bildirgec.org

Hayat gitgide daha kolaylaşıyor. Bundan herhalde 30 sene önce şarj edilebilen piller piyasaya yeni çıkmışken, şimdi USB kablosu vasıtasıyla bilgisayardan şarj edilebilecek piller geliyor.

2010 Bronz Fikir Ödülü sahibi bu tasarım, sahibine hem eğlenceyi hem de hızı beraberinde getiriyor..

Hızlı, çevik ve eğlenceli…!

Yüksek kaliteli malzemeler ile tasarlanan SkateCycle’ın tekerlekleri, hem hız hem de kavrama sağlayan bir karışımdan imal edilmiş. Çerçevesi ise alüminyumdan yapılmış…
Yazının devamında, ilgili siteyi ve diğer fotoğraflar ile birlikte, açıklamaları da bulablirsiniz..

Tatilimin tam ortasından selamlar!

Elimde netbook’um ve sahilde bir kafede oturmuş sitemizde sizden gelen “Dön artık!!!” mesajlarına (Doğru), hayran mektuplarına (Yalan) ve “Dönmezsen intihar ederim!!!” tehtidlerinize (Büyük yalan!) dayanamayıp yeni bir yazı yazmak için usb’ye yeni mouse’umu bağladım. Daha doğrusu bağlamaya çalışmam sonucu ürünün netbook’umun usb yapısına ters bir şekilde dizayn edilmiş olduğunu fark ettim. Ne yazık ki yeni mouse’umun “receiver”ının bağlantı butonu yere doğru bakıyordu…

Yukarı ya da aşşağı… Artık bir önemi yok!

Bu sayede yeni yazımın konusu kendiliğinden ortaya çıktı. Usb’lerin bağlantı şekillerinin neden tek taraflı olduğunu araştırıp biraz elektronik bilgimle bir devre hazırlamayı düşünürken bu güzel ürüne rastladım.

Ürünümüzün ismi Flipper ilk başta akıllara bir dönem TRT televizyonlarında kendini izlettiren harika yunus Flipper‘ı çağrıştırsa da ambleminde kullanılan yunus dışında onunda hiçbir ilgisi yok. İsmini ingilizceden “takla atan” olarak çevirebileceğimiz ürünün aslında yapmış olduğuda usblerinize takla attırabilmek. Yani ismini hak eden bir ürünle karşı karşıyayız.

Bilin bakalım kim bu geek?

Amerika’da en çok kazananların hemen hemen hepsi bir dönem ciddi “geek” diye tabir edilenler. Bill Gates buna çok güzel bir örnek. Hal böyleyken geek’lerin piyasayı ele geçirdiğini gören cin fikirliler onların üzerinden sanal dünyada da kazanmaya devam ediyorlar. Hatta geek’ler için ürünler satan bir sitede “stuff you’ll never use but you desperately want it” sloganı vardı. “Bu ürünleri hiç kullanmayacaksın ama deli gibi isteyeceksin” olarak çevirilebilen bu sloganı okuduğumda bir geek olduğumu anladım… (bkz yazı sonu notu)

Çok orijinal

Çok genç değilseniz Moped deyince aklınızda güzel anılar canlanır. Diğerleri içinse Moped yeni bir bayan hijyenik bağı markası ya da konsol kontrol cihazı olarak algılanacaktır. Tabii ki de o dönemleri yaşayamamış ya da motorlarla ilgili olmayan birinden bunu hatırlamasını ya da bilmesini beklemek yanlış olacaktır ama birileri bu riski göze almış durumda…

Birbirinden bağımsız dizaynlar…

Aslında motorlarla çok ilgili olmasanız da hatta Moped nedir bilmeseniz dahi değişik tasarımları beğeniyor ya da radikal bir ev~ofis yapısına sahipseniz bu ürünü beğenmemeniz için hiçbir sebep yok. Gerek ortama katacağı retro yapısı gerekse evinize gelen orta yaş üstü insanlar ile aranızda muhabbet başlatıcı özelliği ile iki kuşu bir taşla vurabilmekte.

Herhalde insanlığın en çok kullandığı ama teknolojik olarak en az gelişen sektörü giyim sektörüdür. Bilinen ilk insanlardan beri bir şeyleri giyiniyoruz. Hatta bunu saplantı yapıp moda haline getiriyoruz ama genellemek gerekirse birkaç parça bezi evirip çevirip değişik şekillerde yıllar sonra tekrar moda yapıyoruz..

