Sevgili gunluk bugun basimdan beni kizdiran bir olay gecti. Insana guvenim bir nebze daha azaldi. Olayin onemsizligi bir yana, cevremizin hain cabbar kurtlarla sarilmasi teyid etmem bir baska yana.Olay soyle oldu gunluk, yanimda bir arkadas adi onemli olmayan bir super – hiper arasi bir markete printer (yazici) almak icin gittik. Orada benim almayi planladigim yazicidan daha pahali bir yazicinin teshir urunu oldugu icin %40 civari bir indirimle satildigini gordum. Haliyle optimizasyon devrelerim kisa devre yapti hemen o yazicinin dibinde bittim. Satici arkadas geldi. Kendisi supermarketin degil yazicinin markasi olan CANON firmasinin elemaniymis. Kendisinden zaten bildigimiz bir takim gereksiz bilgileri aldik. Arkadas yazicinin uzun suredir rafta oldugunu ama kullanilmadigini bana soyledi. Iyi dedim. Yurt disinda bir sure kaldigimdan display urunu denilen yani vitrene konmus urunlerin satisina alisigim dogrusu. Yurtdisinda bu urunleri almak icin cok sansli veya iceriden bir tanidiginizin olmasi gerekir. Tabi yurtdisinda aldiginiz her urunu 30 gun icinde hicbir neden gostermeden paranizin tamamini alarak iade edebiliyorsunuz. Yabanci tuketicinin vitrine cikmis maldan dolayi bir korkusu yok. CANON’cu arkadas Turkiye’de surenin 15 gun oldugunu ama bazi urunlerde bu uygulamanin gecerli olmadigini soyledi. Iyi dedim olabilir. Yine de urunun garanti kapsaminda oldugunu ve bir sorun cikarsa distributor’e basvurabilecegimi belirtti. Iyi dedim. Aleti almaya karar verdim.Arkadas aletin kutusunu aramaya gitti. Birkac dakika sonra elinde bir kutuyla dondu. Kutunun icinden yazicinin USB kablosu, kartuslari, kullanim kilavuzu ve fotograf kagitlari cikiyor ama supriz sekilde cikmayan teksey var o da garanti belgesi. CANON’cu arkadas beni bas CANON’cu arkadasa refere etti. Iyi dedim ve buyurdum kasaya.Bas CANON bey baslarina bu olayin sik sik geldigini belirtti. Ben de nasil oluyor kapali kutunun icinden garanti belgesi mi dusuyor dedim ? Yok dedi teshir urunleri icin konusuyorum. Ben de dedim yilda son urun olarak devami gelmeyen kac tane urun satiyorsunuz ? Arkadas cevap vermedi. Ben ustelemeye devam ettim. Printer’in icinden USB kablosu cikmasa anlarim, kartus cikmasa anlarim ama niye garanti karti cikmiyor hic anlayamiyorum dedim. Arkadas israrla dusmustur dedi. Sanki yercekimi garanti kartlarina bir pozitif ayrimcilik uygulama karari almis da bizim haberimiz olmamis. Faturanin uzerine seri numarasi yazilmasi teklifini tekrar tekrar yenilediler. Ben o anda seri numarasi olarak kutunun uzerindeki numarayi mi yazacaksiniz ? Ben nereden bilecegim bu kutunun bu printer’in oldugunun dedim. Haklisiniz dedi ilk arkadas. Ve acemi ellerle paketledigi printer’i acmaya basladi. Seri numarasinin yazildigi yeri bulamadi. Sonunda benim gosterdigim yerde bulunan numara ile kutunun uzerindeki numara karsilastirildi ve gorulduki bambaska numaralar.O anda demeliydim ki var misiniz bahse ? 1’e 3 veriyorum bu printer calismiyor. Siz 30 milyon koyacaksiniz, ben size 90 milyon verecem printer calisiyorsa. Tabi ki boyle bir sey o anda aklima gelmedi. Sadece bir migde bulantisi esliginde standlarini terki diyar eyledim.Olayi sonradan dusunce soyle bir aciklama getirebiliyorum. Printer’i bozulan bir CANON bayisi dostu vitrinde duran printer ile bozuk printer’ini degistirir. Bayi nasilsa bu printer rafta duruyor diye bu ise goz yumar. Hatta garanti kartini da dostuna takdim eder. Bozuk ve kullanilmis printer rafta, calisir durumdaki printer’in kutusu ise depodadir.Ben gelirim saf bir balik olarak ve oltalarina takilirim.Demek ki arkadaslar neymis Turkiye sartlarinda ucuz etin yahnisi gercekten berbat olabilirmis. Zehirlenmeden bu dersi ogrenmekten mutluyum. Bir bilincli tuketici olarak sizleri teshir urunlerinden uzak durmaya ve ucuza aldigimiz maldan her turlu melaneti beklemeye hazir olmaya cagiririm.Ne yazik ki piyasa ekonomisi falan degil, vur kac ekonomisi isliyor. Cetin Altan’in deyisiyle bogayi boynuzlarindan tutup da diz cokturemeyenlerin olusturdugu bir toplum, gunubirlik kazanclarla daha ne kadar bu gemiyi yuretebilir bilemiyorum.Yine bilincli bir tuketici olarak CANON’a karsi da tepkimi gosteriyorum. Oysa iyi bir marka. Amacim iyi bir markanin daha iyi servisle sunulmasini saglamak. Buradan CANON’culara gerekli denetim onlemlerini almalarini onemle arz ederim. Geminiz farelere emanet.
