bildirgec.org

Krolock

11 yıl önce üye olmuş, 13 yazı yazmış. 126 yorum yazmış.

Şarap Çanağından Üç Damla

Krolock | 09 September 2008 14:09

  Üzüm suyunun eşsiz kıvamı şarap ve dimağımızdaki şarap kültürünün merkezinde duran şarap çanağımızdan üç damla damak şaklatıran cinsiden;

Nebbiola Nebbia, italyanca’da sis demektir. Langhe Vadisinden geçen Tanaro Nehri’ııin suladığı topraklar, gece gündüz ısı farkı yüzünden Eylül’de yoğun sis alır. Nebbiola üzümleri Ekim’de tam olgunluğa ulaşır ve hasat sırasında koyu mor renk alır. Nebbiola, adını, sisli görünümüyle kazanmıştır, Langhe Vadisi’ne ekilen bu üzüm. vadinin tepesini sever çünkü diğer alanlardaki taban  suyu fazladır. 2 şanslı köy, ürettiği şaraba Barolo, 4 köy ise Barbaresco adını koyar. Diğer bölgelerin şarabına Langhe Nebbiola denir. Kalitesi mi? Yüksek tanenleri ve gövdesiyle Barolo’dan aşağı kalmaz Kuru meyve kokuları açısından daha zengin olduğu bile söylenebilirLanghe’nin yakışıklı Cortese üzümleri, açık saman sarısı rengiyle genç kızların gönlünü çalar, acıbadem ve beyaz kır çiçeği kokularıyla  baş döndürür. Gavi Köyü, bu şarabıyla  ünlüdür.% 100  Cortese‘den  yapılan, bu dengeli şarap; peynir, şarküteri ve özellikle mis gibi bir lüferle çok iyi gider.

KÜLT FİLM TARTIŞMASI

Krolock | 05 June 2008 16:40

Bana göre kült film; yönetmenin ,egolarını tatmin etmek için veya bu sanat dalında tabuları yıkmak, klişelere bağlı kalmamak,para beklentisi olmamak yani tam bir özgürlük yaşamak istemi içinde yaptığı filmlerdir.

Yazıma bana göre kült film diye başladım çünkü internette kült film için tam bir karşılık yok herkese göre bir kült film tanımı var .Kimse ne olduğunu tam olarak bilmiyor bir kalıba sokamıyor aslına bakarsanız ‘’kült’’ ise dinsel bir terim..Aslında kült filmler popüler kültüre karşı yapılıyor fakat popüler kültürün kült filmlere yöneliminden dolayı bir anda popüler kültürün bu alının merkezinde buluyor kendini.Bence hiçbir yönetmenin kült film çekeyim diye bir kaygısı yok Sinema severler ve eleştirmenin çıkardığı bir kavram bu şöyle David Fincher Fight club’ı çekerken aman kült bir film yapayım kaygısı yoktu bence olsaydı popüler kültürün ilah yaptığı aktörlerden Brad Pitt yada Edward Nortonı filme koymazdı demek ki yönetmenin gişe kaygısı var senaryo değişik tamam çekim teknikleri değişik o da tamam fakat aktörler bu işi bozuyor.Kültlükten çıkarıp bir gişe film havasına sokuyor.Eleştirmenler bu filmi kült olarak nitelendiriyor.Ya da Stanley Kubrick’in Eyes Wild Shut’ı o film konu çok değişik çekim teknikleri süper gel görki Nicole Kidman ve Tom Cruise bu film koymak yeniden işi bozuyor Popüler kültürün tam ortasına atıyor .

Ernst Stavro Blofeld

Krolock | 14 May 2008 18:08

Ernst Stavro Blofeld, Ian Fleming tarafından yaratılan, bir super villain’dir. Kötü kalpli bir deha olan Blofel, İngiliz gizli servisinin ve dünya egemenliğinin baş düşmanı global suç organizasyonu Spectre’nin baş hayaletidir. Terörizm, intikam ve zorlama üzerine kurulu felsefesi, global üstünlük sağlamayı amaçlar.
Blofeld’i James Bond filmlerinde sıklıkla görürüz. Örneğin:

From Russia With love
Thunderball
You Only Live Twice
On Her Majesty’s Secret Service
Diamonds are Forever
For Your Eyes Only
Never Say Never Again

‘’@’’ ‘’ASPERAND’’ YA DA ‘’AT’’

Krolock | 13 May 2008 11:39

İşlevi çok büyük onsuz bir bilgisayar dünyası düşünülemez.

Hemen hemen tüm dillerde kullanılan semboldür ve şaşırtıcı olarak hiçbir dilde söylenişi aynı değildir.Söz gelimi

İngilizce ‘at sign’
Almanca ‘at zeichen’,
İspanyolca ‘arroba’,
Fransızca ‘arobase’,
Japonca’atto maak’

Ve bir çok yerde kullanıyormuş önceden mesela ticarette ‘oranında saymak anlamında

Örnek: 7 ekmek@1YTL=7YTL

Başka bir kullanım Francisco Pizarro ve Francesco Lapi(eski tüccar) tarafından amphorayı belirtmek için kullanılmıştır o zamanlarda hububat, şarap, vb ticari ürünlerinde ölçü birimi olarak amphora kullanılıyordu. (1 Amphora Peru Şarabı Şeklinde.)

Ölü Deniz Parşömenleri

Krolock | 12 May 2008 08:32

1945-1950 yıllarda Lut Denizi çevresindeki mağaralarda bulunan parşömenler 20 yy.ın en büyük el yazması eserlerindendir. ’’Qumran Kütüphanesi’’ olarak da bilinen bu eserler ikinci tapınak döneminin zengin faaliyetlerini göstermektedir ve kütüphane kavramını karşılamaktadır. Şöyle ki; parça parça parşömenlerden oluşan kütüphane 20.000 kadar parşömeni ve 100’den fazla kutsal kitabı bünyesinde bulundurur. Eserler İbranice, Yunanca ve şimdilerde yok olan aramaic dilinde yazılmıştır.

