bildirgec.org

altın portakal hakkında tüm yazılar

şiir notları 1

kahramancayirli | 17 October 2008 17:02

aslında önce 2008 yılının en iyi şiir kitabı hakkında bir yazı yazmayı düşündüm. sonra caydım. zira şairlerin kendileri bile doğru dürüst şiir kitabı alıp okumazken, böyle bir araştırma / soruşturmaya kalkışmak abesle iştigal olacaktı.

bu yüzden en son aldığınız şiir kitabını ve en çok sevdiğiniz, başucunuza koyduğunuz, arada bir, dönüp dönüp okuduğunuz bir şiir kitabı varsa eğer, onu öğrenmek isterim.

tabii hala bir yerlerde şiir kitapları alıp okuyanlar kaldıysa..

turgut uyar
turgut uyar

turgut uyar’ın seçilmiş şiirlerinden oluşan “göğe bakma durağı”, aldığım son şiir kitabı. 2. yeni akımının üç büyük şairinden biri sayılan turgut uyar’ın şiirleriyle hala tanışmayanlar kaldıysa iyi bir fırsat olabilir.

Türk Sineması’nın son yıldızı

kahramancayirli | 14 October 2008 16:21

Ajda Pekkan’ı neden bu kadar sevdiğimi açıklayamam bir türlü. Aynı durum Hülya Avşar için de geçerli…

Özünde, en temelinde, nihayetinde sinema oyuncusudur Hülya Avşar. Denir ya sel gider kum kalır: Diziler, şarkılar, dergiler, bir tiyatro oyunu, tenis maçları, magazin programlarını silkeleyin, geride pırıl pırıl bir sinema oyunculuğu belirir. Avşar’ın gerçekte bir sinema oyuncusu olduğunu bize yeriden anımsattıkları için Altın Portakal Film Festivali’ne teşekkür borçluyuz…

10 Ekim 1963, Edremit doğumlu, güzel yıldız. Annesi Giritli, babası Ardahanlı. Orta halli bir ailenin üç kız çocuğunun en büyüğü. İlkokulu Edremit, Ayvalık ve Havran’da tamamlar. Ortaokul ve liseyi ise Ankara Cumhuriyet Lisesi’nde okur. Liseyi bitirir bitirmez Mehmet Tecirli adlı bir mühendisle evlenir. Bir yıl bile sürmez evliliği.Boşanır boşanmaz İstanbul’a gelir, Bulvar Gazetesi Kainat Güzellik Yarışması’na katılır. Duymuşsunuzdur, yarışmada birinci seçilir fakat daha önce evlenip boşandığı için geri alınır tacı.

Yarışmanın peşinden reklam ve film teklifleri alır. Sonra neler olduğunu yirmibeş yıldır hep birlikte izliyoruz zaten. Filmleri, aşkları derken her hareketi haber değeri taşımaya başlar sonunda.

Yirmibeşinci sanat yılı

Adrien Brody, Avrasya Film Festivali’nde!

queennothing | 13 October 2008 13:08

Antalya Kültür ve Sanat Vakfı (AKSAV) ve Türkiye Sinema ve Audiovisüel Kültür Vakfı (TÜRSAK)’ın ana sponsorluğunu yaptığı Uluslararası Avrasya Film Festivali, 45. Antalya Altın Portakal Film Festivali’yle eşzamanlı düzenleniyor.

Altın Portakal Film Festivali’nin dünyaya açılan yüzü” olarak nitelendirilen Avrasya Film Festivali, bu yıl 4. yaşını kutluyor. 10 – 19 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek olan festival, İtalya’da yaşayan başarılı Türk yönetmen Ferzan Özpetek’in Melania Gaia Mazzucco’nun romanından uyarladığı son filmi “Mükemmel Bir gün” ile açılışını yapacak. ‘Altın Belgesel Kuşağı’ adı altında yapılacak olan belgesel gösteriminde de ünlü pop yıldızı Madonna’nın AIDS yüzünden kimsesiz kalmış Malawili çocukların yaşamlarını keşfe çıktığı “I am Because We Are” adlı belgesel gösterilecek.

45. Antalya “Altın Portakal Film Festivali”

queennothing | 12 October 2008 11:32

İlk defa 1964 yılında Antalya’da gerçekleşen “Türkiye’nin Oscar Töreni” olarak nitelendirilen Altın Portakal Film Festivali, bu yıl 45. yaşını kutluyor. Türk sinemasının gelişmesi ve uluslar arası bir mevkiye sahip olması için maddi, manevi destek vermeyi amaç edinen projenin temeli 1950 yılının ortalarına; Aspendos Tiyatrosu’nda düzenlenen konser ve tiyatro gösterimlerine dayanıyor. 1960 yılına kadar her sene düzenlenen etkinlikler, Antalya Belediyesi’ne bağlı görev yapan Dr. Avni Tolunay’ın ‘Belediye Başkanı’ olmasıyla resmileşir ve “Antalya Altın Portakal Film Festivali” adını alır. Adının “Film Festivali” olmasının sebebi, Tolunay’ın sinemaya olan düşkünlüğü ve festivalin ana temasının sinema üzerine kurulu olmasıdır.

