Anlatmazsam çatlarım derler ya,Apple IMC (Bilkom)‘a hem çok teşekkür etmek hem de başımdan geçen en ilginç olaylardan birini paylaşmak istiyorum.Bozulan MacBook’umu bir gün içinde tamir etmiş olmalarının şoku içersindeyim.Bilirsiniz, normalde elektronik bir cihaz bozulduğu zaman, servise gitmesi gerektiği zaman oldukça beklemek zorunda kalırız. Cep telefonları için Başarı Elektronik bildiğim en iyi servisti (nokia servisini durdurana kadar). Servise gider, telefonunuzu bekler bir çay içer biraz beklerdiniz ve telefonunuzu yapıp getirirlerdi.Sonra Teleservice, Genpa Tech olsun benzer arızalarda insanları ne kadar beklettiklerini bilirsiniz.Bendeki MacBook’un bir gün durduk yerde powerdrive’ının (cd/dvd writer) çalışmadığını farkettim. Beynimden vurulmuşa döndüm. Bilgisayarsız 1 ay geçirme fikri beni daha ortalıkta hiç bir şey yokken üzdü.Hemen internete girdim, apple’ın forumuna girdim ve aynı problemle karşı karşıya olan tonla insan buldum.Çeşitli tavsiyeler veriliyor ama hiç biri işe yaramıyordu. Zaten o foruma yazanlar da apple’ın önerdiği şeyin sorunlarını çözmediğinden bahsetmişler.Ben de bu güne kadar bilkom ile yolları devamlı kesişmiş biri olarak kendilerine mail attım. bilgisayarımdan en az 1 ay ayrı kalmamak istediğimi belirttim.Onlar da haklı olarak servise gelmemi, problemin tespit edilmesi sonrasında bilgisayarın ne kadar kalacağını söyleyebileceklerini belirttiler.Hemen bir apple mağzasına gittim. Onlara anlattım derdimi. Onlar da serviste o kadar kalmaz merak etmeyin dediler. Hatta isterseniz ellerinde powerdrive var mı öğrenip size haber verelim dediler.Ertesi gün (dün) telefon ettiler. Hemen gidin ellerinde powerdrive varmış dediler.Hemen gittim, bilgisyarı teslim ettim. Teslim alan Sema hanım, “yarın bitmiş olur” dediğinde epey şaşırdım.Ertesi gün (yani bugün) telefon geldi Apple IMC’den “Bilgisayarınız hazır” dediler.Bilgisayarı teslim almaya gittim. Sema hanım beni görür görmez, ismimle hitap edince bir kez daha şaşırdım. Tonla insan gelip gidiyor oraya.Bu arada belirtmek isterim ki bu tarz arıza servislerinde genellikle gelen giden sinirli olduğu için ortam hep gergin olur. Hep bir yerlerden bağrış çağrış sesi gelir.Burada öyle bir şey iki gittiğimde de yoktu. Gayet güler yüzlü ve ilgililerdi.Sema hanım, hemen bilgisayarınızı alıp geliyorum dedi, içeri gitti ve tahminen bilgisayarımı tamir etmiş olan bey ile geri geldi. Bu beyin elinde, minik cırt cırtlı bir poşet, poşetin içinde de birşey vardı. Diğer elinde bilgisayarımı gördüm.Bakıyorum bakıyorum o torbadaki nedir anlayamıyorum ki birden bire o torbanın içindeki şeyin bir adet madeni 25 yeni kuruş olduğunu gördüm.- Bu nedir?dedim gayri ihtiyari…- Bu bilgisayarınızın içinden çıktı!- Efen.. Ef… Efend… NE ?!- CD Rom’un içinden çıktı- Nasıl olur?Derken kahkahalar koptu, bunca yıldır bilgisayarla uğraşan, alan, satan, danışmanlık yapan birinin bilgisayarından para çıkmış olamaz. Karizma bitti, sıfırlandı diye düşündüm. Hep beraber epeyce güldük dediğim gibi.
Sonra o paranın oraya nasıl girdiğini anlamaya çalıştım. Eve geldim. Laptop’u koyduğum sırtçantam aklıma geldi. haliyle içine bakınca bilgisayarın içine giremeyen diğer bozuk paralar ile yüzyüze geldim.MacBook’un cdrom’u kapaklı değil, cd’yi içine alan (ne deniyordu o sisteme unuttum) bir şekilde olduğu için orası her daim açık.Ve böyle komikliklere açıkmış.Powerdrive gerçekten bozuk olsaydı bile bu kadar hızlı tamir edecekleri için Apple IMC’ye tekrar tekrar teşekkür ederken; “bilgisayarın parayla mı çalışıyo sandın, kumbara mı sandın” gibi espirilerin şimdiden üstüste defalarca yapıldığını belirtir, hepinize iyi günler dilerim :))