tek yer veren televizyon kanalı desek. Tamam haftada 1 kere ama haklarını yememek lazım. Üstelik televole’de yok galiba 🙂 Televizyonu pek izlemediğim için, nacizane bir yorum olarak kabul ediniz lütfen…
devlet bi yayın organına sahip olmalı mı olmamalı mı tartışmasına gider ki bu işin sonu o da epey derin. olmamalı diyebilirsiniz, özel sektör herşeyi yaptığı gibi bunu da yapabilir. ama şu ana kadar olan uygulamaya bakarsak özel kanalların hiçbir taşın altına el atmadıklarını da görürüz. her hükümet değişikliğinde trt yönetimi de bir bocalar, duruma göre şekil alır, kabına uyar. uymasa da uydururlar. doğrudur taraflıdır ama “akşama doğru” programı yıllardır devam eder. pazar günlerinde “resim sevinci” seyredebilirsin. bu arada herkes yine trt’ye küfreder. ne bu be..0 reyting!!çok kanallı döneme geçildiğinde trt kendi konumunun ne olacağı konusunda tereddütte kaldı. ya bbc gibi hiç reklam almayan bi kanal olmayı seçecekti ya da diğer kanallara kafa tutan bi yayıncılık sergileyecekti. trt ikinci yoldan gitmeyi tercih etti. türk halkı olarak biz de çok yardımcı olduk bu seçimde. (reyting manyaklığı) “sizin için değişiyoruz” denildi. bbc’nin de logosunu yapan şirkete yepyeni bir kurumsal kimlik siparişi verildi. (baştan epey bi bok attık ama kabul ediyorum ki başkalarının gazına gelmiştim. bence gayet güzel bir logo. belki de biraz oturması gerekiyordu.) araştırmalar yapıldı, anketler.. onu istiyoruz bunu istiyoruz dedik adamlar yaptılar. izlenme oranı yine aynı. (biz de az yalancı değiliz) daha ne yapmaları gerekiyor?trt’nin en temel problemi yayın politikası değil yönetim politikasıdır. bakan, milletvekili, müsteşar yakını, akrabası, ıvırı zıvırı trt kadrolarına yazdırıldı, memur edildi. bu zerzevatlar yüzünden kurumda iş yapacak kimse kalmadı. doğan bu iş açığını akitli denilen sözleşmeli, daha düne kadar hiçbir sosyal güvencesi olmayan insanlarla karşılıyor. memur olmaları dolayısıyla işten atılamayan bu zerzevatlar eğer ciddi bir operasyon yapılmazsa ömürlerinin sonuna kadar orada kalacaklar (orada olsalar yine iyi, işe gitmiyor itler!!!) ve maaşlarını almaya devam edecekler. bu durum sadece trt’ye has değildir. dolayısıyla kapatılacaksa bütün devlet kurumları kapatılmalıdır.trt’nin kimin tarafında olduğunu bilmeniz çok zor değildir. hükümete bakarsınız, müdürüne bakarsınız anlarsınız. peki ya diğerlerinin hangi tarafta olduğunu nasıl anlayacağız.
mimlenmişim de haberim yok! evet TRT’yi ve TRT zihniyetini sevmediğim doğru.. bu nedenle TRT Karşıtlarını destekliyorum. Beyin yıkamaktan başka bir iş yapmayan, onu da halkın parasıyla yapan bir devlet kanalını sevemem. Sevenlere ise bir önerim var: TRT’ye para versinler, güzel güzel izlemeye devam etsinler. O zaman tüm sorun da ortadan kalkmış olur. Benden kimse para istemesin TRT için. Boş boş oturan adamlar için.. Parasını siz verin, TRT’yi siz izleyin! bu kadar basit..
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
taraflı habercilikte 1 numara
tek yer veren televizyon kanalı desek. Tamam haftada 1 kere ama haklarını yememek lazım.
Üstelik televole’de yok galiba 🙂
Televizyonu pek izlemediğim için, nacizane bir yorum olarak kabul ediniz lütfen…
devlet bi yayın organına sahip olmalı mı olmamalı mı tartışmasına gider ki bu işin sonu o da epey derin. olmamalı diyebilirsiniz, özel sektör herşeyi yaptığı gibi bunu da yapabilir. ama şu ana kadar olan uygulamaya bakarsak özel kanalların hiçbir taşın altına el atmadıklarını da görürüz. her hükümet değişikliğinde trt yönetimi de bir bocalar, duruma göre şekil alır, kabına uyar. uymasa da uydururlar. doğrudur taraflıdır ama “akşama doğru” programı yıllardır devam eder. pazar günlerinde “resim sevinci” seyredebilirsin. bu arada herkes yine trt’ye küfreder. ne bu be..0 reyting!!çok kanallı döneme geçildiğinde trt kendi konumunun ne olacağı konusunda tereddütte kaldı. ya bbc gibi hiç reklam almayan bi kanal olmayı seçecekti ya da diğer kanallara kafa tutan bi yayıncılık sergileyecekti. trt ikinci yoldan gitmeyi tercih etti. türk halkı olarak biz de çok yardımcı olduk bu seçimde. (reyting manyaklığı) “sizin için değişiyoruz” denildi. bbc’nin de logosunu yapan şirkete yepyeni bir kurumsal kimlik siparişi verildi. (baştan epey bi bok attık ama kabul ediyorum ki başkalarının gazına gelmiştim. bence gayet güzel bir logo. belki de biraz oturması gerekiyordu.) araştırmalar yapıldı, anketler.. onu istiyoruz bunu istiyoruz dedik adamlar yaptılar. izlenme oranı yine aynı. (biz de az yalancı değiliz) daha ne yapmaları gerekiyor?trt’nin en temel problemi yayın politikası değil yönetim politikasıdır. bakan, milletvekili, müsteşar yakını, akrabası, ıvırı zıvırı trt kadrolarına yazdırıldı, memur edildi. bu zerzevatlar yüzünden kurumda iş yapacak kimse kalmadı. doğan bu iş açığını akitli denilen sözleşmeli, daha düne kadar hiçbir sosyal güvencesi olmayan insanlarla karşılıyor. memur olmaları dolayısıyla işten atılamayan bu zerzevatlar eğer ciddi bir operasyon yapılmazsa ömürlerinin sonuna kadar orada kalacaklar (orada olsalar yine iyi, işe gitmiyor itler!!!) ve maaşlarını almaya devam edecekler. bu durum sadece trt’ye has değildir. dolayısıyla kapatılacaksa bütün devlet kurumları kapatılmalıdır.trt’nin kimin tarafında olduğunu bilmeniz çok zor değildir. hükümete bakarsınız, müdürüne bakarsınız anlarsınız. peki ya diğerlerinin hangi tarafta olduğunu nasıl anlayacağız.
mimlenmişim de haberim yok! evet TRT’yi ve TRT zihniyetini sevmediğim doğru.. bu nedenle TRT Karşıtlarını destekliyorum. Beyin yıkamaktan başka bir iş yapmayan, onu da halkın parasıyla yapan bir devlet kanalını sevemem. Sevenlere ise bir önerim var: TRT’ye para versinler, güzel güzel izlemeye devam etsinler. O zaman tüm sorun da ortadan kalkmış olur. Benden kimse para istemesin TRT için. Boş boş oturan adamlar için.. Parasını siz verin, TRT’yi siz izleyin! bu kadar basit..