bildirgec.org

Geçmişte yaşadıklarımız, gelecekteki yaşayacaklarımız…Hani derler ya geçmişe mazi geleceğe niyazi derler diye. İşte aslında o diyenlere sormak lazım, geleceğini neye göre planladın, gelecekte neye göre karar aldın diye.

Düşündüğün herşeyin gerçek olduğunu sanmak. Belki de budur bizi karar alırken uzun uzadıya uğraştıran, ”eyvah yoksa tekrar bu olacak mı?” diye düşündüren.

Önyargılar kararlarımızı etkilemiyor değil. Her ne kadar biz karar alırken ”hayır sadece yalın düşünüyorum, kesinlikle başka şeylerden etkilenmiyorum.” desek de illa ki feyz aldığımız, ya da olumsuz intiba aldığımız şeyler bunda rol oynuyor.

Tabulara Son!

Türkiye’de bir tabu halinde yaşanan reglin toplum tarafından ayıp, hala utanılacak bir konu olarak görülmesi beni çok sinirlendiriyor. Hatta utandırıyor!

Hep şunu merak etmişimdir; Erkek çocukları için, “oğlumuz artık erkek adam oldu” denip de sünnet düğünleri, davullu zurnalı kutlanıyorda, neden biz kızların kadınlığa ilk adım ve doğruganlığın başlaması anlamına gelen regl kutlanmıyor acaba?

Ha birde şu var: sünnet düğünlerinde cocukları hediyelere boğulup,bir ton altın takılıyor. Biz kızlara gelince koca bir tokat yiyoruz yahu…Neymiş adettenmiş. Regl olan bir kızın suratına bir tokat atılırmış…Hani bize hediye hani bize parti, kutlama vesaire..

Dünyanın En Güçlü 100 Kadını listesi açıklandı.

Amerika’da yayınlanan ünlü Forbes dergisinin bu yıl belirlediği Dünyanın En Güçlü 100 Kadını – 2008 listesinde Almanya Başbakanı Angela Merkel üçüncü kez ilk sırada yer aldı.

Kadınlar birçok alanda olduğu gibi iş dünyasını da başarıları ile ele geçirmeye başladı. Çok bilindik bir söz vardır “her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır” diye.
Bu sözü ben şöyle değiştiriyorum; her başarılı kadının arkasında birinin olmasına ihtiyacı yoktur.Kadınların elde ettiği bu başarılar hepimizi onurlandırmakta ancak açıklanan listede sadece Güler Sabancı’nın, 75. sırada olması ise gururlandırırken neden tek bayan diye düşündürüyor. Gönül istiyor ki başarı listesinin Türk bayanları tarafından en azından yarısını doldursunlar.Yıllarca sömürülen ve hep geri plana atılan kadınların şimdi kendini ispatlama ve kariyerini zirveye taşıma zamanıdır. Aile içinde kadına yüklenen haksız roller günümüzde yavaş yavaş dengeli beraberliklere dönmüştür. Bu olay kadını iş yaşamına daha fazla zaman ayırabilir hale getirmiştir. Hala çalışan bayanlar rotam içinde bazı tacizlere uğramakta ancak bu onları yıldırmamaktadır.Kadınların çalışmak, başarılı olmak bunun yanında iyi bir eş ve iyi bir anne olmaya çalışmak gibi yüklerinin yanında toplum baskısı, ataerkil aile oluşumuz bile duramamaktadır.

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=223771