bildirgec.org

sersemtavuk

11 yıl önce üye olmuş, 5 yazı yazmış. 28 yorum yazmış.

hafiflemek istiyorum.

sersemtavuk | 29 July 2005 15:20

saniyeler nasıl da hızlı geçiyor. bak, az önceki cümleyi yazana kadar geçti gitti! tamam geçsin de, böyle bir şeylet yaparken geçmesin. kitap okurken, yazı yazarken, sevişirken, güzel bir şarkı dinlerken, uyurken, tavana bakarken, duş alırken…geçmesin misal.

ne kadar değişmişsin hafif görmeyeli. aferin.

aldatırken de geçmesin saniyeler. evet.

biri beni durdursun!

sersemtavuk | 22 April 2004 16:38

gayet güzel giden bir ilişkisi-kendince-bitmiş ve akabinde başlamak üzere olan bir ilişkinin içine eden bir insan evladı olarak, diyorum ki; eyyy özgürlüüüük!

öyle günlerce eve kapanıp içki şişesi koleksiyonu yapma dönemini geçtim ben. yalnız olduğum dönemlerde hayata karışmak istiyorum. her gece o bar senin, bu sinema benim gezmek, zıplamak, dağıtmak, hönkürmek, içmek, eğlenmek, dansetmek istiyorum.

yalnızken de mutluyum. bunu kanıtlamak istiyorum belki de-kendime-evet..

bu arada, özlemişim lan seni hafif!

tribal kaplan

sersemtavuk | 05 September 2003 22:10

birden bire oldu herşey. ‘tamam’ dedim, ‘dövme yaptırcam, istiyorum!’ ama işler sandığım kadar kolay değilmiş. önce temiz ve içine sinen bi yer bul. sonra yaptıracağın şekil konusunda karar ver -ki işin en zor kısmı- sonra etraftakilerin ‘neden yaptırıyosun? ya sıkılırsan? nasıl çıkarcan’ gibi saçma sapan sorularını cevaplamaya çalış. sonra parayı denkleştir..falan filan.

görmeyeceğim bi yer istiyorum. bunalabilirim çünkü. başkalarının da gözüne sokmak istemiyorum öyle. en iyisi sırt bölgesi o halde. peki şekli ne olacak? tribal bişiler? kaplan mesela? ya büyüklüğü? netten binlerce desen araştır…gözlerin+beynin .ikilsin bu arada…offf! çok zor çok…biraz daha bakayım ben şekillere…

salak pet shop sahibi

sersemtavuk | 10 July 2002 19:02

az önce karşıyakada dolaşmış, eve doğru gelirken gayet küçük ve basit bir pet shop gördüm. kapının önünde büyük kafesler vardı. kafeslerin içinde kediler, köpekler, tavşanlar falan duruyordu öylece. ama kedilerin bulunduğu kafes ilgimi çekti, çünkü ters birşeyler vardı. yaklaşıp bakınca malesef gördüğüm manzara aynen şuydu; 5 tane kedinin pislikten açılmayan gözleri, her türlü dışkı ve bilimum böcekler. kapının önünde uyuz bi kadın oturmuş öyle bakıyor. geçerken yüksek sesle “yazık bu hayvanlara yaa!” dedim. hayvan sevmeyen ama her nedense bir pet shop işletmeyi kendine meslek edinen hatun kişi hemen atıldı tabi! “siz veteriner misiniz?” dedi. hayvanların bu kadar sağlıksız bir ortamda yaşadıklarını anlamak için, veteriner olmak gerekmediğini söyledim. “biz hepsinin aşılarını yaptırdık, özel veteriner tuttuk” falan şeklinde yazmaya başladı. sonra da her nasıl bir hayal gücü varsa, “bunlarla ilgileneceğinize sokaktaki çocuklarla ilgilenin!” dedi. sokaktaki çocukların konuyla ilgisi olmadığını, çünkü kendisinin sokaktaki çocuklardan değil bu hayvanlardan para kazandığını, dolayısıyla bunlara iyi bakmak zorunda olduğunu söyledim. söyledim de noldu? bir kedinin beyninden daha az zekaya sahip hanımefendi anlamamazlıktan geldi falan filan. bu ülkede önce insan hakları yok, önce bunun sağlanması gerekir farkındayım ama, bu hayvanların insanlardan çektiği yeter artık diye düşünüyorum! durduk yere sinirim bozuldu bak şimdi!

“kardeş” olmak

sersemtavuk | 23 June 2002 19:07

kendisi yaklaşık 4 yaşındayken girmişim abimin hayatına…girmişim ve alt üst etmişim. öyle ya, 4 sene boyunca ilk ve tek olmanın zevk-ü sefasını çekerken minik ve şirin bir kız çocuğu (efenim, bu ben oluyorum!) annesinin ve babasının sevgisinin ikiye bölünmesine neden olmuş. ben olsam öldürebilirdim bile! ama gerçek bi “abi” gibi koruyup sevmiş beni hemen. işte o küçükken kendi harçlığından bana dondurma alan, büyümeye başladığımda beni korumaya çalışan (ama asla “korumak”la “kısıtlama”yı karıştırmayan), ilk defa beni bir karşı cinsle elele gördüğünde korkudan üç buçuk attığım (yanımdaki arkadaş benden beter olmuştu), bütün erkek arkadaşlarımla tanışma nezaketi gösteren abim, benim abim, evleniyor! yani kaba tabirle, elalemin kızı alıp götürüyor! çok üzgünüm. ama hatun kişiyle (“yenge” lafından hiç hazetmem) çok mutlu olacağına inandığım için seviniyorum. insanın abisi olması güzel…onun gibi bir abisi olması daha da güzel. seni özleyeceğim!