Öyle bir belediye başkanı düşünün ki, koltuğunda oturduğu şehrin suyu arsenikli çıkınca, topu önce suyun değerlerini alan üniversiteye atıyor. Sonra üniversiteden bu iddiaya yalanlama geliyor ve koltuk sevdalısı “bilahare Gazi Üniversitesi Gazetecilik Yüksek Okulunu bitiren Gökçek Gazeteciliği okuyan…” bu şahıs aynı sorunun mensubu olduğu partinin bir türlü saflarına katamadığı şehrin de suyu arsenikli diye aldığı gazetecilik eğitimi icabı basın açıklaması yapıp kendi beyin ölçeklerinde çözüm üretiyor. Bu adam Melih Gökçek ve en son kendisini yalancı gösteren ODTÜ’ nün binalarını kaçak diye yıkma kararı aldı. Niye aldı sizce: Ego tatmini mi, çürümüşlük belirtisi mi, 18. Türk Büyüğü olduğu için mi yoksa iki dönem üst üste koltuğa oturmanın getirmiş olduğu yürekle mi?Melih Gökçek sonraki yerel seçimde; tekrar aday gösterilirse, başa gelecek haliyle, aksini iddia edenler için bahse gireceğimi belirtmek istiyorum. Nedenleri ortada, çünkü Ankaralılar nemden dolayı bir an önce kaçmak istediği Metro altgeçitlerini inşa eden, ithal kömüre dur demeyip şehrin havasını berbat eden, 23 nisan kutlamaları için 1,5 milyon Türk lirasını acımadan Ankara logolu toplara balonlara ve havai fişeklere yatıran (o toplarda İ.Melih’ in bet suratı da vardı ve aynı strateji 22 temmuz seçimlerinde AKP’ nin mitinglerde dağıttığı toplarda da vardı), gereksiz ve hukuka aykırı kavşaklarla, üst geçitlerle şehri donatan, aynı yere farklı kaldırım tarzları deneyen bu konuda İBB‘ nin Beyoğlu’ ndaki çalışmalarını aratmayan, otobüs ve metro için farklı ulaşım kartları kullandırıp kendi suratının basılı olduğu toplara kaynak yaratan, Ankara’ daki su sorununu nasıl çözdüğünü bilge bir şekilde halka izah eden ve yağmur duasına çıkacak kadar dini bütün, 99-08 yılları arasında ekşi-sözlüğün kendisine 43 sayfa bağrında yer açtığı, tek başına parti kurmayı akıl eden ama dönemin popüler partilerinden aday olup Ankaralının oylarını cebine indiren bir insana; Melih Gökçek’ e gönlünü kaptırmıştır yıllardır. Kişi başının 10 metrekare yeşil alan düştüğünü söyleyen Melih Gökçek’ ten daha iyisini tahayyül bile edemiyor Ankaralılar. Ankaralılar kumaşı bu kadar iyi insandan daha iyisini nerde bulacak, kesinlikle Melih Gökçek alır diyorum o yüzden önümüzdeki yerel seçimi.Bu yazıyı niye yazdım sorusu gelebilir elbet! Türk halkı; böyle, sorunlara anında çözüm üreten, lagaluga yapmayan, kendi suratının olduğu topları dağıtan, başka şehirde de aynı sorun var deyip sıyıran, şehre ait bir ölçümü bilimsel olarak tahlil ettirdiği üniversitenin binalarını; üniversite kendisini yalancı çıkardı diye, kaçak olduğunu söyleyip yıkmakla tehdit eden (İstanbul’ daki İSKİ binası’ nda da kaçak katlar var, İBB nerde?) yöneticilere müstahaktır.Amacım şu sizi yönetenlerin içinden bir tanesinin, yönettiği şehre yaptıklarına topluca bakmaktı ve ürettiği çözümlerdi. Melih Gökçek’ i “Bu iki üç ay içinde vatandaşlarımız diğer şehirlere giderek anne ve babalarını ziyaret etseler iyi olur. Ankara boşalır, böylece su tasarrufu sağlanır.” yorumuyla hatırlayacağız ama şurda Zahide Özkan’ a ait bir yorum var ki, Melih Gökçek değil ODTÜ’ yü Zahide Özkan’ ın evini yıkmaya gelse, olay Allah’ ın takdirinden öteye gitmez. (Geçen sene Ankara’ da su borularını Allah patlattı, belediye tedbirsizliği değil!) Nasıl bir beyin yıkanmışlığıdır, anlamak mümkün değil.Haliyle, Ankaralı şaşırma, oylar suratını toplara bastırıp dağıtana(!)