Sonra tabii ben “olmaz” dedim. Akıl almıyordu. Beeper’dan Sound Blaster’a geçeli daha 2 yıl falan olmuştu. MIDI diye bir şey vardı ve ses kartına MIDI kablosuyla “org” takınca müzik yapılabiliyordu. Ama ağzımızla böyle “fiyyünki dımıdı dımıdı, dirininonom” diye çıkardığımız sesleri Midi’ye çevirecek bir teknoloji imkânsız gibiydi. Hele bir WAV dosyasını MIDI’ye çevirmek? Aman tanrım, neler düşünüyordum ben böyle? Açlıktan olmalıydı. Ama Ylajali?Aradan birkaç yıl geçti. “Mümkün mü acaba” diye aranırken Wav2Midi diye bir program buldum. Tek kanal kakafonisi ancak, tek enstrümanlı bir kayıtta biraz işe yarıyordu tabii sustain, distortion gibi değerlerden, komalı seslerden eser yok.
nerde boynu bükük bir roland e-70 görsem
Bugün şöyle tekrar bir bakmak isteği geldi çattı. Olay artık almış yürümüş. Şöyle ki: Artık gayet sağlıklı hatta hayran bırakacak derecede kaliteli bir şekilde WAV/MP3 vs. MIDI’ye dönüştürülebiliyor. Hem de “multi enstrüman“.
müzikal dönüşüm zamanı
Bununla da kalmıyor ağzınızla yaptığınız müziği (Türk insanında default enstrüman elektro bağlamadır bu durumda) MIDI’ye çevirebiliyorsunuz. Tabii yetmiyor, MIDI de MP3/WAV’a dönüştürülülebiliyor. Üstelik bu işi online yapan Web aparatları bile var.
rafet el roman midileri gelmiştir
“Peki ya bundan sonra?” derken “Vocaloid” ne durumda diye bakasım geldi… 2005’ten beri bir değişiklik yok ama daha ne olsun ki zaten? Yeni sürümün soprasosu bile var, bilgisayar düet yapıyor, yani daha ne istiyorsun?robotlar ne tür müzik sevecekler acaba diye düşünmeye başladım hemen sonra. İnşallah civ civ civ kafa beyin ütülemezler diye kederlendim. Asimo klasik müzikçi ama n’olur n’olmaz hani. Robot çok hüzünlü bi varlık be ali sami…