yorumlar
profesyonel firmalar, ürün ve hizmet hakkında eleştirilmekten rahatsız olmazlar, aksine firma için hataları en aza indirmenin, mükemmeliyete ulaşmanın yoludur bu.
Yazdığın mutlaka yerine ulaşacak, belki yarın üst düzey bir Canon idarecisinin masasında bile olabilir. Eleştirelim ki genel kalite artsın.
Evet, bize ediyor gibi gorunsede aslinda onlar sadece satici. Bu olay basima seagate ile geldi. Bariz bozuk olan ve garanti kapsami icinde olmasi gereken urunu seagate’in Turk distributor’u olan sirket kabul etmedi. Ben de seagate amerika’ya mektup attim bunun uzerine. Simdi adini unuttum bilmemne gate olan turk distributor’unun garanti kosullarini sitesinden ingilizce’ye cevirip seagate’e yolladim, aldigim cevap ise acik: Bunlar kesinlikle seagate’in garanti kosullari olamaz, distributorun yasattigi rahatsizliktan dolayi ozur dileriz. Urunu hollanda’daki seagate’e yollayin, posta masraflarini biz karsilayacagiz ve urunu yenisi ile degistirecegiz. Ben direk dumur oldum tabi. Koskoca seagate, gidiyor bir kici kirik hdd musterisi ile bu kadar ilgileniyor, ama bizim turk kafasizlar sadece malini sattiklari halde garanti olayini isletemiyorlar.
Canon Turkiye diye canon’un turkiye subesi olsa inanin bunlari yasamazdiniz. Biz hep bu tuccarlar yuzunden kalitesiz hizmet aliyoruz. Oradaki size mal satanlari, teknoloji satan bir sirket olarak gormeyin, bunlarun bakkalda, manavda karsilasacaginiz saticilardan baska bir farklari yok isleyiste.
haklısın, mini bar bi buzdolabı almıştık eve, dandik-duymadığım bi marka, 1 sene kullandık 2.sene bişeyi yanmış (nesi bilmiyorum, hiç anlamam). aldığımız bayiye sordum, “yok” diyo adam, “biz bişey yapamayız, kendiniz bi tamirciye buldurun parçayı”(o zamanın parasıyla 30-40 milyonluk bi parça), aradık ama yok, dolabın içinde fabrikanın adresinin, adının yazdığı metal bi etiket varmış, şikayeti yazıp faksladık, ertesi gün cevap, bir hafta sonra da (ücretsiz olarak) aradığımız parça geldi.
bayi ile uğraşmiycaksın boşuna, iş firmada bitiyo.
