türkçemizde virgülün anlam ve önemini bir kere daha gözler önüne seren bir başlık. aslında haberin yayınlandığı gazete bile bu durumdan bihaberken bu hafif kullanıcısına ne denebilir ki..
Öte yandan Cnnturk Washington muhabiri Yasemin Çongar’ın haberine göre, Stratejik ve Uluslararası Etütler Merkezi’nde konuşan eski ABD Ankara Büyükelçisi Mark Parris, seçimi kaybedenler arasında Türk Silahlı Kuvvetlerinin de olduğunu öne sürdü.
eğer mevzu buysa adam haklı 80 sonrası da daha önce de halk hep ordunun işaretini ters çevirdi, şimdi ki e-muhtıra olayında da anketlere göre akp oyunu %3 arttırdı.çünkü halk orduyu siyasete karışırken görmek istemiyor, en azından ben böyle düşünüyorum.ordu, dış tehditlere karşı. polis, iç tehditlere karşı muvazzaftır. 3-5 öğrencinin başlarında bürük ile ilahi okuması koca orduyu bu kadar korkutmamalı. çanakkale de ep beraber savaştık. hepimizin dedesi orada şehit düştü. o yavrucaklar yunanistandan gelmedi. ne kadar acı…
ordu, dış tehditlere karşı. polis, iç tehditlere karşı muvazzaftır
TSK İç Hizmetler Kanunu Madde 35 : “Silahlı kuvvetlerin vazifesi Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve kollamaktır.”
3-5 öğrencinin başlarında bürük ile ilahi okuması koca orduyu bu kadar korkutmamalı.
Bu hassasiyetin 3-5 öğrencinin ilahi okumasından kaynaklanmadığını kanıtlamak için binlerce örnek yazabilirim. Bunun böyle olmadığını yazan arkadaşta biliyor ama işte….
hassasiyetimi örneklendiremezsin. kimse kimsenin düşüncelerini bilemez. belki senden vatanperverimdir. nerden bilebilirsin. şimdi sen olaya bak korkunç mu değil mi onu yargıla beni bırak kendi halime. ben sana göre hasta ruhlu olabilirim. yurdumun tımarhaneleri ilgilensin benimle sen boşver.madde 35 dediklerimi çürütüyor mu yani? ben mantık yürüttüm, maddeler beni ilgilendirmez, maddeler değişir, dogmalar değişir ama realiteler değişmez. ordunun görevi malumdur, ordunu siyasete her karıştığı durumdaki durumuda malumdur, bunun savunulacak yönü muğlaktır.ben hala yukarıda alıntı yaptığım ecnebinin yorumunun doğru olduğunu düşünüyorum. (adam başka yanlış şeyler söylemiş olabilir onu bilemem. ben alıntıdan bahsediyom.) bunu seçim sonucunda da gördük, işi başka yerlere çekmeye gerek yok.ordu e-muhtura ile seçimi kaybetmiştir nokta
Ordu seçimde taraf değil miydi kardeşim? Bal gibi de taraftı.[Çağlayan mitingine emir komutayla katılan subaylar malum.]AKP tarafında olmadığına göre bal gibi de seçimi kaybetmiştir. Burada gocunacak birşey yok zaten. Hep böyle olmuştur. Bkz. Ecevit, Özal vs.
