bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

youtube’ta süpriz

Bugra AYAN | 02 June 2008 10:20

Youtube Türkiyede kapandı diyelim hadi bir yolunu bulup girdiniz siteye. Bundan daha kötüsü ne olabilirdi diyorsanız işte bu gelişme sizi ilgilendiriyor. Çünkü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, YouTube’da yayımlanan Atatürk’e hakaret içeren videolar için dünya çapında erişim yasağı istiyor. Şu an yasağın sürme sebebi olarak Atatürk ile ilgili videoların ana serverlardan silinmemesi dolayısı ile yurtdışından girilebilmesi. Youtube’u Türkiye’de temsilcilik açmaya zorlayan savcılık bu sayede daha sonra meydana gelecek problemleri kolayca çözümleyebileceğini düşünüyor olsa gerek.
Her açılıp kapanmada biraz daha kan kaybeden Youtube’a başka darbeler de gelmeye devam ediyor.Piyasayı gözlemleyen Perfspot sitelerin adsense servislerine verdikleri reklamlar ile piyasadan pay kapmayı amaçlar iken izlesene ve pikniktube da tıklanma oranlarına yansıtıyor gelişmeleri.

Fantastik dünyanın atalarından biri

cavo | 02 June 2008 10:02

Herbert George Wells
Herbert George Wells

Size bir ilklerin adamını tanıtmak istiyorum… Herbert George Wells.

Özellikle bilimkurgu romanlarıyla tanınan ama neredeyse edebiyatın her dalında birçok eser vermiş ingiliz bir yazar olan Herbert George Wells, 21 eylül 1866 yılında İngiltere-bromley de doğar. Fakir bir ailenin çocuğu olan Wells annesi tarafında asosyal bir çocuk olarak yetiştirilir. Yazarımızın hayatının dönüm noktalarından ilki, 13 yaşındayken bacağını kırdığı an olarak gösteriliyor. Günlerce yatakta kalması gereken Wells, bu dönem boyunca eline geçen hemen her türdeki kitabı okur. Ve işte o dönemden sonra yazar olmak, kitap yazmak az da olsa beyninde yer eder.

Hayatı sürekli olarak çalkantı içinde geçen yazar ilk karısından boşandıktan sonra evli kaldığı dönemde tanıştığı ve öğrencisi olan Amy Catherine Robbins ile evlenmiş, en önemli eserlerini bu dönemde yazmıştır.

Kendini Süpürmek

exorientelux | 01 June 2008 11:56

Yaşamımın neresinde gerçekten ben varım?

Okuyup vatana millete hayırlı biri olmak lazım denmese, okuyup bu çaba içine girer miydim? Evlenip çoluk çocuğa karışmak lazım diye öğretilmese, sultanlar gibi mi yaşardım? Reklamlarda, kataloglarda görüp beğendiğim eşyalar bana sunulmasa, evimi yine böyle mi döşerdim? Kadın dediğin şöyle olmalı böyle olmalı diye kesilip atılmasa, olamadığımla mı kalırdım? Para şuraya buraya harcanmalı, şunlar bunlar alınmalı diye zannetmesem, zengin mi olurdum? İyi evliliğin kuralları belirlenmese, daha iyi bir eş mi olurdum? Çocuğu iyi yetiştirmenin kilosuyla doğru orantılı olduğu varsayımından bir kurtulabilsem, kızımın her yemek yemeyişinde daha mı sakin olurdum? “Kaç yaşında olduğumu bilmesem kaç yaşında olurdum?”* Bir vatandaş, bir eş, bir anne olarak hiçbir şey bilmeseydim yine böyle biri mi olurdum?

SEVGİDEN ÖTE SÜREKLİ ÖLÜM

ademtok | 01 June 2008 11:52

sevgiden öte sürekli ölüm
fakat yaşanmaya sokularak
tereddütsüzce
an kala..

hani yaşarsın asice güdülerini
kızarsın kendine
isyan edersin karanfilin evrimleşen ezgisine
susturursun alnında açan kızıllıkla
karanlığı görürsün yalnızlığını
bir şair soyunur
soyunur be ömrüm soyunur kalemini
anlarsın o an
yalnız yağmurlarının birikmesini
beklersin..

.. an kala
tereddütsüzce
fakat yasanmaya sokularak

düşmez yere külü yangınlarının
soğumaz çeliğinde dövülen hayat suyun
üç kişi kalmışsın be yoldaş
yetmez mi
dağıtmaya ağzını yüzünü yüzsüzlüğün…