Dün birkaç arkadaş manzaraya gittik muhabbet etmek için. Sigarayı çıkardım. Bir çocuk geçiyordu o sırada, hafif bana döndü, duraksadı. Çakmak isteyecek zannettim, tam çakmağı uzatırken ters köşeye yatırdı beni. Plastik dosyaya konmuş bir kağıt uzattı:

-Sizce bu iki meslekten hangisi daha iyi?

Kağıt ortasından çizgiyle ikiye ayrılmış. Sağlık yönetimi ve fizik mühendisliği başlıkları altında mezunlarının calışabileceği alanlar yazıyor. Çocuk tek tek insanlara fikirlerini soruyormuş. Mekan Boğaziçi Üniversitesi bu arada.

-Fizik mühendisliği daha esnek, master yaparak başka disiplinlere geçebilirsin ya da akademik kariyer istiyorsan daha geçerli olabilir. Sağlık yönetiminde ise daha kolay iş bulabilirsin gibime geliyor. Tabii senin hangisini istediğin de önemli.

-Ben en son ikisi arasında kaldım.

-E ama bunlar birbirinden çok farkli alanlar. (futbolcu mu olsam matematikçi mi demek gibi)

-Evet öyle biraz.

-Peki.

Sonuç olarak fizik mühendisliğini secmiş oldum. Kağıdın arkasını çevirip f.m.’nin yanına bir “+” yazdı. 28 kişi sağlık yönetimini, 23 kişi de f.m.’ni seçmiş. Yanımdaki arkadaşların da fikirlerini aldıktan sonra meslek hayatını belirlemesinde katkıda bulunacak tanımadığı yeni seçiciler bulmak için ayrıldı yanımızdan.

Son nefesi çektim sigaradan. Pakette başka kalmamış. Sinir oldum, zaten kolay kolay bulamıyorum kısa camel light. Biraz ilerde hyundai minibüs vardı camı hafif aralık, siyah bir kedi ordan içeriye girdi. Gittik baktık çöp taşıyorlarmış minibüsle. Kediler çöpleri karıştırıyordu.

Biraz daha oturduk. Arkadaşlardan ayrıldım, yokuştan yukarıya çıkarken çocuğu gördüm yine, aşağıya iniyordu.

-Selam

dedi, gülümseyerekten.

-Selam. (fizik mühendisliği dedim ben)