Birileri de benim gibi düşünüyor olmalı ki her gün üstümüzde taşıdığımız bu bezlerden daha çok verim istemiş ve daha yararlı hale getirmişler. Ürettikleri icada Detectair diyorlar. Bu kıyafet bulunduğunuz ortamlardaki hava kirliliğini ölçerek sizi görsel ve titreşimsel olarak uyaran bir yapıya sahip. Bu durumda hangi ortamda en az zaman geçirmeniz gerektiğini biliyorsunuz. Eğer kaçabilecek gibi değilseniz dizayndaki poşu benzeri zımbırtıyı burnunuzun üstüne çekerek az bir koruma sağlayabiliyormuşsunuz.

Fazla uzatmadan konuya girmek istiyorum, zira anlatacak çok bir şeyi olmayan ama çok yararlı bir yenilikle karşılaştım. Conor Klein adlı şahsın tasarladığı bu zamazingo elektrikte kalan ve bu yüzden küresel ısınmaya ciddi katkıları olan cep telefonlarının etkilerini yok etmek için tasarlanmış. Cihaz şarja koyduğunuz aletin şarjı dolduğunda kendi kendine kablosunu sökerek tasarruf sağlıyor. Siz çevreci takımından değilsenizse bile telefonunuzun pilini korumak ve fazladan elektrik ödenmesini engellemek için bu zamazingoyu alabilirsiniz.

Zamazingolarınız artık gerçekten taşınabilir!

Artan teknolojik ürünler hayatımızı kolaylaştırırken bir yandan da bizi “bağımlı” haline getirdiler. Onları yanımızdan ayıramaz olduk. Haliyle kolaylık yanında zorluğu getirdi. Eskiden kullanılan “ceketimi alır giderim” lafı artık “ceketimi, telefonumu, laptopumu, fotoğraf makinemi vb. alır giderim” denilebilecek düzeye geldi. Ki bu kadar taşınabilir zamazingoyla kişi zaten bir yere gidilemeyeceğinden lafın tehdit unsuru da ortadan kalkmış oldu.

Birileri bu durumu sezmiş olacak ki oldukça kullanışlı bir organizer geliştirmişler. İçine; laptop, ipod, telefon, kamera, şarj aleti, güç ve ara kabloları, mouse, diskler, ve gps cihazını düzenli ve güvenli bir şekilde alabilen bir çanta geliştirmişler.

QisDesign tarafından tasarlanan Crystal Light masa lambası, 2009 red-dot ödüllerinden birini aldı. Lamba metalik efekt verilen polikarbonattan yapılmış, 16 modüler birimden oluşuyor. 73 milimetrelik her birim kristal benzeri polihedral yapıda ve birbirlerine mıknatıslı bağlantı noktaları aracılığıyla bağlanıyor (lambadaki birimler eklenip çıkartılabiliyor). Işık, ünitelerin içinde bulunan, renk değiştirme özelliği olan RGB LED‘lerle sağlanmakta. Uzaktan kumandası ile ışığın rengi, istenilen herhangi bir renk tonuna ayarlanabiliyor. Kumandada ön tanımlı renk efektlerine ulaşmayı sağlayan bir “mode” tuşu bulunuyor. Işığın şiddetini de uzaktan kumandadan ayarlamak mümkün. Lamba istendiğinde sese göre de tepki verebiliyor. Lamba çalışmadığı zaman gümüş renkli metalik bir görünüme bürünmekte. Toplamda 1.1kg ağırlığında 16 birimden oluşan Crystal Light, sadece 15W elektrik tüketiyor.

[red-dot] [qisdesign] [benq] [qisda] [video ı] [video ıı]

Güney Kore doğumlu Jeong kyun Nam yaşlıların ev telefonlarını kolayca kullanabilmeleri için “t phone” isimli bir telefon konsepti tasarladı. t phone’de arama yapmak son derece kolay. Aramak istenilen kişinin isminin ya da fotoğrafının bulunduğu rozet telefon üzerindeki uygun bölüme yaklaştırılıyor. Telefon rozetteki RFID etiketini okuyor ve etikete kaydedilen verilere göre aramayı otomatik olarak gerçekleştiriyor. Bu rozetler önceden üzerlerine isim yazılarak veya fotoğraf yapıştırılarak kişiye/numaraya özel olacak biçimde telefona tanımlanıyor. Rozetler telefonun gövdesi içinde bulunan bir gözde saklanabilmekte. Yaşlılar kadar çocuklarında bu rozetleri kullanarak kolayca arama yapmayı öğrenmeleri mümkün (ambulans, itfaiye, polis çağırılması gereken durumlarda işe yarayabilir).

[yankodesign] [phonesreview]