Tesekkurler arkadaslar. Ne yazik ki kaziklandiginizda veya kazigi gorup kactiginizda tuketici olarak yapabileceginiz fazla bir sey yok. Eskiler kaziklari sineye ceke ceke tecrubelenmisler. Tabii eski zamanlarda simdiki kadar onem kazanan bir piyasa mekanizmasi yoktu. Muhtemelen o zamanlar kucumen piyasada daha da kim kime, dum duma alisveris heyecanlari yasanirdi.Aynen yazdiginiz gibi gerek Seagate, gerek Canon duzgun is yapan, dunyanin belli basli ureticileri. Gitgide buyuyen bu tip sirketlerin tek bir korkulu ruyasi var markalarinin kirlenmesi. Ornegin benim yasadigim olay yani $100’un altindaki bir mal icin buraya yazdigim seyler CANON ismini ister istemez lekeliyor. Bu yuzden alisveris merkezinin ismini yazmak istemedim. Kafalarda ismi yanlis yere kalmasin diye.Piyasa mekanizmalarina gore sistemin kendisini daha iyiye yoneltmesi icin tuketiciden ureticiye bir geri donus olmasi gerekiyor. Bu geri donus eskiden dilekceler veya sozlu sikayetlerle olurdu, veya Ahmet Vardar’in kosesine yazardiniz. Ahmet Vardar da “Besiktas’tan manav hayrettin curukleri yine kesekagidinin dibine sikistirmissin, bak bu kacinci sikayet, gelmiyim oraya” prototipinde bir yazi koyardi kosesine. Ahmet Vardar kosesi bile bu insanlari caydirmada etkili olabiliyordu. Simdi ise Hafif, sozluk gibi kendi gazetelerimiz ve ilgi gruplarimizin iletisim organlari olan siteler var. Eksi sozluk binlerce kisi tarafindan ziyaret ediliyor, hafif de keza oyle. Bu kadar cok kisiye bir anda ulasmak sistem icin tamamen yeni bir durum. Internet’in yayginlasmasiyla bu sitelere yazilanlar daha da onem kazanacak. ABD borsasindaki islem goren senetler uzerindeki yahoo tartismalarini (finance.yahoo.com) manipule etmek icin birileri tarafindan adam tutuldugu soyleniyordu. Internet’in gucu sirketler tarafindan hicbir sekilde kucumsenmiyor.Sizler de basinizdan gecenleri sacmaliklari sadece cevrenize anlatmakla yetinmeyin lutfen. Bu site gibi herkese acik kanallara da yazin ki basinizdan gecenler bir hafta kadar arkadas cevrenizde konusulup unutulup gitmesin, sanal uzayda ilgili birileri okuyana kadar asili kalsin.Neyse cok uzatmiyim, zaten buraya gelenlerin bunlari biliyordur. Selamlar,
bu olayda tabiiki canon firmasının telafi edebileceği durumlar olsa da aslen canon un fima olarak içinde bulunduğu bir dolandırıcılık yok dediğim gibi yine işi çözmek durumunda kalacak olanlar onlar gibi görünüyor.yurt dışında fast food dükkanlarından aldığınız tepsiyi masaya taşırken kolanız veya herhengi bir ürün dökülürse yerine yenisini alabilirsiniz. sonuç olarak ne kadar büyük alışveriş merkezleri ne kadar büyük dükkanlarımız ne kadar son teknolojinin satıldığı storelarımız olursa olsun kapısından içeri girenler ister çalışan ister müşteri olsun bu düzeyde bir toplumdan olduğu sürece yaşanan aynı hayat olacaktır. şimdi burada kola döküldüğünde yenisi ile değiştirilse kaç kolasını dökebilecek insan olur düşündünüz mü? bunu yapmaya değer görüp bu konuda zaman harcayacak ne kadar çok insan var etrafta.seneler önce roland keyboardların yeni gelen bir modelinde bir hataya rastladık sadece belli opsiyonel tuşları aynı sırayla arka arkaya bastığınızda alet kilitleniyor ve restart yapmadan kullanılamaz hale geliyordu. her denememizde aynı sonucu aldığımız kesinleşince roland firmasının ilgili bölümüne gönderilen bir mail sonucunda hemen konuyla ilgileneceklerini anlatan bir mail geldi. 2-3 gun sonra ise bütün dağıtımı gerçekleştirilmiş o model keyboardlarını geri toplama kararı aldılar ve bütün dünyaya dağıttıkları söz konusu ürünleri geri topladılar. üründeki hatayı düzeltip tekrar piyasaya sürdüler.aklıma bir hikaye geliyor. iki çok pahalı ve lüks araba markası ile ilgili. bir adam a marka jipiyle dünyanın medeniyetten çok uzak bir dağın tepesinde kalmış. firmasını aramış nerde olduğunu ve sorunun ne olabileceğini sormuşlar ve hemen geliyoruz kusura bakmayın bir iki saat bekleyebilirsiniz cevabı almış. duyduklarına inanamayan arabanın sahibi zaten yapabileceği başka bir şey olmadığından beklemeye başlamış. söylenildiği saatte bir helikopter