uzay’da geçen bilim kurgu filmleri ilgimi daha bir çeker, özellikle içinde mars varsa daha bir farklı olur benim için, hele robotlu felansa izlemede yanında yat 🙂 işte 2000 yapımı kızıl gezegen ( red planet ) böyle bir film, aşk, ihtiras, çevrecilik, robot, mars, vurdu kırdı ne ararsan!..yönetmenliğini Antony Hoffman‘ın yaptığı filmin başrol oyuncuları da kuvvetli; Val Kilmer, Carrie-Anne Moss, Tom Sizemore… konusu da fena değil hani, günümüz de oldukça alevlenen çevrecilik hareketlerine bir gönderme ile başlıyor… nefes alması imkansız hale gelmiş dünya’da çözüm maalesef insanları başka bir gezegene yani dünyalaştırma işlemi başlatılmış mars’a( “mars neresiydi yaa” diyebilen olursa diye link) taşımaktır… eğer bu olmazsa yüzyıl içinde tüm insanlık yok olacaktır ( aman ne fecii ) ancak bir sorun belirir, mars’da beklenilen olmaz ve oluşmaya başlayan yaşam koşulları inanılmaz bir şekilde birden bire yok olur… atmosferde oluşturdukları oksijen yok olmuş gibi görülmektedir… bu dünyalaştırma işlemi o ana kadar insansız yürütülmüştü, ancak şimdi bir ekibin oraya varıp bir “kolaçan” etmesi gereği doğmuş görülmektedir… bölece ilk defa mars’a insan ayağı değecektir.. ekibe amee isimli (dehşetengiz) bir askeri robot eşlik etmektedir… ancak iniş sırasında problemler yaşanır ve film orada başlar 😉

amee
amee

esasında güzel bir hikayeye sahip film, pek parlayamadı, beklenen ilgiyi göremedi diye düşünüyorum… nedenini muhtemelen filmin anlatış tarzındaki ( bana göre ) kütüklüğe bağlıyorum! bodoslama bir anlatımı var, yani başladığı gibi bitiyor. hani öyle bölük pörçük bu da nerden çıktı şimdi vs dedirtmiyor, kurgu güzel ancak hani düm düz bir tünelden koşarak geçermişcesine hikayeyi yutuyorsunuz… esasında eğlenceli bir film, efektleri de oldukça iyi hatta çok iyi. bu kadar eleştirmeme rağmen, beğeniyorum da bu filmi 😉 eğer izlemeyen varsa, güzel bir eğlencelik ve hatta akıl fikirlik…http://www.youtube.com/watch?v=0P2uJaiDJfg