Ordu bir tarafa, Akp bir tarafa denirse kaybeden taraf baştan bellidir. Akp başından beri bazen gizli bazen açıkça TSK yı yıpratma çabası içinde olmuştur. Bu konuda ilginç bir şekilde kah ABD’ile, kah AB ile, kah Barzani ile hatta kıbrıs rum kesimi ile ittifak halinde çalışmıştır. Türkiyeyi mevcut halinden değiştirmak, parçalara ayırıp içinden 2 y da 3 devlet çıkarma projesi global bir projedir ve batının ortadoğu, asya ve afrikayı kendi jeopolitik çıkarlarına göre yeniden yapılandırma gereksiniminin bir parçasıdır. Akp Türkiyenin siyasi bir partisidir, İlk bakışta Akp başkanının, üyelerinin ve organlarının bu proje lehin çalışıyor olmasının kendi bacaklarına kurşun sıkmak gibi olduğu görülüyor ancak cumhuriyetin kuruluşundan hatta tanzimattan beri bu topraklarda süren din devleti ve kürt ayrılıkçılığı çatışmaları daha önceleri olduğu gibi bu günlerde de hep “rövanşı almak” hevesinin getirdiği “düşmanımın düşmanı dostumdur” düsturunu benimseme ve bu doğrultuda hareket etmeyi gerektiriyor, yani gerçek düşmanlarla işbirliği yaparken sanırım “köprüyü geçene kadar dayı derim” mantığı işliyor ama tarihte örnekleri çoktur, her zaman işbirlikçiler ve hainlerden iğrenilir ve onlara köprü geçildikten sonrada iğrenç mahluk muamelesi yapılır hep. (Bknz. İran devrimindeki komunistler ve ordunun humeynicilerle yaptığı iş birliği ve devrim sonrası akıbetleri, Hitlerin Fransayı işgal öncesi iş birliği yaptığı hain Fransızların işgal sonrası akıbetleri)Akp yeni iktidar döneminde işbirlikçi olmadığını ispat etmelidir, ulusal politikalara dönmeli ulusal çıkarları gözetmelidir. Bu olursa eğer ne A.Gül’ün cumhurbaşkanlığı sorun olur, ne darbe tehlikesi kalı ne de halkın içinde hiç bir zaman var olmadığı gibi dini, etnik yaşam tarzları sorun olur.
Sen hangi ülkede yaşıyorsun kardeşim. Türkiye Muz Cumhuriyeti’nde 10 yaşındaki çocuklar ilahi söylediği için, rejimi yıkmakla suçlandı ve muhtıra yayınlandı TSK sitesinde. Nasıl oynak bir rejimmiş… Yıkıldı yıkılacak…:))Geçin bu ayakları ulusalmış değilmiş falan. Türkiye’de olup biten olayı özetliyeyim: Ankara bürokrasisi ve elitleri tüm ülkenin zenginliklerini istedikleri gibi yönetiyorlardı (götürüyorlardı) ama şimdi Anadolu kendi hakkını istiyor. Kayseri kapitalistleri ve Ankara bürokratlarının savaşları biraz daha sürecek. Ve sonunda Kayseri kapitalistleri Ankara bürokratlarına galip gelecek. Ankara elitleri bunu gördüğü için hep sarıldığı “Laiklik tehlikede” oyununu oynuyor. Ama halk son seçimde Ankara elitlerinin artık saygıdeğer bir konumunun olmadığını göstermiştir.
Ben Türkiye Cumhuriyetinde yaşıyorum kardeşim:) Sen galiba sanal Türkiye muz cumhuriyetinde yaşıyosun, Çarpıtıyor, yanlış bilgilendiriyor, takkiye yapıyor ve çoğu zaman kuyruklu yalanlar söylüyorsunuz. Milleti 4.5 yılda boğazına kadar borçlandırdınız, kredi kartlarına, banka kredilerine boğdunuz, ABD’de bile görülmeyen vahşi bir kapitalist ekonomi uyguladınız, insanları umutsuzluğa, umutsuzluktan zoraki şeytanla işbirliğine zorladınız, iradelerini gasp edip batılılara sattınız. Sonrada palavra atıyosunuz o sanal 46 ya güvenip anadolu insanım diye. ankara elitini yenmişmiş:)) ya evet Ankara elitinin elindeki hortumu alıp Fettullah elitinin eline verdiniz. Memlekette satılmadık hiç bir şey bırakmadınız, bakalım yeni dönemde neleri satacaksınız?:) hayırlı satışlar..
palavracı @SoulShakerbil de konuş.sanki kredileri milletin gözüne mi soktular.hayır bir de şu var, kredi kullanmak kötü mü?yani şimdi bana bu çarpık düzeni savunduracaksın.kardeşim bu iç ekonomi meselesinde adamlar üsküdarı geçti.çevremde sayısız kişi ev ve araba sahibi oldular, inşaat sektörü patladı. araba satışları coştu. hayır hükümeti vurmak istiyorsan daha güzel silahlar var, cari açık var, kadrolaşma var, dış politika, pkk, sınır ötesi operasyon, dokunulmazlıklar, kişi özgürlük ve hakları vs. vs…bu sanal 46 da ne oluyor alınan oyları mı kastediyorsun. yani o oylar sanal mı? yoksa emin çölaşanın uzaydan gelenleri anlattığı yazıda bahsedilen sen misin?
