Ben açıkcası yazıyı beğenmedim. Mustafa filmini izlemedim fakat yazarın fikirlerinden ziyade fikirlerini sunuş biçimi rahatsız etti. Köy kahvesinde 2-3 adamın politikadan bahsetmesiyle bir köşeyazarının üslubu aynı olmamalı.
Dündar bir gün devrimcidir, öbür gün AB taraftarı. Bir gün İslamcıları ve PKK’yı bile kucaklayan sözde özgürlükçüdür, öbür gün Kemalist. Bir gün masa başı belgesellerini finanse eden şirketlerin sözcüsüdür, ertesi gün özel girişim düşmanı. Bir gün ÖDP’lidir, ertesi gün Ecevitçi, yani kısacası ne olduğu belli olmayan bir meçhul adamdır.Boğuk sesli romantik Che Guavera pozlarındadır ama köşeli, yani tarif edilebilir değildir.
Devrimci ve AB taraftarlığı karşıt olarak kullanılmış. Devrimden kastettiği komünizmse yazar soğuk savaş paradigmasından sıyrılamamış hala.Benzer şekilde kendi tanımladığı özgürlükçülük ise Kemalizm’in karşıtı olarak sunulmuş. Benzer dikotomi hataları devam ediyor fakat hepsine teker teker deyinmeyeceğim.Yazının başında kalkan olarak kullandığı “Hayır ben komplo teorisi bilmem, hamaseti de sevmem” cümlesi de ne yazık ki gerçekten komplo teorisi üzerine yazdığı sonucunu değiştirmiyor. Mustafa filminde kendi belirlediği alt mesajları son zamanlarda yaşanan PKK yandaşı gösterilere bağlamış. Hatta bir adım daha ileri giderek Genelkurmay’ın da bu filme destek vermesini kendi yarattığı komplo teorisine bağlamış.
Düşünüyorum da biz ve bizim gibi düşünenler herhalde kraldan çok kralcıyız.Baksanıza Atatürk’un ordusu ya da onun bazı komutanları böyle bir tavrı takınıyorsa bize ne oluyor ya da biz niye çırpınıyoruz ki!
Son paragrafın da ana mesajı bu sanırım… Buradan da Sabahattin Önkibar adlı adı sanı duyulmamış yazara da bir alkış tutmamız gerekiyor. Herkes, Genelkurmay’da dahil, Mustafa adlı filme destek vererek yurdumuz üzerinde oynanan oyunların bir parçası oluyor. Fakat ne mutlu ki ülkemizi koruyacak ve bölünmesini engellemeyecek Sabahattin Önkibar gibi ultra-vatansever kişiler var. Siz olmasanız ne yapardık…
Dündar bir gün devrimcidir, öbür gün AB taraftarı. Bir gün İslamcıları ve PKK’yı bile kucaklayan sözde özgürlükçüdür, öbür gün Kemalist. Bir gün masa başı belgesellerini finanse eden şirketlerin sözcüsüdür, ertesi gün özel girişim düşmanı. Bir gün ÖDP’lidir, ertesi gün Ecevitçi, yani kısacası ne olduğu belli olmayan bir meçhul adamdır.
bu cümlede söylenenlerin birbirine karşıt manada kullanıldığını düşünmüyorum.ayrıca;
Düşünüyorum da biz ve bizim gibi düşünenler herhalde kraldan çok kralcıyız.Baksanıza Atatürk’un ordusu ya da onun bazı komutanları böyle bir tavrı takınıyorsa bize ne oluyor ya da biz niye çırpınıyoruz ki
cümlesinin tam manası çözebilmek için devamına bakmak gerek;
Hem bu ordunun eski Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın oğlu değil midir Çanakkale’deki şanlı zaferimizi Anzak destanına çeviren!Yok yok, tablo bu olsa da ben duramam, yine de itirazımı sürdüreceğim.Bak Yaşar Büyükanıt, bak Özden Örnek, bak Can Dündar; Mustafa Kemal, vatan yapılan bu coğrafyada birlikte yaşama adına, bölünmezlik adına semboldür. Adı üstündeki titizliğimiz onun içindir. Semboller paspas yapılırsa bütünlük de kaybedilir. Mustafa Kemal’i maske takıp aşındırmak ve aşağılamak, bu milleti aşağılamakla eşanlamlıdır…
direk genelkurmaya değil aslında tsk’nın içinden dahası kendi içimizden çıkan bazı isimlere vurgu yapılmak istenmiş bence.
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
Haber için çok teşekkürler. Her Türk gencinin okuması gereken bir yorum olmuş. Yazana da bildirene de teşekkürler…
Ben açıkcası yazıyı beğenmedim. Mustafa filmini izlemedim fakat yazarın fikirlerinden ziyade fikirlerini sunuş biçimi rahatsız etti. Köy kahvesinde 2-3 adamın politikadan bahsetmesiyle bir köşeyazarının üslubu aynı olmamalı.
Devrimci ve AB taraftarlığı karşıt olarak kullanılmış. Devrimden kastettiği komünizmse yazar soğuk savaş paradigmasından sıyrılamamış hala.Benzer şekilde kendi tanımladığı özgürlükçülük ise Kemalizm’in karşıtı olarak sunulmuş. Benzer dikotomi hataları devam ediyor fakat hepsine teker teker deyinmeyeceğim.Yazının başında kalkan olarak kullandığı “Hayır ben komplo teorisi bilmem, hamaseti de sevmem” cümlesi de ne yazık ki gerçekten komplo teorisi üzerine yazdığı sonucunu değiştirmiyor. Mustafa filminde kendi belirlediği alt mesajları son zamanlarda yaşanan PKK yandaşı gösterilere bağlamış. Hatta bir adım daha ileri giderek Genelkurmay’ın da bu filme destek vermesini kendi yarattığı komplo teorisine bağlamış.
Son paragrafın da ana mesajı bu sanırım… Buradan da Sabahattin Önkibar adlı adı sanı duyulmamış yazara da bir alkış tutmamız gerekiyor. Herkes, Genelkurmay’da dahil, Mustafa adlı filme destek vererek yurdumuz üzerinde oynanan oyunların bir parçası oluyor. Fakat ne mutlu ki ülkemizi koruyacak ve bölünmesini engellemeyecek Sabahattin Önkibar gibi ultra-vatansever kişiler var. Siz olmasanız ne yapardık…
bu cümlede söylenenlerin birbirine karşıt manada kullanıldığını düşünmüyorum.ayrıca;
cümlesinin tam manası çözebilmek için devamına bakmak gerek;
direk genelkurmaya değil aslında tsk’nın içinden dahası kendi içimizden çıkan bazı isimlere vurgu yapılmak istenmiş bence.