bildirgec.org

cheyenne

11 yıl önce üye olmuş, 17 yazı yazmış. 11 yorum yazmış.

tanımak istemek

cheyenne | 21 January 2007 23:24

Birini gerçekten tanıdığını söylemek. Sanırım bunu hayatım boyunca söylemeyi başaramayacağım. Nedeni çok basit kendimi bile takip etmek de zorlanıyor olmam, bi anda değişen ruh halim, olaylara değişen bakışlarım, duygularım, sürekli kendini yenileyen beynim. Hayatımda bu denli sevmeyi başardığım, bağlanmayı onla sevdiğim tek varlık beni kendi değişkenliğimden bile fazla şaşırtabiliyor. İnternette nelerle uğraştığına merakım yüzünden bu topluluğun içindeyim ve burda kimseyi ilgilendirmeyecek olan bu yazıyı yazmak kendimi rahatlamaya yarar umarım. Burda yazmaktan bu yüzden de mutluyum. Ben ne kadar değişken olduğumu sansam da hiç değilse her nerde olursam olayım benim. Farkların olmasını anlamıyorum zaten. Yani nette girdiğim herhangi bir yerde ben içimdeki ben neyse oyum. Ve bunun dışında olan hiç bir insanın ne amacı olduğunu bulamıyorum. Anlamıyorum. Bir insanı hatta önce kendimi tanıdığımı bu hayat bitmeden söylemeyi isterim. İçimde umut gerektiği kadar var sanırım yoksa hala bunları düşünüp yazamazdım. 🙂

hastalığa yastayım :(

cheyenne | 15 January 2007 18:40

hastalık… Baş ağrısı, burnun silinmekten acıması, gözlerin her an ağlamaklı olması, isteksizlik ve sinir katsayısının artması. Hepsine yağdırılan küfür ve etkisizliği. istemiyorum sizi, bırakın beni…

seviyorum ve bencilim : )

cheyenne | 13 January 2007 02:59

Kopamıyorum sevdiğimden bir an bile. Ertesi gün yanımda olacağını bilsem de onsuz kalınca kapanıyorum ufacık bir kutuya başka birini görmek, başka bir sesi işitmek istemiyorum. Karanlıkta kalmış küçük bir zavallı gibi yalnız olmaktan korkuyorum. Oysa ben korkmaya değer bir şey bulamazdım. Hayatıma girene kadar böyle yaşamaya alışmışken herşey değişime uğradı. Sevginin esiri olduğum ve bencilliğinde tıkandığım bu günlerim rahat vermiyor artık ruhuma. Savaşıyorum kendimle ve sevdiğimi benden uzaklaştırcak herşeyle. Hayatımızdan bir nefesi bile kaçırmak istemiyorum aslında. Sevdiğimi bencilliğime esir edemem. İnsan herşeyi ister ve tabi ki herşeyi alamaz. İşte bu da aynı hesap. Ben onunla sevmeyi öğrendim. Beklentisiz, saf, düşünceli sevgiyi öğrendim. Hayatım boyunca sevgim ve bencilliğim olucak. Kimseye bir zararı olmayacak elbette. Sanırım dış dünyam için zincirlerini çoktan kırdım bencilliğin. İç dünyam mı?? Özgürüm ya da esirim desem yalan olur. Yaşayarak öğrenicem bunu. Son söyleyeceğim seni her dakika yanımda isteyeceğim bana ayrılan zaman içinde. Yanımda olursun ya da olmazsın ben istemeyi bırakmayacağım. Yani sevmeyi ve sevgimde bencilliği bırakmayacağım gibi.

