bildirgec.org

aldatmaca hakkında tüm yazılar

Düşmanı Yanıltmak

zabun | 30 July 2008 01:39

Savaşlar her zaman akıllıca davranmayı gerektirir. İyi organize olmuş savunma ya da saldırı planı, hızlı ve gizli haberleşebilme, kıvrak manevra kabiliyeti gibi maharetlerin yanında savaşta kazanmak için düşmanı yanıltmakta çok geçerli bir yöntemdir. Barış sürecinde bile, sürekli potansiyel düşmanın savaş gücü, çeşitli istihbarat yollarıyla tespit edilmeye çalışılır. Düşmanı yanıltmak için bugüne kadar uygulanan en ilginç yöntemlerden biri, askeri binaların, araçların ve personelin birebir şişirilebilir kopyalarını yapmak olsa gerek. Bu yöntemle sahip olduğunuz gerçek askeri kuvvetin yerine, sahtelerini koyabilir ve gerçeklerini özellikle hava saldırılarına karşı koruyabilirsiniz. Askeri üsslerinizin kuvetli olmadığı bölgelerde, yalancı güç gösterileri yapabilirsiniz. Tatbikatlarda hedef olarak kullanabilirsiniz. Bahçemde F16 istiyorum diyen varsa buradan sipariş verebilir 🙂

Beynin gizemi

makaleci | 30 June 2008 09:23

Hep sevmediğim bir şarkı bulur dilim, kim bilir kaç gün kendimi bu dilimden düşüremediğim gıcık şarkıyı söylerken yakalarım…

Artık küfrüm o şarkıya olmaktan çok kendimedir, ”kızım söylemesene şunu!”…

Ama New york Times‘ da yayınlanan habere göre ; bu olayın sebebi beyinle ilgili bir fenomen…

Haberin çarpıcı detayı burada (TÜRKÇE)…

Tütün aldatmacası!

cavo | 27 April 2008 14:00

tütün
tütün

Ülkemizde her geçen gün durmak nedir bilmeden artan sigara içicisinin yaş sınırı, yine aynı oranda sürekli olarak azalıyor son kaynaklara göre. Bu sınır artık 10 yaşa kadar gerilemiş durumda ne yazık ki! Eğitimin ve geçim sıkıntısının istenilenin altında olduğu bir ülkede de bu elbette şaşılmayacak bir durum heralde.Ama size bunların yanında bir süre önce öğrendiğim ilginç bir bilgiyi paylaşmak istiyorum rakamlar eşliğinde.

Amerika da sigara tüketimi 1960 yılında 446 milyar adet iken, 1970 yılında 540 milyar adete, 1980 de ise 630 milyar adete ulaşmıştır.

bu tür maillere dikkat

beyrek | 22 April 2008 18:19

geçen hafta, hesabımın bulunduğu iki farklı sosyal ağ sitesinde, aynı gün içerisinde, iki farklı kişiden birer mesajım olduğunu farkettim.
bu iki mesajda da, ‘profilinizi inceledim, çok dikkat çekici bir profil yapmışsınız, sizden çok hoşlandım, sizinle uzun süren dostluklar kurmak istiyorum’ gibi (farklı üsluplarda fakat benzer) ifadeler bulunuyordu. halbuki iki sitedeki profilim boştu ve hatta resmim bile yoktu. gariplik burda başladı. mesajlarda bana mail adresleri verilmiş ve söz konusu mesajlara, bu mail adreslerine yanıt vermem istenmişti. benden, kendimden bahsetmemi ve bir de fotoğrafımı göndermemi istediler ve mailimi alınca bana kendi fotoğraflarını göndereceklerini söylediler.
dedikleri gibi, cevabımı bana verdikleri mail adreslerine yolladım.
gelen birinci mail Maye Mak’tan (muhtemelen takma ismi) geldi. mailde, Dakar’daki savaş sonucu ailesini kaybettiğini, Şuan Senegal’de bir mülteci kampında yaşadığını söylemiş ve kendimden bahsetmemi istemiş. bir de fotoğraf göndermiş.
ben de ailesi için üzüldüğümü belirten ve kendisi için ne yapabileceğimi soran bir mail gönderdim.
ikinci mail mariah Mories’den (bu da muhtemelen bir takma isim). o da aynı şekilde dakar’daki savaşta ailesini kaybettiğini, bir mülteci kampına yerleştirildiğini söylemiş, kendinden biraz bahsettikten sonra, oradaki bir kilisenin papazı olan Benjamine Devine adlı bir kişiden bahsetmiş. bu kişinin telefon numarasını, bir de mail adresini yazmış. kendisiyle konuşmak istersem, bu kişiyi (Benjamine Devine) aramamı ve kendisiyle (mariah Mories) bu şekilde görüşebileceğimizi belirtmiş, ve mailin devamında; ölen babasından $6.7 M ( altı milyon yedi yüz bin amerikan doları) miras kaldığını, ve bu parayı benim hesabıma göndereceğini ve bu paradan birazını kendisine göndermemi (seyahat masrafı ve uçak bileti için) istemiş. bu sırrı kampta kimsenin bilmediğini ve böyle bir paraya sahip olduğu öğrenilirse öldürülebileceğini, bana aşırı derecede güvendiğini (bu güveni nasıl yarattıysam artık) de belirtmiş.
aynı gün gelen ikinci mail Maye mak:
hikaye üsttekinin (mariah morries’in) hikayesi ile aynı. yalnız, papazın ismi Peter Adams , kalan miras miktarı $2.6 m (iki milyon altı yüz bin amerikan doları) olarak değiştirilmiş.
gelen maillerde bir ortak nokta da, ana dillerinin ingilizce olmadığı halde, neden çok iyi derecede ingilizce bildiklerini belirtmeleri.
bu kişinin (ya da kişilerin) amaçlarının ne olduğunu çözemedim. ya bir şaka, ya da bir dolandırıcılkla karşı karşıya olduğumu farkettim.
bu aldatmacaya sizin de düşmemeniz için sizlerle paylaşayım dedim.
ilgilenenler, buna benzer bir olayla karşılaşanlar, bu konuda fikri ya da sorusu olanlar varsa.

Omar Al Zabir vs Windows 2000

ordoabchao | 24 April 2006 15:06

Biraz eski bir site ama, tasarımı bence hala zamanın ötesinde, neyin nereden çıkacağı belli olmuyor, ilk başlarda ne oluyor demenize yol açsa da keyifli bir windows 2000 kullanımı sunuyor..siteden çıkmayı becermek bile zewkli:) böyle de bir ödül almış ama FF de çalışmaması çok can sıkıcı tabi…

gerçek mi aldatmaca mı?sıklıkla forward edil

onerty | 21 September 2005 07:08

gerçek mi aldatmaca mı? sıklıkla forward edilen olağandışı fotoğraflar sizin mail adresinize de uğramıştır muhakkak, peki kaç tanesini “hade len, yemem ben bunları” diyerek geçiştirdiniz? teşhis yeteniğinize güvenip güvenemeyeceğinizi buradaki 10 gerçek dışı fotoğrafla test edin.