bildirgec.org

Site arşivi: sinepil

Melekler ve Şeytanlar

sirxaester | 07 August 2008 15:26

Melekler ve Şeytanlar Kitabı

Film, ülkemizde de “The Da Vinci Code (Da Vinci Şifresi)” ile ün kazanan Dan Brown‘un kaleminden çıkmış, Vatikan Şehri’nde geçen, kalınlığıyla ters orantılı bir hızla okunacak kadar sürükleyici “Angels and Demons” (Melekler ve Şeytanlar)’ın beyazperdeye aktarılmış hali. Kitaplarında sürekli Anti-Hrisyanlık konularını işleyen Brown, çoğu okuyucu tarafından Yahudi sanıldı. Fakat Brown, dinine bağlı bir Hristiyan olduğunu vurguladı.

Melekler ve Şeytanlar 2009’da gösterime girecek. Başrolünü “Robert Langdon” rolüyle Tom Hanks ve “Victoria” rolüyle Gisele Bündchen paylaşıyorlar. Ancak kadronun çekimlerini yavaşlatacak pürüzler Vatikan Yönetimi’nden çıkmaya başladı bile. Santa Maria del Popolo ve Santa Maria Della Vittoria Kiliseleri’ndeki iç çekimler yapma isteği reddedildi. Bunun üzerine filmin yönetmeni Ron Howard dış çekimler bittikten sonra iç çekimler için Caserta’ya hareket edecek. Kraliyet Sarayı’nı 3 günlüğüne kiralayan Howard iç mekan çekimlerini burada tamamlamaya çalışacak. Vatikan, “Da Vinci Şifresi”ni de çok eleştirmişti. Umarım Ron Howard kitabın hakkını verebilir. Zira, Da Vinci Şifresi filminin çok yavan kaçtığını söyleyebilirim.

Oyun hazıR

sirxaester | 07 August 2008 10:58

Ünlü İrlandalı yazar J.K Rowling, “Bir çocuğun bir yetişkinlerin dünyasından kaçıp her açıdan güçlü olduğu bir dünyaya gitmesi fikri beni çok etkilemişti,” diyerek bu işe başlamıştı. Ve 7 kitaplık seriyi tamamladı. Dizinin 6. kitabı Harry Potter and the Half-Blood Prince (Harry potter ve Melez Prens)’ten uyarlanan 6. film yavaş yavaş çekim aşamasından çıkmak üzere. Geçtiğimiz günlerde ilk fragman yayınlandı. Bugünlerde de EA GAMES The Game of 6th Harry Potter ( 6. Harry potter bilgisayar Oyunu)’ı medyaya sundu.

Pink Flamingos – 1972 – Jhon Waters

altantois | 06 August 2008 17:44

1972 yapımı John Waters yapımı Pink Flamingos‘u en sonunda geçen günlerde izledim. Filmin ardından aklıma gelen ilk şey, şiddet ve iğrençlik eşiğimizin basbayağı yükseldiği oldu. Şiddet ve istismar, iğrençlik o kadar Hollywood işlerinin göbeğine oturdu ki artık bu tarz görüntüleri oldukça sağlam izleyebilir olmuşuz.

Neden? Çünkü Pink Flamingos‘un yapıldığı dönemden, şiddet ve istismarın bu kadar ayyuka çıkmadığı döneme kadar hakkında okuduğum ne kadar yazı varsa hepsi “mideniz kaldırmayabilir”, “daha yarısı olmadan salondan çıkanlar oldu”, “iğrençlikte sınır tanımıyor, ahlaksız” gibi yazılar.

TESTERE 5 (SAW V) Geliyor!

ahmetalpbalkan | 06 August 2008 17:37

‘Testere’ dehşet saçmaya devam ediyor. Ekim ayında gösterime girmesi planlanan serinin devam filmi ‘Testere 5’in yönetmenliğini 3 ve 4. filmler gibi yine David Hacklüstleniyor. Senaryosu hakkında detaylı açıklama yapılmayan filmde, Tobin Bell yine Jigsawrolünde sinema severlerin karşısına çıkacak.

Yeni karakterler ile tanışacağımız ‘Testere 5’te, Jigsaw’un ölümcül oyunlarından kurtulmayı başaran Hoffman’ın, sırrı ortaya çıkınca önüne çıkan tüm engelleri yok etmek için elinden geleni yapacağı söyleniyor.

Pilli Ofisi

admin | 06 August 2008 11:21

başlık biraz(!) petrol ofisini andırıyor kabul ediyorum. O kadar çok şirketin ofisini gördük ama pilli network olarak, günde onlarca bildirinin döndüğü, hararetli tartışmaların yaşandığı (iyi veya kötü), birçok şeyin ilk defa öğrenildiği bu oluşumun ofisini, çalışma koşullarını hep merak ediyordum. Webrazzi (Arda Kutsal) bu merakımı nebze de olsa giderdi diyebilirim. Pilli hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdiği için Arda’ya da teşekkürler.

