Kaşık ne kadar güzel birşey diye düşünüyorum. Varlıktan oval haznesiyle kütleler alıp eğik kenarları sayesinde etrafa döküp saşmadan ağzıma götürebiliyorum. Her kaşık ayrı bir güzel zaten. Allah bunu icad edenden razı olsun – o da ne demekse üstadım – . Aslında çatal da şahane ama biraz doğaya özenti gibi geliyo

. Hayvan dişlerinden esinlenme yani. Orhan Pamuk gibi. Bir de bıçak var ama zaten onun insan keşfi olduğundan bile emin değilim. Bence yunuslar keşfedip bize vermişler. Ben böyle düşünüyorum hiç karşı çıkmaca yok.

Lenslerimi de çıkarmadım bir aydır gözümden. Tembellik apayrı bir zevk canım. Var mı benim gibisi? Elmanın ortasını da yiyorum israf olmasın diye. Aslında ayıklamak zor oluyor. At hepsini ağzına. Ağaçtan babam düşse yerim.

Bu kadar. Canımın sıkıntısı hala geçmedi. Ekşi kahve iyi gelmiyor sinirlere. Hayır efendim hiç de iyi değil.