Buna verilecek çok cevap var ama senin gibilerle muhattab olmuyorum, önce adam gibi tartışmayı, argumanlarla tartışmayı öğrenin, yoksa malesef sizin gibiler için tek seçenek silah olacak..
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
türkçemizde virgülün anlam ve önemini bir kere daha gözler önüne seren bir başlık. aslında haberin yayınlandığı gazete bile bu durumdan bihaberken bu hafif kullanıcısına ne denebilir ki..
kopyala yapıştır yaptığım için üzerinde durmamıştım ama virgül olmasa bile bir anlam kayması olmuyordu ki…
eğer mevzu buysa adam haklı 80 sonrası da daha önce de halk hep ordunun işaretini ters çevirdi, şimdi ki e-muhtıra olayında da anketlere göre akp oyunu %3 arttırdı.çünkü halk orduyu siyasete karışırken görmek istemiyor, en azından ben böyle düşünüyorum.ordu, dış tehditlere karşı. polis, iç tehditlere karşı muvazzaftır. 3-5 öğrencinin başlarında bürük ile ilahi okuması koca orduyu bu kadar korkutmamalı. çanakkale de ep beraber savaştık. hepimizin dedesi orada şehit düştü. o yavrucaklar yunanistandan gelmedi. ne kadar acı…
TSK İç Hizmetler Kanunu Madde 35 : “Silahlı kuvvetlerin vazifesi Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve kollamaktır.”
Bu hassasiyetin 3-5 öğrencinin ilahi okumasından kaynaklanmadığını kanıtlamak için binlerce örnek yazabilirim. Bunun böyle olmadığını yazan arkadaşta biliyor ama işte….
hassasiyetimi örneklendiremezsin. kimse kimsenin düşüncelerini bilemez. belki senden vatanperverimdir. nerden bilebilirsin. şimdi sen olaya bak korkunç mu değil mi onu yargıla beni bırak kendi halime. ben sana göre hasta ruhlu olabilirim. yurdumun tımarhaneleri ilgilensin benimle sen boşver.madde 35 dediklerimi çürütüyor mu yani? ben mantık yürüttüm, maddeler beni ilgilendirmez, maddeler değişir, dogmalar değişir ama realiteler değişmez. ordunun görevi malumdur, ordunu siyasete her karıştığı durumdaki durumuda malumdur, bunun savunulacak yönü muğlaktır.ben hala yukarıda alıntı yaptığım ecnebinin yorumunun doğru olduğunu düşünüyorum. (adam başka yanlış şeyler söylemiş olabilir onu bilemem. ben alıntıdan bahsediyom.) bunu seçim sonucunda da gördük, işi başka yerlere çekmeye gerek yok.ordu e-muhtura ile seçimi kaybetmiştir nokta
Ordu seçimde taraf değil miydi kardeşim? Bal gibi de taraftı.[Çağlayan mitingine emir komutayla katılan subaylar malum.]AKP tarafında olmadığına göre bal gibi de seçimi kaybetmiştir. Burada gocunacak birşey yok zaten. Hep böyle olmuştur. Bkz. Ecevit, Özal vs.
nasıl bir bal gibi salaklıktır bu ya hayret bal şey şeker şey seni
Ordu bir tarafa, Akp bir tarafa denirse kaybeden taraf baştan bellidir. Akp başından beri bazen gizli bazen açıkça TSK yı yıpratma çabası içinde olmuştur. Bu konuda ilginç bir şekilde kah ABD’ile, kah AB ile, kah Barzani ile hatta kıbrıs rum kesimi ile ittifak halinde çalışmıştır. Türkiyeyi mevcut halinden değiştirmak, parçalara ayırıp içinden 2 y da 3 devlet çıkarma projesi global bir projedir ve batının ortadoğu, asya ve afrikayı kendi jeopolitik çıkarlarına göre yeniden yapılandırma gereksiniminin bir parçasıdır. Akp Türkiyenin siyasi bir partisidir, İlk bakışta Akp başkanının, üyelerinin ve organlarının bu proje lehin çalışıyor olmasının kendi bacaklarına kurşun sıkmak gibi olduğu görülüyor ancak cumhuriyetin kuruluşundan hatta tanzimattan beri bu topraklarda süren din devleti ve kürt ayrılıkçılığı çatışmaları daha önceleri olduğu gibi bu günlerde de hep “rövanşı almak” hevesinin getirdiği “düşmanımın düşmanı dostumdur” düsturunu benimseme ve bu doğrultuda hareket etmeyi gerektiriyor, yani gerçek düşmanlarla işbirliği yaparken sanırım “köprüyü geçene kadar dayı derim” mantığı işliyor ama tarihte örnekleri çoktur, her zaman işbirlikçiler ve hainlerden iğrenilir ve onlara köprü geçildikten sonrada iğrenç mahluk muamelesi yapılır hep. (Bknz. İran devrimindeki komunistler ve ordunun humeynicilerle yaptığı iş birliği ve devrim sonrası akıbetleri, Hitlerin Fransayı işgal öncesi iş birliği yaptığı hain Fransızların işgal sonrası akıbetleri)Akp yeni iktidar döneminde işbirlikçi olmadığını ispat etmelidir, ulusal politikalara dönmeli ulusal çıkarları gözetmelidir. Bu olursa eğer ne A.Gül’ün cumhurbaşkanlığı sorun olur, ne darbe tehlikesi kalı ne de halkın içinde hiç bir zaman var olmadığı gibi dini, etnik yaşam tarzları sorun olur.
