bildirgec.org

feminist yaklaşımlar hakkında tüm yazılar

kadınların taktıkları maskeler

viarectaa | 26 August 2008 11:59

kadınların takındıkları maskeleri hiç merak ettiniz mi? işte onlardan bir kaçı:

  1. 1-sosyete kızı suzan:kadınların kendilerini pahalıya satmak için kullandıkları maskedir.Konformist, lüks düşkünü erkek parasıyla hayat kalitesini arttırmayı amaçlar.2-hacı kızı hatice:ben senin bildiğin kadınlardan , kızlardan değilim modeli .Her türlü haltı yer senden başka erkek tanımadım kötü olup ta iyi görünmekte ustadırlar.3-özgür kız zehra: bu modelde ise ayaklarının üstünde durmak ,kendin olmak , günü yaşamak gibi terimlerle meşgüldür.20 yaşında serseri erkekleri 30 yaşında da kariyeri olan erkekleri tercih eder.4- mahallenin kızı aile kızı fadime:saf ve salak pozlar oynarak erkeklri kendine koruma yapmakta ustadırlar. 5-feminist mahmure:kadınlık görevleri reddedip evdeyken erkek kadın eşittir deyip erkeklere cafe, pastane hesaplarını ödetmekte ustadırlar.6- yuva yapan dişi kuş hacer:iyi bir evlilik yapıp güya eşini mutlu etme düşüncesi vardır . eşine sık sık ev eşyası aldırmakta üstüne yoktur.7-sosyete kızı suzan gel kollarıma uzan:erkeklere gösterir ama vermez, mini etek giyip eteğini çekiştirir ve şu erkeklerde çok sapaık bir rahat olmıyoruz diye hayıflanır.8-erkek fatma:kadınlardan çok erkekleri örnek alaırlar boks , maç savunma sporları en büyük tutkularıdır.

FEMİNİZM

doxa | 20 May 2008 10:01

Feminizm kavramını ilk kullanan kişi, Alexander Dumas’dır. Dumas bu kavramı, kadın haklarını savunan bir akım için kullanmıştır. Kavramın bu anlamı, zaman içinde yüklenmiş anlamların yanında basit kalmıştır. Tarihsel süreç içinde feminizm birçok boyut değiştirdi. Dolayısıyla da birçok anlama sahip olmuş ve çok farklı tanımlamalarla da anlatılmaya çalışılmıştır. Süheyla Kırca Schroeder’e göre yalnızca feminizm değil, ‘kadın hareketi’, ‘ataerkil yapı’, ‘post feminizm’ gibi kavramlar da birçok anlamı olan, sabit olmayan kavramlardır. Bu kavramların sabit bir yapısının olmaması, tarihsel süreç içinde farklı akımlarla, farklı bakış açılarıyla ve farklı biçimlerde şekillenmiş olmasından kaynaklanır. Buradaki farklılık, kavramın çok farklı ya da zıt anlamlar içerdiği manasında değildir. Genel olarak aynı çerçeve çizilse de, farklı bakış açıları farklı yorumlamaları getirir. Birçok tanımlamaya rağmen konuyu ele alış biçimime uygun ve de çeşitli akımların dışında bir tanımlama olduğunu düşündüğüm için, burada Necla Arat’ın tanımını uygun gördüm. Feminizm’in ABC’si adlı kitabında Arat feminizmi şöyle tanımlamaktadır: “ Feminizm, geleneksel siyasal ideolojinin cinsiyetçi-ayrımcı, kadını ikincil konumda gören, kamusal yaşamdan dışlayan ve bunu büyük bir kadınlar çoğunluğuna da içselleştirerek kabul ettiren tutumuna karşı çıkan, 20. yüzyılın en önemli ve en etkin siyasal ideolojilerinden biridir. Yani feminizm, öne sürülmeye çalışıldığı gibi, “boş bir slogan” olmayıp kadınların konumlarını değiştirmeyi isteyen bir toplumsal akımdır.”

duygu asena’yı çok özlüyorum.

kahramancayirli | 18 September 2007 18:20

çok özlüyorum Duygu Asena’yı…

bir yılın üzerinde vakit geçti, onu kaybedişimizin üstünden..bu zaman zarfında ne yapıldı diye baktım..doğan kitap’ın duygu asena’nın anısına başlattığı edebiyat-ilk roman yarışması..birkaç yazı belki.o kadar sadece…

eksikliğini hissetmiyor musunuz?

ben çok hissediyorum, çok da özlüyorum, keşke gitmeseydi hiç. neyse ki avunabilmemiz için kitapları var..kadının adı yok, aynada aşk vardı, paramparça…

duygu asena’yı çok özlüyorum.