Pek ti’ ye alınmayacak konu. Amacım, Hepimiz Hrant Dink’ iz diyenleri ya da yazanları eleştirmek değil. Tahminimce, Bush Türkiye’ de yaptığı bir gezide öldürülse, ardından kimse Hepimiz Bush’ uz da yazmaz veya söylemez.Bush’ un dünya görüşü gün gibi ortada zaten. Fahrenheit 9/11 de bunu iyice sağlamlaştırdılar. Öncesinde Suudi ortakların Amerika’ daki bir şirkette hisselerinin varlığı. Sonra bu şirkette Bush adının geçmesi ve günümüz Amerika’ sında Suudi Kralların ekonomideki payının 860 milyar dolar oluşu. (Bu pastanın azımsanmayacak bir kısmı. Düşünsenize bir gecede bu paranın çekildiğini…) Usame bin Ladin’ in ailesinin veya akrabalarının 11 eylül saldırılarının olduğu gece özel bir uçakla gönderilmesi. Bunu güvenlik olsun diye yapmışlar(!) Ama sorarım size, ailenizden birini, biri katletse, sorguya katledenin ailesinin bireylerinden bilgi almakla başlamaz mısınız?Kameralar Türkiye’ ye döndüğünde, sorguya Samast’ ın ailesinden başlamadan, babası ihbar etti durumu. Bu durumun o kadar vahim olmadığının göstergesi. Eskiler daha sağlam belki ama yeni kuşak da Bayrak, üstünde Kuran- ı Kerim ve onun da üstünde silah ardından yemin töreni kurgusuyla kandırılmış fedai veya kandırılma potansiyeli olan çok hayalperest var.Hepimiz Bush’ uz demeye az kaldı ne yazık ki. Güvercinleri vurdular bu ülkede, başımızda da kelaynaklar kaldı. Eskiden tüp kuyruğundan dert yananlar, orta vadede su kuyruğundan dert yanacak gibi gözüküyor. Ve bu millet Ulusa Sesleniş programlarındaki sanal reklam uygulamalarındaki reklamı yapılan sulardan içecek yakın zamanda.Öldürüldükten sonra, Hepimiz Hrant Dink’ iz diyeceğiz. Ya da Uğurlar Olsun diyeceğiz. Ya da aynı gün üç kalemin yasını tutacağız. Geriye kimler mi kalacak? Bu gidişle Bushlar kalacak geriye. Belki de bu kadar pasiflikte, polemikte, kültür mozaiğinden turizmde reklam yaparken, farklı kültürlerden aydınların veya fikir adamlarının öldürülüşünden sonraki çelişkiyle, bizler kimse olamayacağız. 35000 şehitte hiç bir Ermeni, Hepimiz Türküz demedi. Ya da, Ermenistan’ da bir Türk öldürülse, Ermeniler, Hepimiz Türküz der mi? Bunlar böyle bir ortamda insanın aklına gelebilecek sorular olmalı mıydı sizce? Dönen dolaplara karşı zaman kaybı ve gündem meşguliyeti gibi acımasız bir açıdan bakılabilir mi bu duruma? Türkiye 3 önemli ismin yasıyla + birkaç gün öncesinde 301′ den yargılanan ve soykırım konusunda antipatiye sahip bir yazarın öldürülüşüyle sarsılırken, tam o esnada başka bir yerde…O tarihlerde Amerika, Rusya’ nın arka bahçesi Ukrayna’ ya savunma ağırlıklı silah muhimmatı yerleştirdi. Çin, füze denemeleri yaptığını doğruladı. Bunlar neye karşı yapılan denemeler? Ya da kime karşı alınan önlemler?Bireysel silahlanmanın had safhada olduğu gerçeğini de göz önüne alırsak, yıl 2046(mesela)’ da Bush’ tan verilen bir emirle kelaynaklar hala zirvedeyse, su savaşları veyahut her neyin kıtlığı çekiliyorsa, silah sanayinden gelecek parayı hesap eden sanal reklamcılar, nükleer silahlanmayı bireysel düzeyde ele alan tasarıları meşrulaştırmaya girişebilir belki de? Bu durumu kalemle yazıp çizenler, yine öldürülür ve yılın 365 günü, günde 2 aydının öldürüldüğü koca bir anlamlı yıl olur…Hepimiz silahlanacak mıyız hala? Hepimiz Bush’ un istediği gibi mi olacağız? Hepimiz Bush mu olacağız?