okuma notları-9

kahramancayirli | 29 July 2008 13:28

elif şafak’ın mahrem’i upuzun, ikiyüz küsur sayfalık bir şiir adeta. öyle akıcı, kafiyeli ve güzel. yazarın birçok okuru da mahrem’in şafak’ın en iyi kitabı olduğu konusunda hemfikir. konu, anlatım, dil tümü çok iyi. 28 yaşında böyle iyi bir kitabı kaleme alması, elif şafak’ın önümüzdeki yıllarda yazacakları hususunda heyecanlandırıyor beni. şimdilik şehrin aynaları’nı atlayıp elif şafak romanları okumaya devam etmem gerek.
furuğ’un şiirleri (yeryüzü ayetleri) çok güzel. kadın duyarlılığı içeren kırılgan, iyi, keyifli şiirler. içinde bulunduğu coğrafyayı, yaşadığı sosyo ekonomik koşulları göz önünde tutarak okumalı, şiirlerini.
yücel kayıran’ın çalgın’ı ise, altın portakal ödüllü şairin daha önce dergilerde yayımlanan şiirlerini bir araya getiriyor. çok derin ve felsefi şiirler, bunlar.. tekrar tekrar okumakta fayda var.
arada bir de öykü kitabı okuyabildim. usta öykücü tomris uyar’ın ilk öykü kitabı ipek ile bakır, yazarın 1965-1970 yılları arasında yazıp yine dergilerde yayımladığı kısa öykülerden oluşuyor. türk öykücülüğü denince ilk akla gelen isimlerden biridir tomris uyar, bu kısa öyküler bile uyar’ın bu payeyi ne kadar hak ettiğini kanıtlıyor. sıcak ve samimiler ayrıca.
orhan kahyaoğlu aynı zamanda müzik eleştirmeni. radikal kitapta şiir kitabı eleştirileri de yayımlıyor düzenli olarak. rahimdeki ot, yazarın dosya bütünlüğündeki son şiirlerini bir araya getiriyor. anlattığı hikaye, etkili ve güzel. bitirdiğinizde kitabı, aklınızda kalacak tat muhtemelen sizin de hoşunuza gidecek. ancak kahyaoğlu’nun şiirlerinin zor olduğunun altını çizmekte fayda var yine de.

Uçurtmayı Vurmasınlar (1989)

heavybear | 16 June 2008 16:07

Daha küçücük bir çocukken tanışmıştı parmaklıklar ardında yaşamayla. Ne çayırlıkları biliyor ne de gökyüzünü iyice görebiliyordu. Annesinin işlediği suçtan mecburen Küçük Barış da mahkum olmuştu. Daha ne olduğunu anlamadan, çocukluğunu yaşayamadan kapalı kapılar arkasına hapsedilmişti. Diğer tüm mahkumlarla konuşsa da İnci Ablası onun en yakın arkadaşıydı. Bilmediği, öğrenmek istediği her şeyi ona sorar öğrenirdi. Birlikte yere çizdikleri uçurtmaları gökyüzünde uçururlardı. Kimi zaman da hayal ettikleri bu uçurtmalar onları özgürlüklerine kavuştururdu. Zaten en nihayetinde Küçük Barış’ın İnci Ablası bir gün özgürlüğüne kavuştuğunda uçurtmasıyla tekrar onu hatırlamaya gelecektir. Hem özgürlüğün hem de umudun sembolü olarak..

Orhan Aksoy gitti

kahramancayirli | 23 January 2008 11:16

‘Vurun Kahpeye’, ‘Kezban’, ‘Hayat Bayram Olsa’, ‘Ah Nerede’, ‘Aile Şerefi’,
‘Tatlı Nigâr’, ‘İsyan’, ‘Altın Şehir’ filmlerini sevmeyeniniz var mıdır? İşte bu keyifli aşk filmlerinin yönetmeni Orhan Aksoy, 78 yaşında hayatını kaybetti. Aksoy’un doksandan fazla filmi vardı..

Altın Portakal Ödülleri Sahiplerini Buldu

byhnvc | 30 October 2007 14:41

En İyi Film: Yumurta
Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü: Yaşamın Kıyısında
Behlül Dal Digitürk Genç Yetenek Jüri Özel Ödülü: Saadet Işıl Aksoy (Yumurta)
En İyi Yönetmen: Fatih Akın (Yaşamın Kıyısında)
En İyi Senaryo: Semih Kaptanoğlu-Orçun Köksal (Yumurta)
En İyi Müzik: Zülfü Livaneli (Mutluluk)
En İyi Kadın Oyuncu: Özgü Namal (Mutluluk)
En İyi Erkek Oyuncu: Murat Han (Mutluluk)
En İyi Sanat Yönetmeni: Naz Erayda (Yumurta)
En İyi Görüntü Yönetmeni: Özgür Eken (Yumurta)
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Nursel Köse (Yaşamın Kıyısında)
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Tuncel Kurtiz (Yaşamın Kıyısında)
En İyi Kurgu: Andrew Bird (Yaşamın Kıyısında)
En İyi Laboratuvar: Şafak Stüdyo (Sis ve Gece)
En İyi Saç ve Makyaj: Songül İbrahim-Fatma Kardeş (Mutluluk)
En İyi Kostüm: Naz Erayda (Yumurta)
En İyi Ses Tasarımı-Miksaj: Orçun Korluca (Mutluluk)
En İyi Özel Efekt: Ödüle değer çalışma yok

Altın Portakal ile alakalı detaylı bilgi ve resimler için sitesini gezebilirsiniz .

türk sinemasının çıkardığı son yıldız: Müjde Ar

kahramancayirli | 29 October 2007 16:06

türk sinemasının çıkardığı son star kim?

artık eskisi gibi uzun nefesli, uzun vadeli yıldızlardan söz etmek, güç.

türk sineması en son sizce kimi yıldız olarak karşımıza çıkardı?

benim cevabım hazır: Müjde Ar.

keşke “haydi gel bizimle ol”u Pınar Kür ile birlikte ikisi sunsalar sadece. hatta tek başına müjde ar sunsa programı…