Ekranoplan, bir süredir zamazing’e göndermeyi düşündüğüm, fakat derinlerinde zamazing’i aşan bilgilerin varlığıyla gaza gelip hafif’in sol yakasına çiçek misali kondurmak istediğim bir konuydu.
Korabl-Maket, en büyük ekranoplan
Ekranoplan ya da henüz resmi olarak adı konulmadan önce Amerikalı casuslar tarafından “Hazar Canavarı” olarak tanımlanan bu taşıt; her türlü düz yüzeyde kullanılabilen, kanatları normal bir uçağın yarısı uzunlukta ve yüzeyden sadece birkaç metre uzaklaşmak suretiyle yer etkisinin (Bkz. orjinal Ground Effect) gözüne gözüne vurarak hem enerji tasarrufunun haddinde çalışıyor, hem de düşman radarlarına yakalanmamayı başarabiliyormuş.Rostislav Evgenievich Alexeev (1916-1980) tarafından geliştirilmiş bu icat soğuk savaş döneminde Hazar Denizinde bol bol görülebiliyormuş ve teknoloji uzun yıllar Rusya’da saklanmış. Keza yukarıda resmini gördüğünüz Korabl-Maket (KM) adındaki bilinen en büyük ekranoplan çok gizli askeri bir projeymiş o yıllarda. Bana pek inandırıcı gelmese de tam 984 gross ton yük taşıma kapasitesine sahip bu yaratık 100 metreden uzun, 531 gross ton ağırlığında ve saatte 400 km hıza erişebiliyormuş. 1987 yılında Karadeniz’de hizmete başlayan Lun-class adındaki bir modeli ise 550 kms hız yapabiliyormuş.Rostislav Alexeev ayrıca sualtı kanat modelini icat eden kişi. Hydrofoil ya da deniz otobüsü olarak bilinen bu tür ulaşım araçları su üzerinde yüksek hızlara ulaşabiliyorlar.Rostislav Alexeev tarafından tasarlanan en popüler Hydrofoil’lerden biri olan Raketa-1 1957 yılında üretilmiş.
Raketa, deniz otobüsü
30 yolcu taşıma kapasitesine sahip bu deniz otobüsü uzun yıllar boyunca 420 kiliometrelik bir hatta Volga Nehri üzerinde hizmet vermiş.1900 yılında üretimine başlanan bir diğer model Voskhod ülkemiz tarafından da satın alınmış.
Voskhod, eurofoil
Ekranoplan’a geri dönecek olursak, sekiz adet gövdede ve iki adet kuyruk kısmında olmak üzere toplam on adet Dobryin VD-7 modeli turbojet monte edilmiş KM, ilk olarak Kasım 1966’da havalanmış. İlk deneyimlerden sonra ebatlarında birçok değişiklik yapılan KM, 1980 yılında pilotaj hatası nedeniyle kırıma uğramış. Rostislav Alexeev, bu projenin devam ettiği esnada askeri amaçlı taşıma görevlerinde kullanılmak üzere orta boy bir araç için çalışmalar yürütmüş ve ortaya A-90 Orlyonok çıkmış.
A-90 Orlyonok
Diğerinden daha hafif olan ve 150 personel kapasiteli bu araç 400 kms hıza erişebiliyormuş.Rostislav Alexeev 1980 yılında KM’nin kırımı sonrasında Deniz Kuvvetleri tarafından bu projeden alınmış ve hayatının geri kalanını tüm bu bilimsel hadiselerden uzakta, yoğun sportif faaliyetlerle geçirmiş. Neden sonra 1980 senesinde de vefat etmiş.Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra Rostislav’ın çalışmaları da dünyanın geri kalanı ile paylaşılmaya başlanmış. Kendisi bugün “yer etkisi araçları” (Bkz. Ground Effect Vehicle) konusunun babası olarak kabul edilmektedir.Kaynaklar:* In search of the Caspian Sea Monster* List of ground effect vehicles* Rostislav Evgenievich Alexeev* The Caspian Sea Monster Video* How the ekranoplan works
yorumlar
Bu ne ki benim amcaolu virajı 400’nen alıyor :p
jet seviyorlarmış herhal
hmm… ne kadar da hafif olsa sonuçta bir ekranoplan diyecez yani… sevdim bu cüsseli haberi!
Ekranoplandaki asıl amacım bizim saçma sapan şeylerle uğraştığımız seneler boyunca yabancı memleketlerin nelerle uğraştığını ve neleri başardığını gördükçe bugünkü kavgalarımızın ne kadar anlamsız ve o zamankilerden farksız olduğunu anlatmaktı. Bu gibi eski zaman makineleri hakkında daha çok yazı eklemek istiyorum.
haklısın. buzullar arasında bulunan 23 tonluk mamut fosilini taşıyan devasa Rus helikopterinden; ayrıca Kursk’ü buz denizinin dibinden çıkartıp Ruslar’a teslim etmeyi başaran Hollanda ve Norveç teknolojilerinden filan da bahsetmeli. el milletlerinin ne kadar Mersin’e gittiklerini görmek, hatırlamak ya da öğrenmek, etrafa göstermek; özellikle genç nesillerimize de örnekleriyle ifade etmek gerekiyor. yazı dizisinin devamını bekliyoruz efenim.
Pati ve nothingrows şiddetlen kınandınız an itibariyle. Aselsan’ın dürbünlü tabancalarını , ısı algılayıcı tabancalarını, gece görüşlü tabancalarını duymadınız heralde.(dürbünlü tabancayı hatırlıyorum harbiden)Şaka bir yana Türkiye geriden geliyor harbiden. Cern’deki türkler misal, Ahmet Yıldız ne bileyim en azından ben öyle inanıyorum.
