kendisi yaklaşık 4 yaşındayken girmişim abimin hayatına…girmişim ve alt üst etmişim.
öyle ya, 4 sene boyunca ilk ve tek olmanın zevk-ü sefasını çekerken minik ve şirin bir kız çocuğu (efenim, bu ben oluyorum!) annesinin ve babasının sevgisinin ikiye bölünmesine neden olmuş. ben olsam öldürebilirdim bile! ama gerçek bi “abi” gibi koruyup sevmiş beni hemen. işte o küçükken kendi harçlığından bana dondurma alan, büyümeye başladığımda beni korumaya çalışan (ama asla “korumak”la “kısıtlama”yı karıştırmayan), ilk defa beni bir karşı cinsle elele gördüğünde korkudan üç buçuk attığım (yanımdaki arkadaş benden beter olmuştu), bütün erkek arkadaşlarımla tanışma nezaketi gösteren abim, benim abim, evleniyor! yani kaba tabirle, elalemin kızı alıp götürüyor! çok üzgünüm. ama hatun kişiyle (“yenge” lafından hiç hazetmem) çok mutlu olacağına inandığım için seviniyorum. insanın abisi olması güzel…onun gibi bir abisi olması daha da güzel. seni özleyeceğim!
yorumlar
Allah mesud etsin. Bir yastıkta kocasınlar. Vs. vs. vs.
duygulandım yahu..
evet bir yastıkta kocasınlar. hatta ellerini çabuk tutsunlar, zira içimde dayanılmaz bir “hala” olma isteği var. 🙂 ehe!
“çok mersi” demişti bir kız sınıfta, ortaokuldaydık, türkçe öğretmeni,
“kızım evladım, “çok” arapça, “mersi” de fransızca bir kelime, biz türkçe konuşuyoruz. olmuyor böyle” demişti, şaşırmıştık.