bir madalya aliyim ben o zaman.Alpay’ın penaltı sonrası Beckham’a yaptığı sırasıyla:1. profesyonelce değil (şimdi bazıları futbolda rakiple oynamanın profesyonellik olduğunu iddia edebilir ve fakat profesyoneller bu işi uzaktan yapmayı tercih eder. Bülent Korkmaz bu taktikle son 6 yıldır Avrupa’nın önde gelen forvetlerinden çoğunu durdurmuştur mesela)2. Fair play’e aykırı (Alpay’ın fair-play ödülü sahibi bir oyuncu olduğunu hatırladım birden)3. Kavga nedeni (Alpay Becks’in annesini anmamış bile olsa kavga nedeni. Böyle bir maçta penaltı kaçıran oyuncuya gidip “kızlar sana hasta” bile desen kavga çıkabilir.4. Yanlış kariyer seçimi (Hadi İspanya’da oynayıp böyle bir şey yapsan tamam ama hem İngiltere’de oynuyosun hem gelecek hafta derbi maçın var, hem de haybeden artislik yapıyosun)5. Kötü ev sahipliği (Alpay’ın davranışında “Bu sahadan çıkamazsınız gençler, akıllı olun” şeklinde bir posta koyma durumu da var.Tüneldeki görüntüler de baş rol ingilizler de olsa da olaya milli takım korumasının bile karışması (o iri sarışın eleman, John Terry’e yumruk savurdu, tuttursaydı ne olurdu diye düşünmekten alamıyorum kendimi) büyük rezalet.İngiliz medyasının tavrıysa gayet normal. Onlar da en az bizimkiler kadar haber açlığı çekiyor o nedenle Sun’ın Alpay’ı “public nme no:1” ilan etmesinde şaşılacak bir şey yok.Son olarak Alpay ile ilgili şöyle de bir sorum var: Kendisi milli takımın sözleşmeli oyuncusu mu? neredeyse başka hiçbir yerde top oynamıyor. Ne zaman görsem yanlış pozisyon almış oluyor ve o eski kesiciliği de bir halk efsanesine dönüşmüş durumda.Dileğim Alpay’a verilecek cezanın sadece letonya maçlarını değil mümkünse Euro 2004’ü ve Almanya’da yapılacak olan 2006 dünya kupasını, hatta o kupanın hazırlık maçlarını da kapsaması.Bir de yanlış anlaşılmasın Alpay’ın takımdan kesilmesi isteğimin son hareketiyle ilgisi yok, kendisi uzun zamandır saçma sapan işler yapıyo tandemde.
sinan engin lobisi ile takıma alınan sergen de alpay’dan daha az suçlu değil.fair play mevzuu ise hala kendimle tartıştığım bir olay. vlaoviç’i düşür(e)medi gibi geliyor bana. böyle solundan alıp geç sağa demesi. (yoksa tersi miydi.)kaldı ki bizim menajerin de beckham’ın saçı uzun, küpesi var o yüzden herkes alpayı suçluyor tarzı konuşmaları ise başımı döndürdü.neyse, sokak lambasına asılan bordo mavi forma altında üzüntüm odur ki, herbiri fanatik villa’lı olan iron maiden üyelerinin türkler hakkında yanlış (ya da doğru!) izlenimlere kapılmasıdır.
emre denyosun oynuyorsa sergen o takımda 90 dakika oynar -son 45 dakikasını yürüyerek olsa da. emre de ne zamandır milli takımda adam gibi oynayamıyor, şımardığından mı, milli takımda para vermiyor diye mi onu çözmeye çalışıyorum.
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
bir madalya aliyim ben o zaman.Alpay’ın penaltı sonrası Beckham’a yaptığı sırasıyla:1. profesyonelce değil (şimdi bazıları futbolda rakiple oynamanın profesyonellik olduğunu iddia edebilir ve fakat profesyoneller bu işi uzaktan yapmayı tercih eder. Bülent Korkmaz bu taktikle son 6 yıldır Avrupa’nın önde gelen forvetlerinden çoğunu durdurmuştur mesela)2. Fair play’e aykırı (Alpay’ın fair-play ödülü sahibi bir oyuncu olduğunu hatırladım birden)3. Kavga nedeni (Alpay Becks’in annesini anmamış bile olsa kavga nedeni. Böyle bir maçta penaltı kaçıran oyuncuya gidip “kızlar sana hasta” bile desen kavga çıkabilir.4. Yanlış kariyer seçimi (Hadi İspanya’da oynayıp böyle bir şey yapsan tamam ama hem İngiltere’de oynuyosun hem gelecek hafta derbi maçın var, hem de haybeden artislik yapıyosun)5. Kötü ev sahipliği (Alpay’ın davranışında “Bu sahadan çıkamazsınız gençler, akıllı olun” şeklinde bir posta koyma durumu da var.Tüneldeki görüntüler de baş rol ingilizler de olsa da olaya milli takım korumasının bile karışması (o iri sarışın eleman, John Terry’e yumruk savurdu, tuttursaydı ne olurdu diye düşünmekten alamıyorum kendimi) büyük rezalet.İngiliz medyasının tavrıysa gayet normal. Onlar da en az bizimkiler kadar haber açlığı çekiyor o nedenle Sun’ın Alpay’ı “public nme no:1” ilan etmesinde şaşılacak bir şey yok.Son olarak Alpay ile ilgili şöyle de bir sorum var: Kendisi milli takımın sözleşmeli oyuncusu mu? neredeyse başka hiçbir yerde top oynamıyor. Ne zaman görsem yanlış pozisyon almış oluyor ve o eski kesiciliği de bir halk efsanesine dönüşmüş durumda.Dileğim Alpay’a verilecek cezanın sadece letonya maçlarını değil mümkünse Euro 2004’ü ve Almanya’da yapılacak olan 2006 dünya kupasını, hatta o kupanın hazırlık maçlarını da kapsaması.Bir de yanlış anlaşılmasın Alpay’ın takımdan kesilmesi isteğimin son hareketiyle ilgisi yok, kendisi uzun zamandır saçma sapan işler yapıyo tandemde.
sinan engin lobisi ile takıma alınan sergen de alpay’dan daha az suçlu değil.fair play mevzuu ise hala kendimle tartıştığım bir olay. vlaoviç’i düşür(e)medi gibi geliyor bana. böyle solundan alıp geç sağa demesi. (yoksa tersi miydi.)kaldı ki bizim menajerin de beckham’ın saçı uzun, küpesi var o yüzden herkes alpayı suçluyor tarzı konuşmaları ise başımı döndürdü.neyse, sokak lambasına asılan bordo mavi forma altında üzüntüm odur ki, herbiri fanatik villa’lı olan iron maiden üyelerinin türkler hakkında yanlış (ya da doğru!) izlenimlere kapılmasıdır.
emre denyosun oynuyorsa sergen o takımda 90 dakika oynar -son 45 dakikasını yürüyerek olsa da. emre de ne zamandır milli takımda adam gibi oynayamıyor, şımardığından mı, milli takımda para vermiyor diye mi onu çözmeye çalışıyorum.