evime geldim aaaa ne oldu bak hayat kabus ha ha ha

cheyenne | 06 January 2007 00:54

Artık insan olmayı beceremeyen varlıkları görmekten yoruldum. Hele böyle varlıklarla yaşamaktan, onlardan kurtulma gününü beklemekten ve her an tahammül etmek zorunda olmaktan ölesiye yoruldum. Bencilliğin doruklarında, bir şeyler vermek için çabalayanların ağzına sıçan, her daim kendini haklı sanan, bağırarak kendini üstte çıkarttığını sanan, gerizekalı, asalak varlıklardan bıktım. Hayatından çıkarttığı bir iki örnekle herşeyi bildiğini sanan ve bu zırvalarla vızıldayan sadece gürültü kaynağı olan yaratıklar defolun gidin hayattan. Bırakın insan olmayı başaranlar insanca yaşasın, rahat nefes alsın. İnsan evine gelince mutlu olur, huzur dolar, sevdikleriyle en güzel şeyleri paylaşmak ister her zaman. Ama nerde? Bunların hepsi nerde??? Bulan varsa yardım isteniyor. Acil bir yardım.

ankara …

cheyenne | 03 January 2007 21:48

eski tadı yok. sokakları başka, insanları başka, cafeleri barları başka ankaranın… değişimi yadırgamanın aptallığı içinde özlüyorum bazen o deli saçması güzelliğini. belki sadece değişen benim hatta belki değişmeyen benim. ama yok artık eski ankara , eski ben… çok garip bunların bazen çok iyi olduğuna inanıyorum bazen de kötü. aslında iyi ne demek ki. Hayatı düzene sokmak- takılmamak- orda burda içmemek- aşkın ağzına sıçmamak- değer vermek- aldığın değeri sağlıklı kullanmak- rahat bir nefes almak ve bir sürü eklenecek şey… evet bunları yapınca çok hafifliyor insan. ama peşinden gelen ve hep seni etkileyen sürekli çalışan beynin yeniden ağzına sıçmayı başarıyor. ya kabul edip isanların normal denen yaşamlarını sürdürcek ve sıkılsanda sessiz kalcaksın ya da hayatı olabildiğince tek ve değersiz yaşıyacaksın. bilmiyorum ölüm gelene kadar hangisi daha akıllıca. ama ben düşünmeden sıkıcı ve sessiz olmayı seçtim bile. kimbilir siz farkında olmadan neleri seçiyorsunuz. 🙂 ankara bana neler getirdi ve şimdi kendisi ne halde 🙂

yeni yılı bekleyen herkese

cheyenne | 31 December 2006 13:43

Aman aman ne güzel yeni bir yıl tüketmeyi diliyoruz yeniden. Sadece ömrümüzün yeni yılına iyi dilekler diliyoruz. Ve umarım herkes biliyordur bu dileklerin hiç bir şey yapılmadan gerçekleşmeyeceğini. Hayatımız mutlu, huzurlu, sağlıklı geçsin isteriz hep ha tabi bir de paralı. 🙂 Yeniden umarım ki herkes bunlar için (hatta sadece kendileri için değil) hayata bir şeyler katmak için çabalar. Herkese ve nefes alınan yıla bol sevgi, saygı, huzur diliyorum. Herkesin; dünyanın, yaşananların bilincinde gerektiğinde eleştirel gerektiğinde de destek olarak herşeyi bir adım daha ilerleri götürecek kişiler olmasını diliyorum. 🙂

kendi kendime …

cheyenne | 30 December 2006 14:18

Hayattan bir çok güzellik kazıdım ruhumla, bedenimle, aklımla ama her kazıdan sonra daha yapmam gereken çok kazı olduğuna inandım. Malesef yetişemedim aklımın hızına. O hep benden önce gördü, sindirdi, sahip oldu, yaşadı. Kıskanmaksa kıskanmak, kaçmaksa kaçmak oldu benim yaptığım. Durgunluk… Çok dinlendim ve çok mutlu oldum. Hala da mutluyum. Her ne kadar mutluluk adına bir inancım olmasa da. 🙂 Şimdi aklımın hızını kovalarken yapamadığım hatta yapmadığım şeyler beni düşündürüyor. Nexus yanında olamadım. Orda olmadım. Bazen inandığım şey doğrusunun bu olduğu. Herkes düşer ve kendini kaldıran gerçek kişi kendisidir. Benim hayatım hep böle gösteriyor kendini bana. Söylemek istediğim yanında olmak daha güzel yapabilirdi herşeyi ama daha kötü de…