bildirgec.org

albert camus hakkında tüm yazılar

Meursault’tan itiraflar-1

abzugurt | 05 April 2011 13:34

Annemle uzun bir zamandan beri beraberdik. Bilirsiniz, insan ilişkilerinde herzaman çıkar söz konusudur. Artık birbirimizden beklediğimiz birşey yoktu. Onu huzurevine koyup koymamada pek tereddüt yaşamadım. Benim de yalnız yaşamaya yani evde yalnız kalabilmeye hakkım vardı. Yalnız kalmak! Çoğu zaman buna gereksinim duymuşumdur. Annem bu isteğim karşısında biraz üzüldü ama sonra anlayışla karşıladı. Sizce de haklı değil miyim? Evet. Sizi anlıyorum. Üstelik yaşı da bayağı vardı. Sizinkinin yaşı kaçtı? Anlıyorum.

Hayat böyle daha güzel. Sadece arasıra sıkıcı… Ama bunun annemin olmamasıyla bir ilgisi yok. Benim tercihim bu… Hiç kimse hayatıma kolay kolay girmedi. Tanıdığım, konuştuğum birçok insan vardı ama onlar olmadan bu kadar zamanı nasıl harcayabilirdim. Kiminle gerçekten konuşabilirdim? Yoo.. Size laf çarpıtmıyorum. Zaten sizinle gerçekten konuşuyorum. İnsanlarla gerçekten konuşmaya ne gerek vardı. Sadece kesişen tercihlerimiz vardı ve bizi bir araya getiren tarih. Herkes gibi bende kendi hayatıma bakarım.

BİR YABANCI UYARLAMASI OLARAK YAZGI

neceff | 21 October 2008 15:09

Romandan öyküye uyarlama yapılırken tasarruf, dramatik yapı ve öz konu başlıklarıyla bildiğimiz üç ana sorunla karşı karşıya geliriz.

Tasarruf; maddi ve zamansal tasarruftur. Bir roman genellikle 200 sayfadan uzun sürer, senaryo ise genel olarak 120 sayfa civarındadır. Burada senaristin yapması gereken, kitabın ana fikrini bozmadan, kitabı başarılı kılan etkenleri dağıtmadan, bazı bölümleri ve hatta gerekirse bazı karakterleri çıkarmaktır. Bu bakımdan filme bakıldığında Zeki Demirkubuz’ un çok doğru bir kitabı seçtiğini görüyoruz, çünkü “Yabancı” 116, sayfa. Filmin süresinin de 100 dk. civarında olduğunu göz önüne alırsak, senaryonun 1005-110 sayfa arasında olması gerektiğini söyleyebiliriz. İşin maddi yönünü zorlayıcı pek fazla olay ve mekan olmasa da, yazlık ev sekansının filme alınmaması, az da olsa filmin bütçesine hizmet etmiş görünüyor. Bence bu mekanlarda geçen olayları, Musa’ nın evine, iş yerine ve mahhalesine toplayarak Demirkubuz yine doğru bir adım atmış.

meursault‘ un kendi iradesini kullanmayı reddeşinin nedeni, bu dünyadaki her şeyin kontrolümüz dışında geliştiğini düşünmesi, tüm anlamların aslında anlamsız olduğuna inanması, “absürd” bir hayat görüşüne sahip olmasıdır. Musa karakteri, Mersault’ un fikirlerine sadık kalmış. Bu konuda Yazgı kesinlikle başarılı bir uyarlama. Film tek bir konunun üzerinde, gerilimi git gide arttırarak ilerliyor ve kitaptaki nihilist duyguları izleyice uyandırarak onları rahatsız etmeyi başarabiliyor.