gelmiş arabayı kaldırıp adamı da istediği yerde bırakıp gitmiş. sonra araba yepyeni bir şekilde adrese telim edilmiş.bir hafta sonra ise yüksek bir mebla karşılığı kesilen faturası posta kutusundaymış. adam faturada yazan miktarı gördüğünde ilk olarak çok sinirlenmiş ama yepyeni arabasına bakıp evet tabiiki herşeyin bir bedeli vardır o kadar geldiler aldılar tamir ettiler diye düşünüp faturtayı ödenecekler rafına koymuşöteki marka arabaya sahip başka bir adam yine medeniyetten çok uzak bir dağın tepesinde pahalı arabasıyla kalmış. o da telefonuyla firmayı aramış sorununu ve nerede olduğunu sorup hemen yola çıktıklarını ve bir iki saat sonra orada olacaklarını bildiren firma yetkilileri söyledikleri saatte bir helikopterle gelip adamı ve arabayı almışlar. bir iki gün içinde araba yepyeni bir şekilde adamın evine teslim edilmiş ve aynı zamanda 2 sene boyunca bedava bakım yaptırabileceği servis merkezlerinin adreslerinin olduğu bir zarf ise arabanın torpidosundan çıkmış.sonra başka bir sohbet sırasında bu iki arabanın sahipleri karşılaşmışlar. ikisi de hastası oldukları arabalarıyla başlarından geçen olayları büyük bir gururla anlatmış ve gülmüş. birinci arabanın sahibi gevrek bir ses tonuyla; ‘yalnız bir hafta sonra gelen faturayı 3 taksitte aldılar mirim’ demiş. ikinci arabanın sahibi kendisine bir faturanın gelmediğini veya gelse de haberinin olmadığını farketmiş. borcunun ödenmediğinden gitgide büyüğüp başına dert olmaması için hemen telefonla adına kesilmiş faturanın olup olmadığını öğrenmek için firmayı aramış.firma yetkilisi telefonda :bahsettiğiniz tarihlerde herhangi bir aracımızın arıza yaptığı konusunda bir kaydımız yok. bu nedenle böyle bir faturamız da olamaz. bir yanlışlık olmasın bizim marka olduğundan emin misiniz ?
be goodie (johnny be good da denebilir) cok haklisin. ne yazik ki kafa eski kafa. Hayatini dogru duzgun sekilde hakkiyla kazanmayan bir adamdan, baskalarinin haklarina saygi gostermesini bekleyemezsin. Yazida da yazmistim sanirim Cetin Altan hep der durur bizim sorunumuz mesleksizlik diye. Bu sadece bir universite veya meslek diplomasi, belgesi almak degil, dunyanin neresine gidersen git yapabilecegin bir meslegin olmasi anlamina geliyor. Ornegin iyi bir doktor hic bir yerde ac kalmaz. Doktordan kullanilmis araba alinir. Iyi bir muhendis o is dali devam ettikce kendini yeniler ve is bulur. Ama sen hayatini gecici kazanclar uzerine kurmussan, cevrendekileri de kendin gibi biliyor ve goruyorsan, yaptigin kucuk esnafligin eninde sonunda kendine verecegi zarari hesaplayamiyorsan birilerinin sana bunu anlatmasi gerekir. Bizlerin tuketici olarak elimizdeki guc sinirli. Fakat buyuk firmalar sadece ve sadece piyasada kotu isim yapmamak icin bu konularda son derece hassaslar. Buyuk firmalarin bayileri de ayni hassasiyeti ister istemez gostermek zorunda. Is sadece zaman meselesi. Curuk yumurtalar elbette ayiklanacak ve sistem daha duzgun bir hale dogru ilerleyecek. Amacimiz elimizden geldigince bu prosesi hizlandirabilmek.Bu durumda benim bir kaybim olmadigi icin tazmin edilecek bir durum yok. Yalniz gittim inadina rakip firmanin yazicisini aldim. Konustugum CANON bayisine de bu printer nasil diye sordum ? Yapmaya calistiklari isten hic de memnun kalmadigimi belirttim. Oradaki satis elemani cocuga burada calisma diyecektim ama o kadar ileri gitmeyeyim dedim.
no logo: en tanınmış markalardan bazılarının kendilerini bir sprey boya kutusunun, bir bilgisayar korsanlığı olayının ya da uluslararası bir şirket karşıtı kampanyanın yanlış tarafında bulduklarını açıklıyor
anlamadim cünkü, neden alisveris merkezini de desifre etmiyorsunuz…bu adamlar canon un temsilcisi olarak oraday mis da, kasa kime ait, parayi kime ödüyorsunuz, alisveris merkezinin icine canon bit pazari mi acmis???sizden alisveris merkeziyle ilgili de bir reklamasyon alalim bu is tam olsun…
adamlarin kendi kasalari vardi. garanti belgesi cikmayinca menejerlerinden biri geldi aciklama yapti. anladigim kadariyla supermarket alisveris trafigini artirmak icin bilgisayar kisminda bu adamlara ozel yer vermis.