sporu sadece futboldan ibaret zanneden bir ülkenin evlatlarına yeni bir sakız bulundu: fb’nin teknik direktörü zico’yu menajerleri 600 bin avro’ya gaziantep’e teklif etmişler ama “antep”in yetkilileri teknik direktörlük geçmişi parlak olmayan zico’yu almamış…ve fb 2 milyon avro’luk bir okkanın altına gitmişmiş…lokantalarda boğaz tokluğuna asgari ücrete talim eden komilere, menapoz huysuzluğuyla ateşlenen bedenine sürekli yelpaze arayışında oluşunu, ay burası da çokhavasız, bahanesiyle taçlandıran kadınların kaprislerini çeken “coiffeure” kalfalarına, oto sanayi sitelerinde ustasından yediği fırçaların haddi hesabı olmayan tırnakları motoryağıyla dolu sübyanlara nasıl satacaklar “spor” gazetelerini şimdi? nasıl kandıracaklar fanatikleştirdikleri çocukları?5n 1 k kuralını def-i hacet eyledikleri rezervuarlarına atanların “gazeteci” kılığında dolaştığı bu memlekette, kargalarla aşık atacaklar da “sanatçı” olarak salınıyor.kim ne derse desin, az gelişmiş bir toplumuz hala. bizim gibi okuma-yazma oranının yerlerde süründüğü, şifahi kültürün egemenliğinin hayata el koyduğu toplumlarda futbol bir “afyon”dur.3 f kuralı bizde de tıkır tıkır işler. avrupa başarılarının hengamesinde alınan siyasi-ekonomik kararların varlığından kaç kişi haberdar? milli ve kulüp takımlarının sözde başarılarının allanıp pullanıp nasıl bir dezenformasyon bombardımanına dönüştürüldüğünü görmek zor değil.bireyin hayata ve hayatın içindekini konumunu sorgulamasına mani olmanın biricikenstrümanı futboldur az gelişmiş toplumlarda. yatak odası gazeteciliği ve futbolun suyunu sıka sıka çıkartılan ve kopartılan sanal fırtınalar eşliğinde hayali gündemler…”oolum baksana, zico’yu antep’e kakalamaya kalkmışlar ama istememişler… bizimkilerde de amma kafa var be aabi!iki milyon yuro be abi ya… yazık değil mi?hişt kanki, versene şu simiti, çayım buz gibi oldu…”