Neredeyse iki yil olacak hafif.org’a kayitliyim ama bir tek satir yazmis degilim. Arasira belli basli yazilari okumaktan veya basliklarina bakmaktan oteye bir eylemim olmamis. Bir kac da link denemesi… Hepsi bu… Bu, astigim ilk yazi oluyor.Hafif.org veya baskaca bloglara hep kusku, merak ve hayretle bakilir etliye sutluye karismama egilimi olanlar tarafindan. Genelde seyleri ve olaylari uzaktan izleme secenegini tercih ederler. “Kim okur bunca yaziyi?” denir mesela. “Kimsenin okumadigi hakkinda beyanda bulunmadigi milyonlarca paragraf; kendime e-posta gonderirim daha iyi”…Bosluga savrulmus, kayip bir zamanin diliyle daha telaffuz edilmeden yok olmus sozcuklerin izini surmenin anlami nedir?Merak edilecek, arastirilip ogrenilelecek o kadar cok sey var ki. Okuncak kitap, izlenecek film, katilinacak festival, uzulup kahrolunacak ama zamani tersine calistiracak mekanizmadan yoksunlukla iki el iki cepte harcanak zaman…Yani hicbir seye yetisemiyoruz. Zaman o kadar az, omur o kadar kisa ve buna karsilik pesinden kosulacak gerceklik ve hadise ise cok fazla.Bir de yas fakoru var bu gibi yerlerde ciziktirirken yazicilarin hesaba kattigi. Hep yirmilerinde korpe gencler mi laf ucusturuyor saniliyor? Yok oyle sey!Demem o ki, yazip cizenler de biliyor ya, gerceklesmesi mumkun olsa bile vazgecmesi gereken seyler vardir insanin. Yani belli bir yasin ustune cikmis kisioglu ne kadar yirtinsa da bir obuayi ufleyebilir ama virtuozu olamaz.Bizim getirecegimiz ses de iste o ufleyebilecegimiz obuanin cikaracagi ses kadar.