şimdi “bizde bi bok yok” demiyoruz yahu! haşa! gençler çalışıyorlar. fakat nedense kaynaklarımızı talan eden memleketler yüzünden midir artık, doğanın illet problemleri ile diğer ülkelerin uğraştığı kadar uğraşmadığımız için böyle bir tür rehavet içine düşmüşlüğümüzden midir, yoksam göçer genlerimiz hala birgün bu memleketten de göçme eğiliminde midir, nedir Allah’ım, neden Ewing şeklinde; bu konuya bu yatırım yapma, bu teknoloji geliştirme, bu eğitim şart, sağlıklı beden sağlıklı kafa moduna bir türlü yeterince giremiyoruz. kişisel projeler de nedense televizyon ekranlarında alay konusu olabiliyor. misal adamın teki cep telefonuyla tarlasında otururken evindeki çiçekleri sulayan bi tezgah kurmuş idi. işte neden bilemiyorum.yoksa işte nano teknoloji araştırma laboratuarlarımız var. dünyada bazı ilklere de imza atıyoruz. daha çok atmak için ya tembellik var serde ve yahut engelleniyoruz bir şekilde…
Yasakçı zihniyet, bilinçli olarak bilinçleri minimize etmeye odaklanmış medya, götü kalkmış bilgiçler, iş buyurana akıl öğretenler gibi çok katmanlı topluma sahip olmanın getirdiği yükümlülükler bunnar pati.Hani çok bilmiyorum naçizane.
@Avalianch ben çalışan veya çalışmayan kesimden öte, geri kalmışlığımızdan dem vurmak istemiştim daha çok. Yani biz kurtuluş savaşımızın ardından doğrulmaya çalışırken adam çölde jet motoruyla hız denemesi yapıyor, ihtilal sonrası analar ölüp giden yavruları için ağlarken interneti icad ediyormuş. Teknoloji anlamında kendimizi dünyalı, bu adamları da uzaylı gibi görmemiz gerekirken, hala ergenekonlarla, türbanlarla, şunla bunla uğraşıyoruz.
Neyin teknolojisini övdüğünüzü anlayamıyorum.Soğuk savaşta üstünlük kurmak için devletlerin gövde gösterisinde bulundukları savaş makinelerinin mi? yoksa insanları anlının çatısından vurmayı sağlayan ultra supersonik fantastik lazerli dürbünlü silahların mı?Teknoloji insanlarının yaşamını kolaylaştırmak için karartmak için olmamalıdır.Tabi diyeceksiniz 2.Dünya ve Soğuk savaş sayesinde teknoloji gelişti felan filan.Böyle bir teknolojik düzeyde gelişmeye ihtiyacımız yoktu şu anda da yok gördüğünüz üzere dünyanın da ihtiyacı yok hatta yakında daha fazla biz insanlarla uğraşmayacak gömecek sular altına.Teknolojik gelişmeler aslında insanların hayatlarını kolaylaştırma işinide abartmaya başladı geçenlerde bununla ilgili bir yazı vardı.Bence yapılan teknolojik gelişmler Dünyanın daha verimli kullanılması yok edilmemesi toplumsal hücrelerin,organizmaların ortak amaçlarıdoğrultusunda yapılmalı.Vahşi kapitalizim ve sosyalizm’in yüklestilmesi devletlerin üstünlük cabaları yada piramidin üstündekilerin ceplerine itap etmemelidir.Nikola Tesla
çat.Majorianın yorumun altı olcak burası ha!
Konuyu dağıtmak istemem ama alışmış kudurmuştan beterdir derler ya bizde işte herşeye alışıyoruz.Tabi konuda anlatılan teknolojik gelişme hızlı taşıma sistemi felan ilginç ve yararlı konu da guzel fakat lakin yorumlar eleştiriye açık. askeri gelişmleri teknolojiden saymak istemiyorum acıkcası.bize okullarda hep insanın hayatanı kolaylaştıran falan filan demişlerdir.ne bileyim artık değiştirsenler bari insanı anlının çatısından vuran yada ülkeleri zengin eden yazsınlar.Gerçek o kadar ortada ki ama kimse kral çıplak diyemiyor nedense deyince de gülüyolar işte.”başka bir dünya mümkün” diye klişe bir sözle bitireyim bari nacizane yorumumu
Medivel senin hocan nazişist olmasın. Valla bizimkiler einstein temelini bulmuş atom bombasının ama valla istemeden billa istemeden diye kendilerini yırtarlardı.Çok pişman olmuş tevbe etmiş.Böyle daha iyi oldu. Göt korkusu yaratıyor insanda lan ben şindi savaşa girsem mazaallah 1 hidrojenlik işim var en iyisimi sittir et oluyor güzel de oluyor. Yaşasın aynştayn.
biri beni anmış, kulaklar zır zır çınladı da yettim! bakayım tartışma ne boyuta ilerlemiş. bi okuyayım şu yukardaki yorumları…
Hep resim bir videosunu göremedik şu meretin, bide deniz dalgalı (öyle böyle değil aşırı dalgalı) bu meret nasıl uçacak?
http://www.youtube.com/watch?v=dv2dUgbSZi8
Öyle böyle olmayan hava şartlarında uçak seferleride iptal oluyor zaten.
interesting…
geçen hafta bbc’de james may’s big ideas programında çıktı bu araç. yolda engebe falan olursa problem çıkabiliyormuş. buzda gideninde motorların açısı değiştirilip aerodinamik vs vs…
bilgiler için teşekkürler.ilansahibindenemlakikinci elaraba