Bu parşömenler ana başlıklar halinde:
1)Tüm İncillerin ana başlıklar halinde toplanması,
2)İncillin çeşitli ilkelerinde ihmal edilen işlerin olduğu,
3)İncil ile alakalı yorumlar ve kıyametle ilgili görüşler çevresinde toplanmıştır. Bu parşömenlerin Esseniler tarikatına ait olduğu sanılmaktadır.

Öküz Olmadan Küpe Pisleyenler

Krolock | 02 July 2007 09:49

Uzun bir aradan sonra çok ihmal ettiğim hafif orgumuza hafiften birşeyler yazayım dedim bu şekil merakına hastayım kardeşim adamın yaptığı işi gıbtayla seyrediyor sonrada yaptığı işi değil de şeklini kendine monte ediyor bu hasta oluyorum verem oluyorum kan tükürüyorum efendim ben turizmin her alanında çalışmış olarak bu örneklerele birebir muhattabım; adam geliyor neymiş djmiş aslında d değil ama şekle bak üç küpe (iki solda bir sağda) kaşta veya çene üstünde pearcing hiç bir modaya uydurmadığım bir giyim tarzı ,boyalı saçlar kızılderili misali
ee trendy geç bakalım kabine
aa ben bunla çalamam
pieonner 5000 isterim,
ee çal bakalım oldies bir şeyler
yok müdür tarzım değil club çalarım ben
iyi çal bakalım club
bunlar neden oturuyor bu adamlar
müzikten anlamıyor
neyse ne maaş istiyorsun 2000YTL al babayı senin kara kaşına gözüne pearicngine boyalı saçlarına vercek param yok hadi sieeeee
gel bakalım barmen çocuk ne kadar güzel şişe çeviriyon sen öyle rus kızlara karşı yap bir pinicolada içelim
müdürüm ne konuyadu onun içine
neyse canım blue moon yap bakalım sodamı koyuyoduk spritemı
gülüm soğuk su ver bana ateş bastı..
ne maaş alıyon sen
1000 YTLöylemi neyse git personel müdürlüğüne müdürümün çok selamı var beni sirke gönderecekmişsiniz de

Atatürk’ün Kemiklerini Sızlatan Adam

Krolock | 02 May 2007 09:51

Evet sayın arkadaşlar ülkemizde gündemi hepimiz takip ediyoruz ve şu anda ülkeyi en çok meşgul eden gerçek AKP bu zamana kadar ılıman muhafazakar bir yapı sergileselerde son Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra artık foyaları iyice meydana çıkmıştır. Bu zamana kadar yaptıkları oportunizmden başka hiç bir şey değildir.Şöyle ki kendileri milli görüşün içinde yetişmiş olan zatlar milli görüşün aksine doğuya yönelmektense batıya yönelmişlerdir.Burdaki asıl amaç kendi baz politikaları konusunda kamoyu ve o çok korktukları ordu hasasiyetinden dolayı avrupa birliğine yönelmek doğrultusunda fikirler hürriyetini ülkeye getirmek bu sayade bu zamana kadar su altından götürdükleri siyasetlerini su üzerine çıkarmakatır.Bunlar ola dursun diğer bir gerçekte önemli yerelere atanan bürokratların seçilme kriterleri
1 imam hatip mezunu olmak
2 eşinin baş örtülü olması bu gerçeğin doğrultusunda
son büyük icraatları olacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kamoyunun bastırması sonucunda kendi aday olmayan recep tayip erdoğanın elinde bazı aday isimler vardı.Bilindiği gibi AKP içinde üç sözü dinlenen isim vardır R.Tayyip Erdoğan,Abdullah Gül,Bülent Arınç cumhurbaşkanlığı adaylığında ismi geçen Beşir Atalay ve Vecdi Gönül ciddi bir Bülent Arınç firenine takılmıştır.Her ne kadar R.Tayyip Erdoğan lider olsa da Bülent Arınç AKPnin ağabeyi niteliğindedir.R.tayyip Erdoğan bu olayları yine bir opportinist havayla atlatmaya çalışsada abisi dur demiş ve Abdullah Gül aday olmuştur. Evet bu ahval durumda türkiye için asıl tehlike
Bülent Arınçtan başkası değil kendisi Menemen olaylarından teğmen Kubilayın başını kesen derviş mehmetin öz be öz torunudur.Partinin diğer mensupları dışında şeriat ve benzeri tehlikelerden en çok dem vuran adamdır.Kendisine göre cumhurbaşkanlığı seçiminde dikkat edilmesi gereken bir hususda dindarlıkmış işte
Bülent Arınçtan inciler
1-60 Milyon insanı kardeş yapan laiklik değildir.”
2-1923Te Mars’tan düşmüş gibi bir devlet kurduk… Sapık ilkelerini tabu haline getirdiler… Arkasına saklanıyorlar… Ama hiçbir şey kar etmez… Ne tank, ne top… Takdiri Hüda’nın karşısında hiçbir beşeri sistem duramaz… Barajlar, barikatlar sökmüyor artık… 1 cm bile gerilememiz olmayacak… Bir ot halindeyiz… İçte dindar, dışta laik olduk… İki yüzlü olmaya mecbursunuz…”
3-Optimistler Derneğinden Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği mensuplarına varıncaya kadar bir kısım evde kalmışar ve ya bir kısım konken partilerinin müdavimleri sokakta filana bağlılık filana saygı yürüyüşü yapıyorlar