bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Takoz Recep – Recep Çetin

akariyokkokariyok | 21 June 2009 14:35

Beşiktaş aşkının kalbimize düştüğü ilk günlerdi. Siyah beyaz önünde kocaman Beko yazan formalar hayallerimizi süslerdi. O zaman Cola Turka’da yazmazdı Beşiktaş formalarında sponsorlardan transfer ücretleri de alınmazdı. Mutlu Topçu sol tarafta uzuuun taç atışlarını kullanırdı. Sapsarı saçlarıyla sahada benim en kolay tanıdığım oyuncuydu o zamanlar… Kara fırtınaların zamanıydı .Madidalar Mapezalar Mosheular…Bir de Takoz Recep vardı hepiniz hatırlarsınız. Sessiz sedasız 56 kere milli olmuş şerefli mağlubiyetler döneminin şerefli savunma hattının sağ kanat savunucusu Recep. Orta sahadan kazara attığı gol avi formatında kayıtlı beynimde , bir de rakibine yaptığı sert müdahaleler…Kendi kalesine attığı yarı vole…Parça parça geliyor şimdi hatırıma…Futbol dünyasının ilk renklerindendi benim için Recep çocukken…Eee Beşiktaşı şimdiki çocuklar gibi Pascal Nouma’yla Matias Delgado’yla tanımadık biz. Metin Ali Feyyaz vardı. Bir de Recep… Bir iki üç dört yetmez. Dört beş altı olsun. Metin Ali Feyyaz atsın. Beşiktaş’ım şampiyon olsun…Aklıma geldi gece yarısı… Ruhsuz konfederasyon kupası maçları arasında…

Recep Çetin Beşiktaş formasıyla
Recep Çetin Beşiktaş formasıyla

Şiir için güzel bir yaz

kahramancayirli | 20 June 2009 18:54

türk şiiri için önemli bir isim: gülseli inal
türk şiiri için önemli bir isim: gülseli inal

Bu cumartesi sabahı Betül Tarıman’ın yeni şiir kitabının çıktığını öğrendim. Mutlu oldum çok. Kar Merdiveni iyiydi güzeldi, bakalım Ağır Tören nasıl?
Şiir için güzel bir yaz olacak bu yaz. 80 kuşağı şairlerinden Gülseli İnal’ın toplu şiirleri yayımlanıyor. İlk ikisi çıktı bile: Kocamanlar ve güzeller onlar da..
Niye yayınevleri genç şairlerin ilk şiir kitaplarını basarken kılı kırk yarıyor. Ellerini taşın altına koyuverseler, daha düşük fiyatlarla yayımlamaya çalışsalar (burada aslan payı dağıtımcılara gider genelde). Sanırım hala en geçerli yol edebiyat ödülleri. Bu sayede isim yapabilirseniz, belki de yayınevleri size döneceklerdir..
İlk kez aç insan sayısı 1 milyarı geçmiş bütün insanlık tarihinde. Kimin ne kadar umurunda?
Yasakmeyve şiir dergisinin mayıs haziran sayısı çıktı. Kaan Koç’un ismini bir kez daha anmak istiyorum.
Kül Öykü Gazetesinin yeni sayısı gecikti. Umarım bir sorun yoktur. Belki de iki-üç ayı birleştirip bir yaz sayısı yayınlarlar. Birçok dergi yaz’ı böyle geçiriyor, haklılar mı bilmem.
Teoman’ın yeni şarkısı Çoban Yıldızı’nın müziği ne kadar hoş, bayıldım. Sezen Aksu düş bahçelerinde yürüyor yine. İyi ki. Kibir’i bir de ondan dinlemek, süper. Farklı vurguları, farklı duyguları, kadın bir tane yahu hakikaten. Aksu, Kibir’i önce Özcan Deniz’e vermiş, Deniz “bu, bir kadın şarkısı” demiş ve şarkı neyse ki Hande Yener’in oldu.
Mete Özgencil yeni bir albüm yapsın isterim. Şarkı sözlerini yazsın bassın ona da razıyım. Ya da Yıldırım Türker 15 sene sonra yeni bir şiir kitabıyla çıkıverse. Umay Umay da.

Uğurladın aşkımı

bige | 20 June 2009 17:05

Aşk kokmuyorsun sen artık
bakışın her zamanki gibi iri, heybetli
ne fayda?
okyanus ortasındaki talihsiz gemi gibi, batık.

Sev beni, demiyorsun bana dünden beri
halbuki
yalvarmak senin için ibadetti
benden bir fazla aşk damlası almak içindi.
Bu gün ise, yetiniyorsun benle olmaya
ve hatta ayrıldın benden belki
çabalıyorsun anlatmaya.

Foto K.

Meleğe sesleniş

zyprexa | 20 June 2009 13:58

Melek; gözlerimin içine sız ve oradan kalbime damla …
Ruhum azat edilsin varlığınla …
Ve her cümleme yerleş …
Orası senin evin …
Orası senin …
Melek; parmak izlerime otur …
Tenin olsun her dokunuşum …
Her yerde izin olsun …
Avuçlarımın içine mum gibi dikeyim seni,
Ebesi ben olayım bu hüzün oyununun …
Melek; sakallarıma sinsin kokun …
Hiç hasat mevsimi olmasın ondan sonra
Ve ondan sonra her mevsim bereket açsın yüzümde …
Aynaya bakında sen olsun siluetim, sen koksun terim .
Melek; gir damarlarımdan bu aciz halimde bir serum gibi .
Parçala hatta tenimin kavruk rengini .
Ne olur ?
Sen işleyeceksen etimin bir yerine,
Birazda acı olsa ne olur ?
Melek; zaman gece şimdi burada.
Göz kapaklarımın iç astarına iğneledim bende kalan gülüşlerini …
Ve senin mutluluğun ile yumuyorum her an ben gözlerimi …

Kalemimden

seni gidi kot-sakal !

kaleidoskop | 20 June 2009 12:14

Hayır, ben rastlamadım!…
Bugüne kadar, rüşvet yiyen bir memurun, zamparalık yapan bir memurun, devlet dairesine bile uğramadan maaş alan bir bankamatik memurun azarlandığına şahit olmadım.

Görevini yapmayan, görevini kötüye kullanan, hırsızlık yapan bir memurun azalandığına rastlamadım.

Demiş ya Nasreddin Hoca, “ye kürküm ye!”.
Ne de güzel söylemiş. Her milletin tuhaf bazı huyları, özellikleri var. Bizimki de şekilcilik, dış görünüşe önem verme, kılık kıyafet budalalığı.

Dedim ya, TC bürokrasisinde rezilliğin her türlüsüne rastlanır da devletin bir amiri müdahale deyim demez. Ota boka karışabilen kanunların eli kolu burada bağlanır durur.