Hasan (Hafif Uyku) ve Aylin Yalçınkaya (Shane)‘ya buradan selamlar, sevgiler. Cem Başpınar (Aftermath) seni unutmadım elbette 🙂 Kendi adıma konuşmam gerekirse; bu oluşumda yazma fırsatını veren herkese binlerce kez teşekkür ederim. iyi ki varsınız. Sağolun, varolun.

not: Hasan Bey, viewsonic ekrana hasta oldum 🙂
videoda söylendiğine göre bildirgeç’te 5-6 editör varmış. Bunları cem biliyormuş, yaz artık şunları cem. Millet öğrensin bakalım.

The Elephant Man (1980)

agurbuz | 05 August 2008 15:00

The Elephant Man (1980)
The Elephant Man (1980)

The Elephant Man (1980)

Film, Joseph Carey Merrick isimli ingiliz vatandaşının 1862-1890 yılları arasındaki kısa ve acı dolu (Fil Adam) yaşamını anlatmaktadır. Senaryosu Sir Frederick Treves‘in The Elephant Man and Other Reminiscences ve Ashley Montagu‘nun The Elephant Man: A Study in Human Dignity adlı kitaplarından uyarlanmış ve David Lynch tarafından beyazperdeya aktarılmıştır.

Mumya: Ejder İmparatoru’nun Mezarı (eleştiri)

menese | 05 August 2008 13:00

İlk iki filmde Mısır’ ı ve binlerce yıllık tarihini hallaç pamuğu gibi atıp da durulan O’Connell Ailesi, kafayı şimdi de Çin’ e takmıştır.. Üstelik karı-koca O’Connell’ lar yetmezmiş gibi bir de Alex oğlan, kadroya katılmıştır..

Sakarlığı zaten genlerinden gelen oğlan, filmcileri de bizi de fazla bekletmez, binlerce yıldır mışıl mışıl uyuyan dehşetli Çin İmparatoru’ nu ve koskoca ordusunu, yirminci yüzyıla değişik çeşnide bir bela olsun diyerekten, mezarından çıkarır.. Bir de bu tipler, mezardan fırlayıp ortalığa saçılmaya -maşallah- öyle de meraklılar ki tutabilene aşkolsun yani..
Üstelik zombileşen Ejder İmparatoru‘ nu ve ordusunu durdurabilmek için bizim elemanlar onlara düşman başka bir orduyu da diriltmeye kalkışmazlar mı?. İşte o andan itibaren hissettim ki, bütün bu olan bitenlere dayanacak takatim -gayrı- azalmıştı..

Çizgi Roman-Sinema uyarlamaları duvar kağıtları

AntiHumanIST | 05 August 2008 09:46

Çizgi film ve çizgi romanların senaryolaştırılarak sinema filmleri olarak sunulması gerçekten bizleri çok mutlu etmiştir her zaman. Hem bizlere onlarca yıl öncesinin tatlı anılarını hatırlatır hem de çocukluk kahramanlarımızı o koca perdede canlı kanlı görmemizi sağlarlar. Bu konuya dahil nice eser sözkonusuyken onları takip etmek de bir o kadar güzeldir. Sizlerle paylaşmak istediğim ise çizgi roman – çizgi film/sinema uyarlamalarına dair kaliteli fotoğraf galerileri ve güzel bilgiler.

Christopher Lee

dionysia | 04 August 2008 10:34

Etkileyici ses tonu, delip geçen bakışları ve 1.96’lık görkemli cüssesi ile sinema tarihinin belki de en şanslı aktörlerinden çünkü o, “The Curse of Frankenstein, “Dracula”, “The Mummy” gibi korku sinemasının klasikleri, Sherlock Holmes uyarlamaları, “Yüzüklerin Efendisi” ve “Star Wars” serileri ve Tim Burton filmleri gibi birbirinden tamamen farklı türlerde çekilmiş filmlerde rol alan ve 1948’de başlayan kariyerini halen devam ettiren tek aktör.

27 Mayıs 1922’de Londra’da doğan Christopher Frank Carandini Lee, 2.Dünya Savaşı’nda Kraliyet Hava Kuvvetleri’nde görev alıp terhis olduktan sonra 1947’de film endüstrisine geçiş yaptı. 1948’de ilk filmi Corridor of Mirrors‘ı çekti. Ancak asıl ünü, İngiltere’nin ünlü, düşük bütçeli korku filmleri yapım şirketi Hammer Film Productions için çektiği filmlerle elde etti. 1957 yapımı The Curse of Frankenstein‘da Dr. Frankenstein’ın yarattığı canavara hayat verirken, Dr. Frankstein’ı da korku sinemasının bir diğer ünlü aktörü Peter Cushing canlandırıyordu. İkilinin bu beraberliği 1958’de Dracula ile devam etti.