bildirgec.org

evcilik hakkında tüm yazılar

Bu ne zavallılık kızlar !

pillibebekkuyuda | 16 September 2011 11:25

Bu fotoğraflar çok eskidi artık..

Bana ne bana ne beni al, Onu alma.

Kadın erkeğe son derece açık cümleler kuruyor, direk gözlerinin içine bakıyordu.

-Benim kadar gencini, güzelini, tahsilli ve başarılısını bulursan eğer, hemen evlen.

Kendine güven içindeki zavallılığa inanamamıştım bir müddet. Neydi bu güvenli bünyedeki eksik kalmış önemli yüz?

Erkek mevkii sahibi, maddi durumu iyi, idare edecek derecede yakışıklıydı..

evcilik oyunu

nazokiraze | 29 July 2010 11:25

An itibarı ile Seren Serengil hanımefendinin ilk eşi olan Ozan (soyadı neydi ) ile birlikte yarışmaya katılan Nilay kızımızın tartışmalarının ardından, Ozan’ın kendisini masada bırakarak giden eşi (öyle diyelim öyle olsun belki dua hükmüne geçer de gerçekten evlenirler, her gün birbirleriyle kudursunlar) sonrasında kuzenini veya yeğenini çağırarak ona ‘bilirsin özelimi paylaşmayı sevmem, onun için seni çağırdım’ demesine şahit oldum. Demek herkesin yattığını falan farz ederek özelini kameralar önünde sadece yeğeni ile paylaştı ama beni hesaba katmamış işte, ben şahit oldum özeline .

EVCİLİK OYUNU ??

clique X | 24 May 2010 17:41

EVCİLİK OYUNU MU? YOK ARTIK DAHA NELER!!

Rwenzori daglarindaki sisli ormanlarda yaşayan dağ gorillerinin sosyal yaşamı veya 21. yy.da kriminal biyoloji ve adli tıp çalışmalarının geldiği nokta gibi hususların Türk insanının ilgisini çok da çekmediğini biliyoruz. Daha çok kimin şeyi kimin şeyinde tadında programlar ve diziler ilgi görüyor. Yapımcılar da sürekli halkın bu zayıf karnına çalışarak para arttırmanın yollarını deniyor.

Geçen gece kanalları gezerken denk geldiğim bir program bana gerçekten bu işin sınırlarında dolaştığımızı gösterdi. Programın adı Evcilik Oyunu. Görebildiğim kadarıyla 4 çift evcilik oynamaya çalışıyor. Ayrıca yeteneğine saygı duyduğum Yıldız Asyalı’yı da kemanını bırakmış olarak böyle bir oluşumun içinde görünce şaşırdım. Yarışma formatı da bi garip. Adı Evcilik Oyunu ama kızlar koskoca yatakta yatarken, adamlar kanapede yatıyor. Küçük yaşlarda kızlarla evcilik oynayarak erkek arkadaşlar tarafından madara olmayı göze aldığımız o günlerde tek tesellimiz onlara sarılarak uyuyor taklidi yapmamızdı. Hatta çiftlerden biri evcilik oyununu yanlış anlamış olacak ki, erkek evde, hatun dışarıda çalışıyor. Bu oyunu küçükken oynadıysan kızın elindeki pembe renk bir tepsiden plastik fincanlarda çay/kahve namına çok su içmişsindir, bari bunu hatırla. Yok o da yok. Diyaloglar saçma/gereksiz, sürükleyiciliği sağlayacak unsurlar mevcut değil, zorla mı çektiriyorlar yarışmayı tüm ekibe anlamadım. Sanki yönetmenin iç sesi şöyle diyor.

Oyun

absynthe | 05 October 2009 14:36

Bengisu: Hadi evcilik oynayalım. Sen benim kocammışsın. Sabah kalkıcaz, kahvaltı yapıcaz. Ben seni öpücem. Sonra işe gideceksin sen. Ben de evi toparlıycam. Sonra komşu gelicek, onla oturucaz, kocalarımızın dedikodusunu yapıcaz. Komşu gidicek, ben yemek yapıcam. Sonra akşam olucak, sen geliceksin. Yemeğimizi yicez, televizyon seyredicez. Sen uyuyakalcan televizyon başında. Ben seni zorla kaldırıp yatağına götürcem. Tamam mı?
Berkcan:Hayır, bak şimdi. Sen benim karımmışsın. Sabah kalkıcaz, kahvaltı yapıcaz. Ben seni öpücem, çocuğu yuvaya bırakıcam; sonra da ikimiz de işe gidicez. Çok yorulcaz işteyken. Akşam eve gelcez. Buzdolabından donmuş yemeği çıkarcaz, ısıtıp yiycez. Sonra kavga etçez. Ama sonra birbirimizi affetçez. Sonra da uyucaz. Tamam mı?
Bengisu: Tamam o za-
Ayfer: Bengiii, bitirin oyununuzu artık kızım. Berk’in annesi birazdan işten çıkar, ellerinizi yıkayın oyuncaklarınızı toplayın bakayım. (Kapı çalar) Ah bak işte geldi görüyo musun! Çabuk çabuk o oyuncaklar toplanıyoo! (Kapıyı açar) Ay hoş geldin şekerim, gel beş dakka otur çene çalardık..
Selma: Kusura bakma canım, baya yorgunum da çok yoğundu bugün şirkette. Zaten Berk’i de bütün gün size bıraktım aklım kaldı bi yaramazlık yapmıştır diye.
Ayfer: Olur mu hiç, kardeş kardeş oynadılar Bengi’yle-
Selma: Valla çok yaramazlık yapmıştır o, dedim ne güzel yuvaya git ama tutturdu her gün gidiyorum zaten, bugün Bengi’yle oynucakmış.
Ayfer: Her gün gelsin, bizim kıza da arkadaş oldu ne güzel.
Berkcan: (Koşarak gelir, kafasını yukarı kaldırır) Anne.
Selma: Heh gel bakalım gidiyoruz Berkcan.
Berkcan: Anne azcık daaaa lüüttfenn…
Selma: Hayır hadi al oyuncaklarını gidiyoruz.
Ayfer: Yarın yine gel Berkcan olur mu?
Berkcan:Anne?
Selma: Olmaz Ayfer teyzesi, yuvasına gitsin artık, başka zaman yine geliriz.
Ayfer: İyi o zaman bekliyorum ama.
Bengisu: (Koşarak gelir) Selma teyze biraz daaa dursaydınıııızz.
Selma: Bugünlük yeter Bengicim. Ben yine getircem Berk’i başka bi gün.
Bengisu: Amaa… (Gözler yaşlı)
Ayfer: Neyse o zaman böyle de kapıönünde olmadı ama, başka sefere o zaman Selmacım.
Selma:Tabii tabii şekerim, görüşürüz en yakın zamanda.
Bengi Berk’i öper. Kapı kapanır.