri bitmiş, sankileri ile yaşayan bir faniyi…

Hoyratça harcanmış bir zaman var hayatımda. Yaşama ait ne varsa içimde, sırtımda taşıyorum geceleri. Pejmürde, yırtık pırtık ruhumla.

Çığlıklar dolarken bu kentin sokaklarına, duyan oldu mu fani sesimi acaba? Yoksa söylenecek söz kalmamış mıydı? … İçimden mi kuruyordum cümlelerimi artık?