Sen hangi ülkede yaşıyorsun kardeşim. Türkiye Muz Cumhuriyeti’nde 10 yaşındaki çocuklar ilahi söylediği için, rejimi yıkmakla suçlandı ve muhtıra yayınlandı TSK sitesinde. Nasıl oynak bir rejimmiş… Yıkıldı yıkılacak…:))Geçin bu ayakları ulusalmış değilmiş falan. Türkiye’de olup biten olayı özetliyeyim: Ankara bürokrasisi ve elitleri tüm ülkenin zenginliklerini istedikleri gibi yönetiyorlardı (götürüyorlardı) ama şimdi Anadolu kendi hakkını istiyor. Kayseri kapitalistleri ve Ankara bürokratlarının savaşları biraz daha sürecek. Ve sonunda Kayseri kapitalistleri Ankara bürokratlarına galip gelecek. Ankara elitleri bunu gördüğü için hep sarıldığı “Laiklik tehlikede” oyununu oynuyor. Ama halk son seçimde Ankara elitlerinin artık saygıdeğer bir konumunun olmadığını göstermiştir.
Ben Türkiye Cumhuriyetinde yaşıyorum kardeşim:) Sen galiba sanal Türkiye muz cumhuriyetinde yaşıyosun, Çarpıtıyor, yanlış bilgilendiriyor, takkiye yapıyor ve çoğu zaman kuyruklu yalanlar söylüyorsunuz. Milleti 4.5 yılda boğazına kadar borçlandırdınız, kredi kartlarına, banka kredilerine boğdunuz, ABD’de bile görülmeyen vahşi bir kapitalist ekonomi uyguladınız, insanları umutsuzluğa, umutsuzluktan zoraki şeytanla işbirliğine zorladınız, iradelerini gasp edip batılılara sattınız. Sonrada palavra atıyosunuz o sanal 46 ya güvenip anadolu insanım diye. ankara elitini yenmişmiş:)) ya evet Ankara elitinin elindeki hortumu alıp Fettullah elitinin eline verdiniz. Memlekette satılmadık hiç bir şey bırakmadınız, bakalım yeni dönemde neleri satacaksınız?:) hayırlı satışlar..
palavracı @SoulShakerbil de konuş.sanki kredileri milletin gözüne mi soktular.hayır bir de şu var, kredi kullanmak kötü mü?yani şimdi bana bu çarpık düzeni savunduracaksın.kardeşim bu iç ekonomi meselesinde adamlar üsküdarı geçti.çevremde sayısız kişi ev ve araba sahibi oldular, inşaat sektörü patladı. araba satışları coştu. hayır hükümeti vurmak istiyorsan daha güzel silahlar var, cari açık var, kadrolaşma var, dış politika, pkk, sınır ötesi operasyon, dokunulmazlıklar, kişi özgürlük ve hakları vs. vs…bu sanal 46 da ne oluyor alınan oyları mı kastediyorsun. yani o oylar sanal mı? yoksa emin çölaşanın uzaydan gelenleri anlattığı yazıda bahsedilen sen misin?
Buna verilecek çok cevap var ama senin gibilerle muhattab olmuyorum, önce adam gibi tartışmayı, argumanlarla tartışmayı öğrenin, yoksa malesef sizin gibiler için tek seçenek silah olacak..