Bir gazeteci için sansür başına gelebilecek en kötü şeydir. Ama daha da kötüsü var, bir gazetecinin kendi kendi kendine otosansür uygulaması. Bir haber hakkında araştırma yapmak için internette gezinirken karşıma nası tanımlamam gerektiğini bilemiyorum ama en uygunu sanırım ”kafa tasçı” olacak bir kaç siteye rastladım. Amacım zaten bunlar hakkında bir haber yapmaktı, aradığımı bulmuştum aslında ama bu sitelerde ve forumlarda öyle yazılar vardı ki vicdanım bunları afişe etmeyi, reklamlarını yapmayı kaldıramadı. Bu haberi okuyan ve yeni bir ”Samast” olma potansiyeli taşıyanları etkileyip yeni ”Dink”ler yaratmak istemedim. Haberi olabilecek en hafif şekliyle yazdım ve editörüme teslim ettim ama sıkıntılarımı da belirttim, haberim yayınlanmazsa sorun olmayacağını belirttim. Çünkü bu sitede açıkca hedef ve hedefler gösteriliyordu. Bu forum ve sitelerde yazanları okuyan bir kendini bilmez(en hafif deyimle kendini bilmez) ”gaza” gelip eline silah alıp yeniden suç işleyip emniyet mensuplarıyla fotoğraf çektirsin istemedim. Kendi yazdığım bir haberin yayınlanmasını istemedim bu bana çok acı veriyor ama daha büyük acıları engellenmesi için bunu yapmam gerekiyordu. Belkide benim yaptığım yanlış bir şey. Belkide o sitede yazanlar doğru, belkide gerçekten ”Dünya Türk Olsun” söylemi doğru. Nasıl olsa biz dünyalı olamıcaz bari dünya Türk olsun demek doğru. Belki……..