…1 …2 …3Güllü, uykusuz bir şekilde günlerce süründü. Kahve Teyze’ nin yanına varması için meşhur Kuzguncuk yokuşunu çıkması gerekiyordu. Yokuşu çıkarken, arada sırada tıslamalı sesler de duyup irkiliyor ve etrafına bakıp kimseyi göremeyince tekrar yola koyuluyordu. Bu sesler, Kahin’ in bahsettiği Gullum’ a ait olabilirdi. Pazar, sabah 4′ e doğru Kahve Teyze’ nin kapısına vardı. Kapıyı çaldı ve…-Merhaba, Kahve Teyze.-Merhaba, Güllü.-Ama, adımı nerden biliyorsunuz?-Ben bilirim yavrucuğum.-Evet, doğru. Ben de salak gibi Kahin’ e gittim, gül gibi Kahve Teyzem dururken.-Yavrucum, öyle deme. Onun da bir bildiği vardır. Nazar boncuğu nerde?-Bak, onu da bildiniz. Kahin, sorudan ve felaketlerden başka birşey söylemedi. Nazar boncuğu mu? Şey, nazar boncuğu şey oldu.-Yavrucum, yemiyeceğim sadece nerde olduğunu söyle.-İşte burda.-Anlıyorum, etkisi altına giriyorsun onun ama ben birşey yapmam sana. Şimdi gel gelelim bu nazar boncuğundan nasıl kurtulabiliriz?-Evet, evet nasıl?-Fal bakmamız lazım. Sana bol köpüklü, şekersiz Türk kahvesi yaptım. Yoldan geldin bayağıdır, sürünüyorsundur diye. Bir yorgunluğunu alalım senin.-Valla, bilseydim en baştan buraya gelirdim Kahve Teyze.-İç bakalım o zaman. Telvesini de içme ama buddhala gibi. Sonra niye benim fincanımda birşey çıkmadı dersen karışmam.-Eheh, tamam….-Çevirdin mi?-Evet. Kahve Teyze, Kahin’ i nerden tanıyorsunuz?-O çok uzun bir konu Güllü. Aramıza bir erkek girdi şimdilik bu kadarını söyleyeyim. O yüzden ikimiz farklı şekilde geleceği yorumluyor, yol gösteriyoruz. O, olabilecek kötülükleri söylüyor. Ben çözüme giden yolları söylüyorum.-E, o zaman sen daha çok şey yapıyon! Onun, yaptığı bi bok olmadığı gibi, bildiği de bi halt yok. Felaket tellallığı sadece…-Öyle, deme. Kötülüklerin nerde olduğunu bilemezsek, çözüme giden yolu da bilemeyiz.-Neyse fal kurumuştur. Hadi bakalım, kurtaralım dünyayı.-Evet, önce bir dilek tut.-Tuttum.-Nedir?-Valla, onu da sen bileceksin!-Lan, debezek kılıklı. İnsan tuttuğu dileği bilmez mi?-Yahu, biliyorum da. Gelecekten haberdar olan sensin.-Valla, senin gibi bir gerzekle, o nazar boncuğundan nasıl kurtulacağız bilmiyorum ama Hüküm Dağı’ na giden üç yol var burda. Bak, tam burda, birinci yol, ikinci ve üçüncü. Üç vakte kadar, üstünden büyük bir yük kalkacak Güllü. Bir de bak burda bir kuş var.-Karesinek işte o. Anneeee.-Annen, bir orospu. Burda ciddi birşey yapıyoz, kötü kadınları anma burda.-Şşşşt, alo. Annem hakkında öyle konuşma, külahları değişiriz.-Aaa, bak burda haber alıyorsun. Yeni bir kardeşin oluyor sanırım, anası belli, babası yüz elli değil ama bu. Masum, temiz bir kardeş.-Allahım yav. Nazar boncuğundan haber versene artık!-Ha, bak o tam burda. İki kişi onu senden almaya çalışıyor. Biri çok güvendiğin, ağzının içine baktığın biri. Diğeri de çok sakındığın biri.-Eyvah, biri beni arkamdan mı bıçaklamaya çalışacak yani?-Olabilir, tedbirli ol!-Şimdi, fincanın dibine parmak bas bakayım.-Ne parmağı yahu.-Ah, unutmuşum.-Şöyle yapsam olur mu?-Olur, olur. Aaaa, ne güzel. Bak kısmetin var senin. Biriyle evlenceksin! Harbi diyorum. Bak bu kalp, bu da yüzük.-Yüzük mü?-Evleniyorsun, yavrucum. Düğününe çağrırsın beni di mi?-Evet de. Nazar boncuğu nolcak, kurtulamayacak mıyım ondan?-İstersen bana ver, ben götürüyüm onu.-Hayır, olmaz.-Ver onu diyorum sana.-Hayır, ne yapıyorsun, Kahve Teyze!-Ah, bilmiyorum. Sanırım testten geçiyorum. Nazar boncuğuna kendimi kaptırdım bir an.-Güllü, al ve nazar boncuğunu git burdan. Bana birşeyler oluyor. Onun etkisini altına giriyorum.-İyi de nereden gideyim? Nereye gideyim?-Önce Kadıköy’ e in. Ordan 110 ile Taksim’ e geç.-Vapurla geçsem olur mu? Hem aktarma ile geçmiş olurum.-Yok, kitapta 110 ile geçmen gerektiği yazıyor.-Ne kitabı ya?-Emine Beder ile Osmanlı Mutfağı kitabı.-Aaa, okumadım onu. Eee, sonra ne yapayım?-Taksim’ de İstiklal’ e in. Orda ak sakallı bir adam çıkacak. Adı da, Hamur Abi. Beni Kahve Teyze gönderdi de, hemen sana verir.-Çüşş, neyi?-Pardon, hemen sana gösterir.-Oha, neyini gösterecek?-Sıçtırtma lan, sus iki dakka sümük kebabı. Hüküm Dağı’ na giden yolu gösterecek. Hadi, git hemen burdan. Yoksa seni Saray Tuz ile yahni yapacağım bak. Kontrol edemiyorum kendimi.-Peki, Kahve Teyze. Fal için ağzına sağlık. Oğlunun sana selamı var bu arada.-Hadi, defol artık. Tuzluk geliyor bak!…