bildirgec.org

Kamil Cengiz

11 yıl önce üye olmuş, 3 yazı yazmış. 3 yorum yazmış.

Acemi Şoför

Kamil Cengiz | 22 December 2010 09:55

İstanbul’un akşam trafiğinde kurallara uyarak araba kullanmak zordur. Sen istediğin kadar kendi şeridinde gitmeye çalışsan da, birileri ya arkandan selektör yapar, ya sağından geçip pat diye önüne atlar, ya da iki taraftan seni sıkıştırırlar. Biraz hızlı gitmeye çalışsan önüne bir dolmuş çıkar seni durdurur, yavaşlasan arkadan kornaya basarlar, küfür kıyamet gırla gider.

Benim yolum belli, kimseye değmeden gideceğim yere giderim desen de, hergün meydana gelen irili ufaklı kazalardan biri birgün seni de bulacaktır. Ya akşam trafiğine girmeyeceksin, ya da birileri gelip senin fren lambanı kıracak veya er geç sen birilerinin tamponuna değeceksin. Bu kaçınılmaz.

Türk Malı Türk’ün Malı!

Kamil Cengiz | 13 December 2010 16:17

1929 yılı hem Dünya hem de Türkiye için önemli bir yıldı. O yıl dünya çok önemli bir ekonomik kriz yaşamıştı. Türkiye içinse 1929 bir umut yılıydı. Çünkü Lozan’da kabul edilmiş olan bazı ekonomik sınırlandırmalar anlaşma gereği o yıl geçerliliğini yitiriyordu. Ekonomik karar alma yetkisi artık tamamen Türkiye’nin kendi eline geçiyordu. Gümrükle ilgili vergiler hazine için artık yüksek miktarda bir gelir kaynağı olmaya başlayacaktı. Kısacası umut dolu bir yıldı.

Bununla birlikte 1929 yılının son aylarına kadar dünya krizin eşiğinde olduğunu tam anlamıyla fark edememişti. O yıla kadar Türkiye çok basit ihtiyaçlarının bile çoğunu ithalatla sağlıyordu. Ancak umutlu Türkiye bir anda pahalılaşan ithalat fiyatlarıyla sarsıldı. Dalgalı döviz hareketleri ve içeride tüccarların stoklama girişimleri başlayınca Sterlin karşısında Türk parasının değeri süratle düşmeye başladı.

Kapılarda Karşılananlar (Ali Kuşçu)

Kamil Cengiz | 07 December 2010 09:52

Tarihimizdeki önemli astronomi ve matematik üstadı bilim adamlarından biri Akkoyunlu Devleti’nde rasthanenin (gözlemevinin) başında iken bir ara elçi olarak Osmanlı padişahına gönderilmiştir. Geldiğinde bu bilim adamına İstanbul’da kalması için Fatih Sultan Mehmet ricada bulunmuştur. Koskoca Osmanlı Padişahının bu büyük lütfuna karşın “çok memnun oldum ama az bekle kardeş, başkasına sözüm var, ondan sonra gelirim” manasına gelen bir cevap vermiş ve Tebriz’de Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan’a verdiği söz gereği işini bitirip daha sonra padişahın İstanbul davetine icabet etmiştir. Tüm bunlara karşın Fatih Sultan Mehmet onu büyük kısmı devrin ileri gelen bilim adamlarından oluşan bir heyetle sınırda karşılatmıştır. Bununla da yetinmeyip müderris olarak 200 altın da maaş bağlamıştır.
Kuşçu lakabını babasının Uluğ Bey’in doğancısı olmasından ötürü alan tarihimizdeki bu nadide bilim adamı Ali Kuşçu (Ali Bin Muhammed), bugün yıldönümü olan 6 Aralık 1474, diğer bir araştırmaya göre de 16 Aralık 1474’te vefat etmiştir.
Bu vesileyle hem onu anmış olalım, hem de o günkü durumu bugüne bağlayalım istedim. Peki bugün neler oluyor?
Yabancı futbolcular havaalanlarında, kulüp yöneticileri ve coşkun taraftarlardan oluşan bir grupla tezahüratlar altında ve omuzlarda karşılanıyor. İmza törenleri düzenlenip milyonlarca dolar ya da avro ödenen futbolcular son futbol demlerini Türkiye’de öylesine geçiriyorlar.
Havalimanlarında karşılanan pop yıldızlarına otellerine varıncaya kadar organizatörler, sponsor temsilcileri ve kimisi sevinçten ağlayan çılgın hayranları şarkılarla eşlik ediliyor. Ertesi gün 150-250 TL’ye satılan biletleri kapışan insanlar stadyumda toplanıyor, en az yarım saat geç başlayan konser sona erdiğinde ünlü pop yıldızı Mısır Çarşısı’nda alışverişini yapıp cukka ettiği miyonlarla ülkeyi terk ediyor.
Kapılarda karşılanan daha neler neler var: Kapılarda karşılanan gurulardan mı bahsedeyim, televizyonlarda övgüler düzülen mankenlerden mi, üst seviyede törenlerle karşılanan dış kapının mandalı siyasetçilerden mi yoksa sınırda karşılanan teröristlerden mi?
Her ne hikmetse bir sürü insan kapılarda karşılanıyor. Bir de kapıda karşılanmayanlar var. Onların başında da bilim adamları geliyor.
Bilime hak ettiği değer vereceğimiz günler için…