bildirgec.org

başkaları hakkında tüm yazılar

KİMSE OLMADIĞINDA

mavilikler | 11 January 2011 09:04

Bir masada karşıkarşıya oturmuş sohbet ederken seninle, çay fincanlarımızdan dumanlar tüterken…

Tüm dünya ikiye ayrılır: Masamız ve gerisi diye…

Yalnız ikimizin olmasından daha güzeldir aslında çevremizde birilerinin bulunması. Onların varlığı bir ayna olur, bizi daha çok vurgular birbirimize… Onlardan herhangi biri olmadığımızı duyumsarız.

Çünkü böyledir insan doğası… Aynalara ihtiyaç duyar. Benzerler arasında farklılığımızı yansıtan bu aynalarda kendimize ve birbirimize baktıkça daha bir güzelleşir gördüğümüz.

SESLER SUSSA

mavilikler | 21 April 2010 13:38

İç seslerimiz sustu artık. Yerlerini cep telefonlarından yükselen melodiler aldı. Durmadan birileriyle konuşurken, duymaz olduk çoktandır içimizi… Hatta varlığını bile unuttuk.

Sadece başkalarıyla biraradayken… onlardan yansıyan şeylerde bulur olduk ‘ben’ denilen o şeyi. Yalnız kaldığımızda hemen saklanıveriyordu bizden… Güneşini kaybetmiş bir gölge gibi birden yok oluyordu.

Çünkü cep telefonlarımız susmuyordu hiç!.. Bizi kendimizle yalnız bırakmıyordu. Oysa O’nu tanımak için… susturmalıydık sesleri. Zaten hep birileriyle birlikte değil miydik gün boyu?! Hep başkalarıyla var olmuyor muyduk? Onların yüzlerindeki bir ifade ya da seslerindeki bir anlam, bizden bir parça olmuyor muydu onlardan bize yansıyan? Kendimizi herkeste buluyorduk da bir tek kendimizde bulamıyorduk.

KOPARILMAYI BEKLEYEN EN İÇTEKİ LAHANA YAPRAĞI

il mare | 27 July 2009 15:26

Birşeylerin merkezinde,içinde olmak kadar bEni harekete geçirtip algılarımı açacak bir şey yoktur,diye bildim keNdimi bunca sene.Çoğu zaman ve durumda ortaya çocukça birşeyler çıkartsa da bu konuda kendimi çok değiştirmeye yönelmeyişim,halimdeki memnuniyeti yansıtır aslında;ama bilmem bu böyle devam da eder mi?

Zaman zaman etmemesini nasıl istiyorum,anlatamam.Yani bu durumun artık dışarıdan Bencillik olArak algılandığı yerde müthiŞ bir rahatsızlıK her yerimi,tüm ilişkilerimi kemiriyor Adeta…Yani artık içinde benim oLmadığım Ama yakından uzaktan beni ilgilendiRen bir yolculuğun başlangIç ve bitiş saatlerini,kendi yolculuğummuş gibi duyup önemsemek istiyorum ve aklımda tutmak,sorulduğunda cevap vermek…Ya da birilerinin kurup anlattığı planların nadir de olsa şöyle içine dalıp saatlerce çıkmamak,bir süre tamamen başkası olmak istiyorum,tamamen onun koşullarına bürünüp onun bakış açılarını ödünç almak ve bu uyarlanmışlık sonrasında bahsedilen,planlanan her ne varsa tam da önüme koyup bir bir incelemek…Ya da ne bileyim,en azından bu durumun farkında biri olarak,kendimi biraz zorlayıp hiç olmazsa konuşulduğu andaki konsantrasyonumu toparlayabilip,bir kere olsun eksik kalıp yanlış duyduğum ya da hiç duymadığım cümlelere birdaha kaçış izni tanımamak,bir sohbeti tastamam algılamak ve sonrasında gene aynı şekilde hatırlamak,hatırlayabilmek.Önemli noktaların altını,içimde biryerlerdeki,boyası hiç bitmeyeceğine inandığım o fosforlu renklerle çizmek…

KANGURU

hipangel | 15 December 2006 00:01

Ben bir kanguruyum.Tıpkı diğer kangurular gibi ben de fiziksel olarak geriye zıplayamam, yaradılışım bu benim, hep önüme bakmak zorundayım. Önümde de kocaman bir cebim var, dolu; ama siz içindekileri ben göstermeden göremezsiniz; çünkü onlar benim düşüncelerim. İsterseniz bir kısmını size gösterebilirim:

Düşünüyorum da ben çok bencil bir kanguruyum; kendimi düşünmeyip başkalarını düşündüğüm için. Bunun neresi bencillik demeyin; çünkü beni düşünen kangurular da var, tıpkı benim başkalarını düşündüğüm gibi. O zaman ben kendimle ilgilenip her şeyi yoluna sokarsam hem ben mutlu olurum, hem beni düşünenler, hem de benim düşündüklerim- bendeki değişimi görüp ‘isterlerse’ onlar da değişirler.